• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Altındağ'da muhacirlere yönelik vahşi saldırı: UTANÇ GECESİ!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

DOĞRUHABER / Erkan Yavuz

Ankara’nın Altındağ ilçesinde bir gencin kavgada hayatını kaybetmesiyle birlikte başlayan olay, sosyal medyadaki kışkırtıcı dille birlikte Suriyelilere yönelik linç kampanyasına dönüştü. Olayın sosyal medyada yayılmasıyla birlikte yalan ve dezenformasyon da başladı. Olayla ilgisi olamayan bilgi ve görüntüler kirli eller tarafından sosyal medyada dolaşıma sokuldu. Ardından gece başlayan olaylarda ise Suriyelilere ait ev ve iş yerleri ateşe verilmek istendi. Nefret tohumu ekmek isteyenlerin kaşıdığı provokasyonda çok sayıda ev, iş yeri ve araba zarar gördü.

ANKARA EMNİYETİ: OLAYLARA KARIŞAN 76 KİŞİ YAKALANDI

Ankara Emniyet Müdürlüğü, Altındağ'da yaşanan olaylar hakkında açıklama yaptı. Açıklamada, 76 kişinin gözaltına alındığı bildirildi.

Ankara Emniyeti'nden yapılan açıklamada, "Altındağ ilçemizde 10 Ağustos tarihinde meydana gelen üzücü olayın ardından vatandaşlarımızı provoke edip algı oluşturmak amacıyla sosyal medyadan gerçek dışı paylaşımlarda bulundukları ve bölgedeki ızrar olaylarına karıştıkları tespit edilen 76 kişi yakalanmıştır" denildi.

Açıklamada, "Yakalanan şahısların 38'inin yağma, kasten yaralama, hırsızlık, uyuşturucu madde bulundurma/temini vb. diğer suçlardan kaydı bulunmaktadır" bilgisi verildi.

Ankara Emniyeti, "Halkımızın sosyal medya üzerinden yapılan provokatif haber ve paylaşımlara itibar etmemesi ve güvenlik güçlerimize yardımcı olması önemle duyurulur" denildi.

VALİLİK: OLAYLAR KONTROL ALTINA ALINMIŞTIR

Olayın gerçekleştiği bölgede başlayan hareketliliğin üzerine Ankara Valiliği olayların sona erdiğini duyurarak, "Altındağ ilçemizde bu akşam meydana gelen bir takım gösteri ve olaylar vatandaşlarımızın soğukkanlılığı ve emniyet güçlerimizin yoğun çalışmaları sonucu an itibariyle sona ermiştir. Halkımızın provokatif haber ve paylaşımlara itibar etmemeleri önemle rica olunur" ifadeleri kullanıldı. 

Yaşanan olayları değerlendiren HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Av. Ahmet Karaaslan, Mazlum-Der Genel Başkanı Av. Kaya Kartal il gazetemizin Genel Müdürü M. Sait Özcan, kamuoyu önünde demeç veren bazı siyasilerin ve sosyal medyadaki provokatörlerin kışkırtması ile sürecin bu noktaya geldiğine dikkat çekerek, halkı provoke edenlerin hesap vermesi gerektiğine vurgu yaptı.

“SUÇUN ŞAHSİLİĞİ İLKESİ GÖZARDI EDİLEREK SURİYELİLER HEDEF GÖSTERİLMİŞTİR”

Altındağ ilçesinde yaşanan tartışma sonucu hayatını kaybeden gence rahmet dileyen Mazlum-Der Genel Sekreteri Av. Kaya Kartal, yaşanan üzücü hadisede suçun şahsiliği ilkesinin göz ardı edildiğini belirterek, “Suçun şahsiliği ilkesi göz ardı edilerek, olaylarla alakası olmayan Altındağ Önder Mahallesinde yaşayan Suriyeliler hedef gösterilmiştir. Dün akşamdan beri organize olduğu izlenimi veren bir grubun Altındağ ilçesinde Suriyelilerin işyerleri ve evlerine taşlarla saldırı, arabalarını ateşe verme görüntüleri medyaya yansımıştır.

Yaralama ve öldürme olayı tasvip edilemez. Ankara Cumhuriyet Savcılığının açıklamasından anlaşıldığı üzere yaralama ve yaralama sonucu ölüme sebep olan iki kişi gözaltına alınmıştır. Gerekli tahkikat en kısa sürede yapılarak yargılama yapılmalı ve hak ettikleri ceza verilmelidir. Ancak olayla hiçbir ilişkisi olmayan diğer sığınmacılara, evlerine, işyerlerine zarar verilmesi de kabul edilemez.” şeklinde konuştu.  

“DEVLET MÜLTECİLERİN CAN VE MAL GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMALI”

Mültecilere yönelik kullanılan dilin son derece tehlikeli olduğuna dikkat çeken Kaya Kartal, “Sorunun şiddetle çözülmesi mümkün olmadığı gibi, yeni sorunlara yol açacağı şüphesizdir.

Suriyeli sığınmacılar bu ülkede yaşayan herkes gibi insan onuruna yaraşır biçimde yaşama hakkına sahiptirler ve devlete düşen onların da can ve mal güvenliğini sağlamaktır.

Daha önce de ülkemizde bu tür olaylar yaşanmış, Suriyeli sığınmacılara ve Afrikalılara yönelik provokatif eylemler olmuştur. Evler, işyerleri yağmalanmış ve yakılmıştır. Söz konusu vahim olaylar 6-7 Eylül 1955, 1980, 1990'lı yılların karanlık eylemleriyle benzerlik barındırmaktadır. Geçmişte olduğu gibi ülkemizi kaos ortamına sürüklemek isteyen birtakım yeraltı unsurlarının sahaya inmiş görüntüsü vardır. İçişleri Bakanlığını yeterli kolluk kuvveti ile müdahale ederek gecikmeden can ve mal güvenliğini ivedi olarak sağlamaya, olayların büyümesini önlemeye, kontrolsüz grupların insanlara ve çevreye daha fazla zarar vermesinin önüne geçmeye, olayların sığınmacıların yaşadığı diğer illere sıçramaması için tedbir almaya davet ediyoruz” diye konuştu.

HÜDA PAR’DAN SAĞDUYU ÇAĞRISI

HÜDA PAR Genel Sekreteri Şehzade Demir, “Altındağ'da yaşanan olayların sorumluları mültecilere karşı nefret dilini kullananlardır. Hem sokakları karıştıranlara hem de nefret dilini kullananlara karşı daha ciddi tedbirler alınmalıdır. Bu toplum provokasyonlara prim vermeyecektir.” dedi.

YABANCI DÜŞMANLIĞI ÜLKEMİZİ ZEHİRLEMEYE DEVAM ETMEKTEDİR”

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Şahin ise, “Yabancı düşmanlığı, nefret ve faşizan ırkçı söylem, ülkemizi zehirlemeye ve yakmaya devam etmektedir. Bir Türk ya da Kürt suç işlediğinde topyekûn saldırı ne kadar zulüm ise Suriyeliler için de o kadar zulümdür, haksızlıktır.” İfadelerini kullandı.

 “VATANDAŞLARIMIZI SAĞDUYULU DAVRANMAYA DAVET EDİYORUM”

Altındağ’daki provokasyonda iş yerleri ve evleri zarar gören mültecileri ziyaret eden HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Ahmet Karaarslan, yaşanan olayın günlerdir kamuoyuna pompalanan nefret dilinin sonucu olduğunu belirterek, “Öncelikle ilçemizde çıkan tartışma sonucu hayatını kaybeden gencimize Allah’tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum. Yaralanan kardeşimize de acil şifalar diliyorum. Altındağ'da halkı provoke ederek sokaklara dökenler derhal tespit edilmeli, olaylar daha fazla büyümeden gerekli tedbirler derhal alınmalıdır. Olayla ilgili tahkikat ivedilikle yapılmalıdır. Vatandaşlarımızı sağduyulu davranmaya davet ediyorum. Suçlu suçsuz ayrımı gözetilmeksizin topyekûn bir millete saldırmak, kanunsuzluktur, zulümdür. Halkı kin ve nefrete sürükleyenler hakkında derhal yasal süreç işletilmelidir. Suç işleyen bir Suriyeli de varsa cezasını hukuk önünde verecektir. Yakarak yıkarak nereye varacağız.” dedi.

“SALDIRIYA UĞRAYAN MÜLTECİLER ENDİŞELİ”

Saldırıya uğrayan mültecilerin endişeli olduğuna dikkat çeken Karaaslan, “Altındağ’da saldırıya uğrayan mülteciler ciddi anlamda endişeli, saldırıların süreceği korkusuyla yaşıyorlar. Öncelikle suçun şahsiliği ilkesinin göz ardı edilmemesi lazım. Burada suç işleyen kimse mutlaka adalet önünde cezasını çekmeli, kimliği, ırkı ne olursa olsun hiç kimse suç işleme özgürlüğüne sahip değildir. İlçemizde yaşanan üzücü olayların başka yerlere sirayet etmemesi için yetkililerin gereken tedbirleri ivedilikle alması gerekir. Toplumun hassas noktası olan mülteciler noktasında bütün kesimler kullandığı dile dikkat etmeli, sağduyulu hareket etmesi gerekir.” ifadelerini kullandı.

“SÜRÜ PSİKOLOJİSİNE BÜRÜLÜ VANDALLAR! MUHAKKAK CEZALANDIRILMALIDIR”

Önceki gece yaşananlara yönelik tepkisini sosyal medyadan ifade eden gazetemizin Genel Müdürü Mehmet Sait Özcan, “Irkçı söylem ve eylemleriyle her daim kaos ekmekten çekinmeyen hastalıklı faşist zihniyet ile, sokaklara dökülerek kendilerini insanlıktan çıkmaya müsait hale getiren at gözlüklü sürü psikolojisine bürülü vandallar! muhakkak cezalandırılmalıdır.” Diye yazarak toplumu kaosa sürüklemek isteyen ırkçı faşist söylem ve eylemde bulunanların cezalandırılmaları gerektiğini belirtti.

“TOPLUMSAL MESELELER ÇOK CİDDİ KIRILMA NOKTALARIDIR”

Yaşananlara dair ayrıca açıklamalarda bulunan Özcan, “Gerek kimi siyasi kişiliklerin ve gerekse sosyal medyada kendini bilmez bir şekilde çok uç ırkçı faşist söylemlerle halkı kin ve nefrete sürükleyenler, bilinçli bilinçsiz bu ülkeyi kaosa sürüklediklerinin de farkındadırlar herhalde. Bunlardan kimilerinin amacı arkalarındaki kirli odakların direktifleriyle hareket ettiklerinden dolayı çıkacak kaos, kargaşa onları pek ilgilendirmiyor, onlar emir kuludurlar. Kimi siyasi kişilikler de var ki iktidara odaklanmışlar, yeter ki iktidar düşsün de dünya yansa umurumda değil havasındalar. Ancak bilinmelidir ki böylesi toplumsal meseleler çok ciddi kırılma noktalarıdır, çok daha dikkatli bir dil kullanılmalıdır. Ve bu gerçeği akıldan çıkarmamak gerek; Suriyeli, Afganistanlı veya Filistinli muhacirlerin Türkiye’ye gelmelerinin sebebi ülkelerinin işgal edilmiş olması veya savaşın sürmesi durumlarından kaynaklanıyor olmasıdır. Onlar Muhacir biz Ensar olmalıyız. İnancımız, gelenek ve kültürümüz bunu gerektirir. Sonra Avrupa’da kaç milyon vatandaşımız var ve gün geçmiyor ki bir ırkçı faşizan kişi veya grupların saldırısına maruz kalmasınlar. Her saldırıya uğradıklarında yüreğimiz hopluyor, haklı bir şekilde karşı çıkıyor, kınıyor, Avrupa yönetimlerini harekete geçmeye çağırıyoruz. Bir de olaya bu yönlü bakalım. Bizi biz yapan değerlerden taviz vermeyerek birlikte yaşama kültürümüzü yaşatalım ki dünyaya örnek olalım ve ellerini ovuşturan şer güçleri sevindirmeyelim” diye konuştu.

Altındağ'da ne oldu?

Battalgazi Mahallesi'nde bulunan parkta meydana geldi. Parkta oturan Emirhan Yalçın ve Ali Yasin Güler ile akraba olan yabancı uyruklu Yahya Abdo ve Muhammed Abdo, bir anda tartışmaya başladı. Kavgaya dönen olayda Yahya Abdo, yanında bulunan bıçakla, Emirhan Yalçın ve Ali Yasin Güler'i bıçaklayarak kaçtı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Göğsünden aldığı bıçak darbesiyle ağır yaralanan Emirhan Yalçın, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne, Ali Yasin Güler de Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Yalçın, bugün yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Hastanede tedaviye alınan Güler'in ise sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Olayın iki grubun birbirine laf atmasından kaynaklandığı belirtildi.

Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir