HABER MERKEZİ

Türkiye'nin batısındaki orman yangınları 8'nci gününde devam ederken doğu illerinde yerel sağanak yağışlar sel felaketlerine neden oluyor. Muğla, Antalya, Aydın ve Isparta'da da orman yangınları 8'inci gününde sürüyor. Muğla'nın Marmaris ilçesi Armutalan Mahallesi'nde çıkan orman yangını İçmeler, Turunç, Osmaniye, Bayır, Çiftlik, Turgut, Hisarönü ve Orhaniye mahallelerinde etkili oluyor. Kavaklıdere, Milas ve Bodrum'da ise yerleşim alanlarına ulaşan yangın nedeniyle 5 mahalle boşaltıldı. Aydın'ın Bozdoğan ilçesinde çıkan orman yangını ekipler tarafından kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Antalya'nın Manavgat ve Gündoğmuş ilçelerindeki yangınlar sürüyor. Gündoğmuş'ta ilçe merkezi ile 4 mahalle boşaltıldı. Isparta'nın Çandır Köyü Yazılı Kanyon Tabiat Parkı mevkiindeki ormanlık alanda, henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Yangını kontrol altına alma çalışmaları sürüyor.

ÜLKENİN DOĞUSU SELLERLE BOĞUŞUYOR

Türkiye'nin batısındaki orman yangınları 8'inci gününde devam ederken doğu illerinde yerel sağanak yağışlar sel felaketlerine neden oluyor. Yaklaşık bir haftadır aralıklarla devam eden sağanak yağış birçok bölgede sele neden olurken hayatı da olumsuz yönde etkiliyor. Van'ın Başkale ilçesinde etkili olan yağış sonrası sel meydana geldi. İlçe merkezinde etkili olan yağış nedeniyle ev ve iş yerlerini su bastı.

Esenyamaç Mahallesi'nde birçok ev yıkıldı, yüzlerce hayvan telef oldu. Hakkâri'nin Yüksekova ilçesinde aniden bastıran sağanak caddeleri göle çevirirken, birçok ev, iş yeri, bağ ve bahçe sular altında kaldı. Yüksekova ilçe merkezi İnanlı Mahallesi'nde dereye yakın evler sular altında kaldı. Sel felaketinde, iş yerleri, evler, ahırlar, bağ ve bahçeler, sel sularının sürüklediği taş ve çamur yığınlarıyla doldu. Sel nedeni ile Yüksekova-Hakkâri Karayolu trafiğe kapanırken, kilometrelerce uzayan araç konvoyu oluştu.

ŞİMDİ DAYANIŞMA VAKTİ

Bir tarafta Türkiye’nin birçok ilinde günlerdir süren yangınlar, diğer tarafta doğu illerinde yaşanan sel felaketleri… Öte yandan toplumun huzurunu kaçırıp provoke ederek kirli planlarını devreye koyan şebekeler. Felaketler dayanışmaya en çok ihtiyaç duyulan en zor zamanlardır. Bu tür zor zamanlarda bir araya gelemeyen toplumlar, rüzgarın savurduğu çer çöp gibi savrulur, dayanışmanın acıyı hafifletici faydasından mahrum kalarak kendi başına kalakalır. Bu açıdan gazetemize konuşan İDEV Başkanı Araştırmacı-Yazar Mehmet Ali Doyar ve İlahiyatçı-Yazar Mehmet Göktaş “Şimdi Dayanışma Vakti” diyerek sağduyu ve yardımlaşma çağrısında bulundu.

“HERKESE GEÇMİŞ OLSUN DİLEKLERİMİ İLETİYORUM”

İdeal Eğitim Vakfı (İDEV) Başkanı Eğitimci-Yazar Mehmet Ali Doyar, gazetemize yaptığı açıklamada, ülke genelinde yaşanan felaketlerden dolayı sıkıntı çeken herkese geçmiş olsun dileklerinde bulunarak, Allah’a (c.c.) bu afet, bela ve musibetlerin bir an önce son bulması niyazında bulundu. Doyar, “Bir yıldan fazladır Kovid-19 hastalığı ciddi sıkıntılara sebep olmaya devam ederken, son bir haftadır ülkenin güney ve batı bölgelerinde yaşanan yangınlar, kuzey ve doğu bölgelerinde ise yaşanan seller sebebiyle onlarca insan hayatını kaybetti, binlerce ev yıkıldı veya oturulamaz hale geldi, binlerce hayvan telef oldu, ekinler ve araziler büyük zarar gördü. Herkese geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum, Rabbimden bu afet, bela ve musibetleri bir an evvel üzerimizden kaldırmasını diliyorum.” dedi.

“ZARARLARI TELAFİ ETMEK İÇİN, HERKES ELİNDEN GELENİ YAPMALI”

Böyle zor zamanlarda birlik ve beraberlik içerisinde ihtiyaç duyulan yardımlaşma ve dayanışmanın sağlanması gerektiğine vurgu yapan Doyar, şöyle devam etti: “Toplumu sosyal ve ekonomik açıdan ciddi bir şekilde etkileyen bu afet ve felaketlerin iki boyutu vardır ki bunlardan biri, insan olarak bizlere bakan tarafıdır. Bu konuda hepimizin görev ve sorumlulukları vardır. Toplumun tümünü etkileyen böylesi durumlarda, devlet yetkilileri başta olmak üzere her bir bireyin; gelebilecek zararların önüne geçmek, yaşanan zararları telafi etmek ve ihtiyaçları gidermek noktasında elinden gelen yardımı yapması gerekir. Birlik ve beraberlik ruhu içinde ihtiyaç duyulan yardımlaşma ve dayanışmayı sağlamak gerekir. Elhamdülillah Müslüman halkımız bu noktada her zaman güzel örnekler sergilemektedir.”

“MAALESEF BİRİLERİ TOPLUMSAL FELAKETLERİ, SİYASİ MALZEMEYE DÖNÜŞTÜRMEKTEDİR”

Bazı kesimlerin insanların acıları üzerinden siyasi rant devşirdiklerine değinen İDEV Başkanı Doyar, “Maalesef birileri böylesi toplumsal afet ve felaketleri dahi ideolojik ve siyasi malzemeye dönüştürmektedir. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Devlet yetkilileri, bölge farkı gözetmeksizin, zarar gören herkese ulaşma, ihtiyaçlarını karşılama ve bundan sonrası için gereken tedbirleri alma konusunda bütün imkanlarını seferber etmelidir.” ifadelerini kullandı.  

“TOPLUM OLARAK BÜYÜK BİR İMTİHANLA KARŞI KARŞIYAYIZ”

Yaşanan felaketlerin İlahi iradeden bağımsız düşünülemeyeceğinin altını çizen Doyar, son olarak şunları kaydetti: “Yaşanan bu afet ve felaketlerin diğer ve önemli boyutu ise ilahi irade ve kudrete bakan tarafıdır. Bu yönüyle bakıldığında, aslında yaşananlar toplum olarak büyük bir imtihanla karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir. Neticede bu dünya imtihan dünyasıdır ve yaşananların hiçbirini bu imtihanın dışında düşünmemek gerekir. İşte bu noktada; elden gelen çabayı gösterdikten sonra Allah’a yönelmek, O’na iltica edip söz konusu bela ve musibetlerin kaldırılması için dua etmek gerekir. Ne yazıktır ki işin bu yönü çoğu insan tarafından göz ardı edilmektedir.”   

“ALLAH'IN İZNİYLE BU ZOR GÜNLER GEÇECEK”

İlahiyatçı Yazar Mehmet Göktaş ise, bu zor günlerin er yada geç sona ereceğini ifade etti. Bugünlerden geriye, dayanışma içinde yardımlaşma ve koşuşturmaların kalacağını belirten yazar Göktaş, şunları söyledi: “Allah'ın izniyle bu zor günler de gelip geçecek. Bir gün geriye dönüp baktığımızda bizim için yüz akı olarak eğer yapabilmişsek dayanışma içinde fedakârca gayret ve koşuşturmalarımız kalacaktır! Elimizden ne geliyorsa yaptığımız için vicdanımız rahat ve huzur içinde olacak. Birilerini eleştirmekten başka bir şey yapmayanların kervanına kapılıp gitmediğimizden dolayı ayrıca mutluluk duyacağız.”