DOĞRUHABER

Türkiye’de kendileri ‘muhalif’ olarak tanımlayan ancak küresel sistemle entegreli çalışan hatta yurt dışı kaynaklı vakıflar tarafından fonlanan medya organları işgal rejiminin saldırılarını görmezden gelirken Filistinlilerin meşru müdafaa hakkını katliam gibi haberleştirdi.

KADIN VE ÇOCUKLARIN ÖLDÜRÜLMESİNİ GÖRMEZDEN GELDİLER

İşgal rejiminin Mescid-i Aksa ve Şeyh Cerrah’ta başlayan ve daha sonra katliama dönüşen saldırılarına tüm dünyadan tepkiler gelmeye devam ediyor. Ancak Türkiye’deki ‘muhalif’ basının önemli bir kısmı işgal rejiminin saldırılarını görmezden geliyor. Katliama varan boyutlarıyla, kadın, çocuk ve yaşlı dinlemeden yapılan hava bombardımanları ‘liberal’ basının dikkatini çekmedi. Bir kadına ‘tokat’ atıldığında dünyayı ayağa kaldıran ‘özgürlükçü’ basın, çoğu kadın ve çocuk şehid edilen 83 Filistinliye gözlerini kapattılar.

SORSAN ‘MUHALİFLER’

İnsan haklarına saygılı olduklarını her fırsatta dile getiren ‘muhalif’ ve ‘özgürlükçü’ basın kuruluşları Avrupa ve Amerika’dan aldıkları fonlarla Türkiye’de ülkenin değerlerine adeta düşmanlık edercesine yayın yapıyor. Sapkınlığı destekliyor, dindarlara ve dine kin besliyorlar. Gazeteciliği ‘muhalif’ olmakla tanımlayan gazeteciler, küresel sistemin sahiplerinin yaşattığı insan hakkı tahribatlarına ise 3 maymunu oynuyorlar. Liberal olmanın vermiş olduğu genişlik ile en rezil fikirlere bile yayın organlarında yer veren kuruluşlar ne yazık ki Filistin’deki katliamı görmezden geliyor, hatta çarpıtıyorlar.

İşte kendilerini ‘özgürlükçü’, ‘insan hakkı savunucusu’ olarak konumlandıran ancak söz konusu Müslümanlar olunca sessizliğe demir atan o medya kuruluşlarının haberlerinden bazıları:

CUMHURİYET GAZETESİ: Mustafa Kemal tarafından CHP’nin yayın organı olarak kurulan ‘muhalif’ gazete işgal rejimin saldırılarını ‘israil-Filistin’ çatışması olarak gösteriyor. İlk etapta masum bir başlık gibi görülen bu dil aslında işgal rejiminin saldırılarını meşrulaştırma ve topraklarını savunan Filistin haklını saldırgan göstermek için kullanılıyor.

BİANET: Avrupa Birliği fonlarıyla ‘özgür’ ve 'bağımsız' yayın yapan Bianet, küresel ısınmadan kadın haklarına kadar birçok alanda haber yapıyor. Ultra 'özgürlükçü' Bianet, sapkın LGBT’lilerin haberleri için ayrı bir kategori bile açmış. Ancak söz konusu Filistinliler olunca Bianet’in ‘özgürlükçü’ yayın politikası rafa kaldırılıyor ve vatanlarını savunan Filistinliler ‘katliamcı’ gibi gösteriliyor. İşgal rejimin şehid ettiği onlarca çocuğa dair tek bir haber bile yapmadan direnişçilerin meşru müdafaa hakkını manşetinden veriyor.

HALK TV: Kemalizm’in ‘halka rağmen halkçılık’ ilkesinin vücut bulmuş hali gibi olan bu yayın organı ise işgal rejiminin protesto edilmesinden rahatsızlık duyuyor. Yasakları bahane ederek Müslümanların işgal rejimine tepkisine duyduğu öfkeyi dile getiren aynı yayın organı yasak günlerinde yapılan Anıtkabir ziyaretlerine ise en ufak bir eleştiri getirmemişti.

T24: Bianet gibi uluslararası kuruluşların parasıyla Türkiye’de ‘özgür medyacılık’ oynayanlardan biri de T24. Ülkenin değerleriyle barışık olamayan isimlerin toplanma kampı haline gelen yayın kuruluşu çelişkilerle dolu yayın politikasına bir yenisini daha ekledi ve işgal rejiminin saldırılarını görmezden gelerek HAMAS’ın roketlerini ‘atom bombası’ gibi manşetinden yer verdi.

ODA TV: İslam düşmanlığıyla bilinen karanlık ellerin yönettiği internet sitesi günlerdir devam eden işgal rejimi saldırılarına ilişkin haberlerinde sürekli HAMAS’ı ve Filistinli direnişçileri suçlar tarzda haberlere imza atıyor.