• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
YKS tercihlerini yaparken nelere dikkat etmeli?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları adayların erişimine açıldı. Sınav sonuçlarının belli olması ile birlikte ön lisans bölümleri (2 yıllık) için 150, lisans (4 yıllık) için ise 180 olan baraj puanını geçen öğrenciler tercih vermeye hak kazanacak.

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2021-YKS) tercih işlemleri yarından itibaren alınmaya başlayacak.

Adaylar, tercih işlemlerini 5-20 Ağustos tarihlerinde 2021-YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu'nda yer alan kurallara göre, vatandaşlık numaraları ve şifreleriyle "https://ais.osym.gov.tr" sayfasından ve ÖSYM AİS mobil uygulamasından yapabilecek.

Tercih işlemleri, 20 Ağustos Cuma saat 23.59'da sona erecek.

https://ilkha.com/guncel/yks-tercih-islemleri-yarin-basliyor-168638

İLKHA'ya konuşan ÖSYM Ağrı İl Koordinatörü ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü Profesör Doktor İbrahim Han, adayların tercih yaparken dikkat etmeleri gereken hususları açıkladı.

Profesör Doktor İbrahim Han, tercih işlemlerinde yerleştirme puanlarının ve buna bağlı olarak da başarı sıralamalarının kullanılması hususunun çok önemli olduğunu kaydetti.

"Sınavın başarı durumuna göre başarı sıralamaları her yıl değişebiliyor"

Han, "ÖSYM tüm adaylara sınav sonuç belgelerini açtı, bir puanlama belgesi kendilerine gönderdi bu sonuç belgesinde aday arkadaşlar farklı puan türlerine sahip olacaklardır, bu farklı puan türlerini kullanarak da isterlerse ön lisans, lisans programlarını tercih yapabileceklerdir. Burada dikkat etmeleri gereken en önemli husus tercih işlemlerinde yerleştirme puanlarını ve buna bağlı olarak da başarı sıralamalarını kullanmaları gerekiyor, çünkü sınavın başarı durumuna göre başarı sıralamaları her yıl değişebiliyor. Puandan ziyade tercihlerini yapacaklarken özellikle başarı sıralamalarını göz önünde bulundursunlar." ifadelerini kullandı.

"Sırf bir üniversiteye yerleşmek için tercih yapılmamalıdır."

Tercih yaparken sırf barajı geçtiği için veya üniversiteye yerleşmek için tercih yapılmaması gerektiğini söyleyen Han, "Bunun yansıra tabi her ne kadar öğrenci arkadaşların bir program, okumak istedikleri bir bölüm varsa da bu süreç içerisine kendilerince de bir değerlendirme yapabilirler. Bu değerlendirmeyi yaparken de kendilerine özellikle bu soruları sorabilirler, "işte gelecekte ne yapmak istiyorum? Hangi bölümü okumak istiyorum? Hangi meslekte başarılı olabilirim?" "Tercih etmek istediğim bu bölümü okumak için uygunuyum? Okuduğumda o mesleği icra edebilir miyim?" Gibi sorular sormalı, bu çerçevede bir değerlendirme yapmaları da faydalı olacaktır. Özellikle sırf tercih yapmak için veya bir üniversiteye yerleşmek için tercih kesinlikle yapmasınlar. Okumak istemedikleri veya ilerde o bölümle, o programla ilgili bir mesleği icra etmek istemedikleri için tercihte bulunmasınlar. Çünkü şöyle bir dezavantajları olması söz konusu olabilir, istemedikleri bir bölüme yerleşirlerse bu bölümü okurken de mutsuz olabileceklerdir veya bu bölümü okumak istemediklerinde seneye bir daha sınava hazırlanmak isterlerse ortaöğretim başarı puanlarına bağlı olarak da 15-30 puan arasında bir puan kayıpları söz konusu olabilir ki söz konusu bu sistemde puan kaybını bertaraf etmek, engellemek zordur." şeklinde konuştu.

Tercih yaparken ÖSYM’nin tercih kılavuzunun dikkate alınması gerektiğini söyleyen Han, "Bunun yansıra yine öğrenci arkadaşlar tercihlerini gerçekleştirirken ÖSYM’nin yayınlamış oldukları tercih kılavuzlarını dikkatlice incelesinler çünkü akıllarına gelebilecek hemen hemen her soruya cevap verebilecek kapasitede detaylı bir kılavuz zaten ÖSYM’ce yayınlanıyor. Bu kılavuzda bölümlerle ilgili özel koşullar, açıklamalar söz konusu olabiliyor. Öğrenci arkadaşlar üşenmeden her bir bölümün karşısında yazan kod ile ilgili arkada yer alan açıklamayı muhakkak göz önünde bulundurması ve dikkatlice incelemesi de önem arz ediyor. İstenmeyen durumlarla karşılaşmamak için. Bazen öğrenci arkadaşlar puanın veya sıralamanın düşük olduğunu dikkate alarak tercih yapabiliyor ancak o bölüm ve program ile ilgili örneğin ücretli olabilme gibi özel koşulları söz konusu olabiliyor, ondan sonra mağduriyet yaşayabiliyorlar. Bunun için ÖSYM kılavuzunu detaylı incelemeleri faydalı olacaktır." dedi.

"Tercihlerini yaparken uzman görüşünden, danışmanlardan faydalanmaları yerinde olacaktır."

Tercih yaparken uzmanlardan veya danışmanların tavsiyelerine öğrencilerin faydalanmalarının yerinde olacağının altını çizen İbrahim Han, "Öğrenci arkadaşlar yoğun bir tempoda çalıştılar ki bölümleri, programları, bunlarla ilgili meslekleri değerlendirmek incelemek için yeterince fırsat bulamadılar. Dolayısıyla tercihlerini yaparken uzman görüşünden, danışmanlardan faydalanmaları yerinde olacaktır. Buna da dikkat etmek gerekir, bizim uzmanlarımız programlarla, üniversitelerle, mesleklerle ilgili bilgilere sahip olabiliyorlar ancak adayı tanımayabiliyorlar. Çünkü o adayın o programa o bölüme uygun olup olmadığı da değerlendirilmesi önem arz ediyor. Uzman görüşüne başvurulurken bunun da göz önünde bulundurmaları faydalı olacaktır. Örneğin hastane fobisi olan bir öğrenci doktor olmak istemiyorsa sırf puanı yeterli diye tıpı yazdırmamak, yönlendirmemek gerekiyor." şeklinde konuştu

"Aile zoru ile bölüm seçilmemeli."

Aile zoru ile yapılan tercihlerin ilerde sorun oluşturabileceğini hatırlatan Han, "Bu süreçte özellikle hem sınava hazırlık sürecinde, hem de tercih sürecinde aileler de öğrenciler kadar baskı ve stres altındalar ve zaman zaman bu streslerini olumsuz yönden öğrencilere yansıtabiliyorlar. Şüphesiz, tüm aileler, veliler öğrencilerinin ilerde rahat edebileceği refah düzeyi yüksek olan bölüm ve programlarda kolay iş bulacağı bölümler isteyecekler doğal olarak, ancak bunu yaparken öncelikle öğrenciye bir çerçeve çizip, ondan sonra yine en son tercihi öğrenciye bırakmak en mantıklısı, en makulü olarak gözüküyor. Herhangi bir bölümü istemeyen öğrenciye aile zoru ile o bölüme gönderdiğimizde geçmişte de bu çoğunlukla tecrübe edilmiştir, o bölümde öğrenci ya başarılı olamıyor, ya da mutlu olamıyor. Bu konuya dikkat etmeleri önemli olacaktır ailelerin." tavsiyelerinde bulundu.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi kapasitesi ve imkanları hakkında da bilgi veren İbrahim Han, "Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak da yerleşik bir kampüse sahibiz. Fiziki imkanlarımız oldukça iyi, sosyal imkanlarımız üst düzeyde, barınma ile ilgili hemen hemen problem yok gibi. Bu yıl toplamda Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi 3 bin 500 yeni öğrenci kabul edecek. İmkanları var ise önceden gelip üniversitemizin fiziki imkanlarını görmelerini, buradaki  yetkililerden bilgi almalarını da özellikle tavsiye ediyorum." dedi. (İLKHA)







Bu haberler de ilginizi çekebilir