• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Hüda Par: Koruculuk sistemi tamamen kaldırılmalı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

VAN - Çözüm süreciyle beraber yeniden gündeme gelen koruculuk sistemiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Van İl Başkanı Rasim Sayğın, koruculuk sistemi kaldırılırken gönüllü koruculuğun da bu kapsama alınması gerektiğini belirtti.

Saygın, eğer bu sorun çözülmek isteniyorsa, askeri yetkisi olmayan tüm şahısların ellerlindeki silahların alınması ve koruculuk sisteminin de geri dönüşü olmayacak şekilde kaldırılması gerektiğini ifade etti.

"Koruculuk sistemi amacının dışında kullanıldı"

Köylülerini eşkıyalardan ve yağmacılardan kurumak amacıyla 1985 yılında köy kanununa yapılan ekleme ile koruculuk sisteminin getirildiğini hatırlatan Hür Dava Partisi Van İl başkanı Av Rasim Sayğın, "Koruculuğun kuruluş amacı köylüleri ve köyü kurumaktı. Köylüler arasında seçilen insanlardan bu sağlanıyordu. Fakat zamanla özellikle bölgede artan şiddet olayları ve PKK`nin bölgede kendisi hissettirmesi ile güvenlik noktasında asker ve polisin yetersiz kalması nedeniyle bu bölgeyi bilen, bölge şartlarını iyi tahlil eden insanlara ihtiyaç duyuldu. Ve bu köy kanunundan yararlanılarak, sayıları arttırılarak günümüze kadar gelindi. Nerdeyse muazzam bir orduya dönüşecek şekilde bir korucu ordusu oluşturuldu. Haliyle bu büyüyen silahlı güç karşısından devlet askeriyenin öngördüğü denetimleri de uygulayamadı. Terörle mücadele konusunda ne kadar başarılı oldular hususu ayrı bir mevzu fakat topluma sunmuş oldukları katkı hiç denecek kadar azdır. Çünkü sebep olduğu mağduriyetler ortada. Ve bu bir de devletin güç açısından yetersizliğini ortaya koymuştur. Operasyonlar her ne kadar korucular komutanlara bağlı olarak hareket ettiyseler de operasyonlardan sonra özellikle başıboş kalan denetimden uzak ellerinde silah ve güç bulunan, dolayısıyla her türlü hukuksuzluğu bulaşabilen bir kuvvet oluştu ve bu denetlenemedi. Haliyle ülkemizde özellikle ekonomik ve güvenlik nedeniyle oluşturulmuşsa da güvenlik açısından çok ciddi sorunları da beraberinde getirdiler. Haliyle gelinen noktada kaldırılmasının ve lağvedilmesini zorunlu buluyoruz" dedi.

"Bir bütün olarak bu sistem kaldırılmalıdır"
Gönüllü kurucuk sistemine dokunulmamasını da değerlendiren Av. Saygın, koruculuk sisteminin tamamen köylerin korunması amacıyla ortaya çıktığını ancak bunun kötü amaçlarla kullanıldığına vurgu yaparak, "Bu gün bu şekilde bu kapının açık bırakılması 1984`teki yapıdan çok da farklı olmayacaktır. Bu kapının açık bırakılması demek yarın ihtiyaç olduğunda bunu tekrar kullanırım anlamına gelir haliyle eğer bu sorun kaldırılmak isteniyorsa temelli olarak askeri hiçbir yetkisi olmayan şahısların tamamının elinden silahlar alınmalıdır ve bir daha geri dönüşlerinin kolaylaştıracak yollardan da uzak durulması gerekiyor. Fakat her ne kadar koruculuk sistemi ülkemiz açısından kimi sıkıntılar doğurmuşsa da bunlar lav edilirken bir şekilde bunlar devletin kullanmış olduğu ya da kendi yanın da çalıştırmış olduğu insanlaradır. Nihayetinde bunlar kaldırılırken de yeni sorunlara yol açmayacak şekilde bir yöntem de izlenmesi gerekmektedir. Yani bunlar eğer emeklilik haklarını elde etmişlerse emekliliğe ayrılmaları sağlanmalı işlerine son verilecekse kıdemleri ve diğer özlük hakları ödenmeli. Başka bir kamu kurumunda imkân varsa buralarda çalıştırılmalı fakat hangi çözüm yolu öngörülürse görülsün biz kesinlikle bu silahlı olarak toplum içerinde yer almalarının doğru olmadığını düşündüğümüz için bunların ellerinden silahların alınması gerektiğini düşünmekteyiz. Dolayısıyla bahsedildiği şekliyle yani gönüllü korucular bırakılacak şekilde bir düzenleme yapılmamalıdır. Bir bütün olarak bu sistem kaldırılmalıdır" ifadelerini kullandı.

Saygın, 90`lı yıllarda koruculuk sisteminin mağdur ettiği insanların hakları iade edilmesi gerektiğinin altını çizdi. (Murat Dalgın - İLKHA)

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir