ADANA - Edinilen bilgiye göre; Seyhan İlçesi Kıbrıs Caddesi üzerinde motoruyla giderken bir işinden dolayı duran Maşuk Tarhan (30), kendilerinin PKK`li olduklarını söyleyen şahıslarca darp edildi.

Baygın bir şekilde en yakın özel hastaneye kaldırılan Tarhan`ın başında ve vücudunun değişik bölgelerinde darp olduğu tespit edildi. Buradan ambulansla Çukurova Devlet Hastanesine sevk edilen Tarhan, (iddiaya göre) yaklaşık bir saat tedavi görmeden bekletildi. Tarhan`ın eşi tarafından yapılan itiraz üzerine hastane personeli Tarhan`ı tedavi altına aldı. Ancak hastanenin adli olaylarda vermesi gereken darp raporunu vermeden Tarhan`ı taburcu ettiği öğrenildi.

Saldırının gerekçesi Mustazaf Der`e gitmek
Yaşadıklarını kısaca bize anlatan Tarhan olayı şu şekilde anlattı: "Yatsı namazını kıldıktan sonra Kıbrıs caddesinde bir işim vardı, motorumla oraya doğru gittim. Yolda Emrullah Demir ve adını bilmediğim yanındaki diğer şahıs, motorla beni takip ediyordu. Sonra bana hakaretvari alaycı bir şekilde seslenerek nasılsın? diye sordu. Ben de alaylara aldırmadan motorumu sürdüm. İşim olduğu için manavın olduğu yerde durdum. Yine aynı şahıs yanıma gelerek, "çek lan bu motoru buradan" dedi ve hakaretler etti. "Bundan sonra burada size rahat yok" diyerek ağzını bozmaya küfürler etmeye başladı.

Ben olay çıkmasın diye sakin davranınca daha da saldırganlaştı. En sonunda yanındaki bıçağı çekerek, boğazıma dayadı, yanındaki şahısla birlikte beni ara sokağa çektiler. Orada bana; "sen Mustazaf derneğine takılıyormuşsun, sana karşı bir şeyimiz yok ama senin derneğini şöyle şöyle yapacağız, diyerek küfürler etti. Ben de, sakin olun ağzınızı bozmayın diyerek caddeye çıkmaya çabaladım, boğazıma bıçak dayadıklarından oradan ayrılamıyordum. Sonra bana; sen Hizbullahçıysan, ben de PKK`ciyim, diyerek küfür etti. Bunların halinin ciddi olduğunu ve bana zarar vereceklerini anlayınca boğazıma bıçak dayayan şahsa kafa attım, birkaç dişi kırıldı. Ben vurduktan sonra bir anda 15 kadar şahıs, ellerinde sopalarla çıktı, bana vurmaya başladılar. Bu şahısları görünce bu saldırının planlı olduğunu anladım. Beni ağzımdan burnumdan kan gelinceye ve bayılıncaya kadar darp ettiler. Kendimden geçince de bırakıp kaçtılar" dedi.

Mustazaf Der önünde karakol kuran polis, bana yapılan saldırı izlemekle yetindi.
Saldırı esnasında olay mahallinin kalabalık olması ve herkesin orada izlemesine rağmen yaklaşık iki yüz metre uzaklıkta, Mustazaf Der`i gece gündüz bekleyen sivil polislerin müdahale etmeden beklediğini iddia eden Tarhan; PKK`lilerin Mustazaf Der`e saldırmasının ardından adeta dernek önünde karakol kuran iki araç da bana yapılan saldırı esnasında oradaydı. Ama ne hikmetse saldırı anı ve sonrasında hiç gelmediler. Onları görenler bunlar, Mustazaf Der`i koruyor, şeklinde fikre kapılıyor, ancak görüldüğü gibi, durum hiç de öyle değil" dedi.

Hastane tarafından kimliğim olmadığı bahane edilerek tedavim geciktirildi.
Saldırının ardından tanıdığı bir şahıs tarafından en yakın özel hastaneye kaldırılan, durumunun ciddi olması sebebiyle de ambulansla Çukurova Devlet Hastanesine sevk edilen Tarhan, hastanenin kendisinin sakallı, eşinin de çarşaflı olmasından dolayı ilgilenmediğini iddia etti. Hastanenin tavrını şu şekilde anlattı; ben Çukurova Devlet Hastanesine sevk edildiğimde ağzım burnum kan içindeydi ve baygındım. Eşimin çarşaflı olmasından dolayı aşağılayıcı bir tavır içine girmişler. Sonra da beni baygın bir şekilde tedavi etmeden bir kenarda bekletmişler.

Gerekçe olarak da eşinizin kimliği üzerinde değil, giriş işlemleri yapamıyoruz, demişler. Durumumun ciddi olması, diğer hastanece riskli göründüğünden ambulansla sevk edilmeme rağmen bu tavırda ısrar ettiler bu şekilde dakikalarca bana müdahale etmediler, En sonunda eşim ve çevredekilerin tepkisiyle bana serum verip, sopa darbeleriyle kırılan kafamın filmini çektiler. Gece yarısı olunca da adli bir olay olmasına ve durumumu gösterir sağlık raporu vermeleri gerekmesine rağmen bunu vermeden beni taburcu ettiler. Benim kanaatimce hastanedekilerin tavrı benim sakallı, eşimin çarşaflı olmasından başka bir şey değil."dedi.

Gündüz gittiği karakolda ifade veren ve saldırganlardan davacı olan Tarhan, polisten hastanenin adli olaydan dolayı rapor vermiş olması gerektiğini öğrendi. Ancak hastanenin rapor vermediğini belirtmesi üzerine polis tarafından Adana Adli Tıp Kurumuna yollanarak, rapor aldı. Söz konusu raporda; darptan dolayı kafasında, yüzünde ve sırtında yaralanmalar olduğu kayıt altına alındı.

Öte yandan; Tarhan`a saldıran Emrah Demir`in yakalanarak gözaltına alındığı ancak diğer saldırganların yakalanamadığı öğrenildi. Ayrıca Emrah Demir adlı şahsın, "Sarı" lakaplı psikopat tipli biri olduğu, hırsızlık ve çete işlerine bulaştığı ve PKK sempatizanı olduğu iddia edildi.

Ayhan Kaya - İLKHA