Siirt’te faaliyette bulunan birçok STK temsilcisi açıklamaya destek verdi. Gerçekleştirilen basın açıklamasını Memur-Sen Siirt Şube Başkanı Murat Şeker okudu.

Şeker yaptığı açıklamada, Türkiye’nin bekasının ve bağımsızlığının teminatı; milletin azim ve kararlılığını yakın geçmişte Siirtlilerin bir 15 Temmuz günü dosta ve düşmana gösterdiklerinin altını çizdi.

"Eski Türkiye özlemiyle dolu amiral emeklisi bildiriyi fikir özgürlüğü olarak yutturamazlar"

"Vaktiyle aktif görevdeyken neye hizmet ettikleri herkesçe bilinen, eski Türkiye özlemiyle dolu amiral emeklisi bir grup, adeta muhtıra çağrışımı yaparcasına meşum bir bildiriye imza attı" diyen Şeker, “Bu bildiri ile beyanlarını fikir özgürlüğü olarak yutturmaya çalışsalar da bizler bu bildiri ile darbe heveslerini apaçık olarak dile getirdiklerini biliyoruz. Ülkemiz tam bağımsızlık yolunda inançlı ve emin adımlarla ilerlerken; inançlarımıza düşman, karanlık geçmişi özlemle anan vesayet yine ve yeniden gerilerden seslenmeye başladı.” ifadelerini kullandı.

 "Tıpkı şöyle söyler gibiydiler: 'İlerleyelim beyler, gerilere doğru'

Her ne kadar yapılan açıklamalarda Kanal İstanbul ve Montrö Sözleşmesine atıflar yapılsa da bizler satır aralarında gizlemeye çalıştığınız kötü niyetleri görüyor.” diyen Şeker, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Şimdilerde emekli olduğunu unutmuş bu darbe dönemlerinin emir erleri, tetikçileri, eskiden kalma alışkanlıkla gece yarısı deklare ettikleri bir açıklamayla, siyasete ve millet iradesine müdahale etme huylarından vazgeçmemişlerdir. Bir yerlere seslenmeleri boşunadır. Bizler; uyumadık, uyumuyoruz. Boş yere şartları olgunlaştırmaya çalışmayın. Biraz da siz olgunlaşın, demokrasiyi özümseyin ve artık şunu bilin: “Millet iradesinin üstünde hiçbir güç olamaz, egemenlik, kayıtsız ve şartsız milletindir.” Tarihe bir not düşüyoruz. Sizlerin kötü emelleri aziz milletimizin vicdanında her daim mahkûm olmuştur. Sizlere ve azmettiricilerinize sesleniyoruz: “Başaramayacaksınız” Bu sevdadan vazgeçiniz.

"Bizler şunu öğrendik ki darbecinin emeklisi olmazmış"

Siyasete müdahale etme pervasızlıklarının, zavallılığın, ahlaksızlığın, dalaletin ve ihanetin bir göstergesi olduğunu ifade eden Şeker, yapılan bildiriyi unutmayıp unutturmayacaklarının altını çizdi.

Şeker, "Bu talihsiz açıklamayı yaptığınızda bizler şunu öğrendik ki darbecinin emeklisi olmazmış. Darbe çığırtkanlığı ve milli olmayan kirli odaklara selam gönderme hastalığı devam etmekteymiş. Ama şunu da öğrendik ki bu açıklamayı emekli ve kötü emellilerin yapması millet ordusunun millet düşmanlarından arındırıldığının bir göstergesidir. Darbe mikrobu veya virüsü bünyeden atılmıştır. Ordumuz ve milletimiz birdir. Darbe mikrobunu taşıyanlar, genelde ülkenin bekasını düşündükleri izlenimini verirler. Ülkenin bekasını tehlikeye sokan şey her 10 yılda bir Emperyalist güçlerin emriyle, halkına darbe yapmaktı. Her on yılda bir emperyalist amaçlarla, sömürü düzeni devam etsin diye bu ülkeye darbe mühendisliği ile yön verildi.” şeklinde konuştu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 104 darbe isteklisi, emekli amiraller ve açıklamaları hakkında soruşturma açılması kararını doğru bulduklarını kaydeden Şeker, "Had bilmeyenlere hadleri bildirilmeli, rütbelerinin vermiş olduğu imtiyazlar sona erdirilmeli ve bu işin arkasındaki kişiler de ortaya çıkarılmalıdır.” dedi.

"15 Temmuz gecesi ümmetin birliği için bir olmayı seçtik"

"O gün inanmak var olmaktır dedik. Varlığımıza ve birliğimize kasteden vesayet güçlerine karşı 15 Temmuz'da bu meydanda sahaya indik.” diyen Şeker, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:

“O gece tüm halkımız gibi imanla silahlandık, demirden silahları olanlara galebe çaldık. Ümmetin birliği için bir olmayı seçtik. Menderesi astırmanın utancını yaşarken; şükürler olsun ki 'Uzun Adamı' savunmanın onurunu yaşadık ve Allah’a hamdolsun ki tarih boyunca unutulmayacak bir destan yazdık. Ümmete ümit olduk. Her şeyin bir mevsimi, her amacın bir zamanı vardır diyerek her daim kirli hesap yapan pusudaki eli kanlı siyonizmin, yüz yıllık hesaplarını bozduk. Bundan böyle gün bizim, gelecek bizimdir. Bizi hiçbir darbe durduramaz, ferman sizin zannedin, bu meydanlar bizimdir.” (İLKHA)