Özgür Ülke
Özgür bir ülkede yaşıyorum! İslam uğruna çalışan atalarımın darağacında asıldığı özgür bir ülke!
Özgür bir ülkede yaşıyorum! İslam uğruna çalışan atalarımın darağacında asıldığı özgür bir ülke!
Kuran-ı Kerimi okutan öğretmenlerin; mahkum edildiği, müebbet yediği, ailelerinden ayrı çocuklarını görmeden yaşadığı, hatta çocuklarının evliliğini bile görmediği, Allah için dayandığını bilen gerçek babaların olduğu bir ülke; ve buna karşın adli mahkumlar gerçek suçlular serbest bırakılırken, özgürlükten bahseden büyük kahramanların(!) olduğu bir ülke… Nede olsa özgür ülke(!) Evet vücudunun % 92’sini kullanamayan Fikret Bayramı mahkum edip, serbest bıraktığı tehlike bombalarıyla gurur duyan müthiş ülke (!)…
Bu ülkede ana taziyesine kelepçeyle yollamak mı bize sunduğunuz adaletiniz? Buna mı sığdırdınız sözde hürriyetinizi? Diye sorduğumuzda evet diyebilecek kadar yüzü kızarmayan insanların önemli mevkide olduğu bir ülke…
İnancı gereği başını örten hanımlara kamusal alana başörtünüzle giremezsiniz derken başka bir yerde Müslümanım demekten çekinmeyen, sonra; “Haydi Kızlar Okula” diyerek onları örtüleriyle geri gönderen sürgün eden sözde özgür ülkenin fertleri değil mi? Özgürlük müjdecileri(!) verdiğiniz müjdelerle şafaklar, vuslatlar vardı. Neden bu karanlıklar, firaklar; neden anneler yavrularım diyerek son nefesini veriyor, neden eşler yalnızlığa alıştırılmak isteniyor! Ya çocuklar onlar size savaş açtılar da biz mi bilmiyoruz? Babasız mı büyüyecekler? Siz çocuklarınızla parklarda oynarken, aydınlıkta gülerken, onlar ise karanlıkta hep ağlayacak mı? Hani sözde özgür ülkeniz? Nerede hürriyetiniz? O çocukların, anaların, eşlerin ahını duymazdan gelerek mi çözüm üretiyorsunuz.
Özgürlük adlı ülkemin(!) Büyük fertleri! Kürsüye geçip ne kadar alçalacaksınız gözümüzde hiç yükselmeyen mevkinizden, ya da size makam mevki kazandıran koltuğunuzda yaptığınız hiçbir şeyin kötü olmadığını düşünürken galiba utanıp koltuğuna gömülenlerden hiç olmayacaksınız.
Özgürlük adlı ülkemin(!) Büyük fertleri! kürsüye geçip Müslüman ülkelere yapılan zulümlere ve yapanlara lanet etmeniz değil bizi üzen, bu zulümleri yapanlarla irtibat kurmanız, onları yüceltmenizdir. Yoksa siz Allah’ın Kuran-ı Kerimde belirttiği: “Kafirleri kendinize veli edinmeyin” ayetini duymadınız mı?
Konu edindiğiniz özgürlüklerin şafak ve vuslatları sadece kapaklarda olduğunu içindeki yalanların neler olduğunu bilmediğimizi sana durun, Allah’ın yardımıyla özgürlük anlayışınızı devireceğimizden emin olabilirsiniz. Umut vaat edipte yapmayanlardan olmamak dileğiyle vesselam.
Haftanın Yazısı / Rukiye Toprak / Mersin - Yaş:16