DIŞ HABERLER SERVİSİ

Dünya üzerinde yaptığı darbeler, katliamlar, soykırım ve işgaller ile nice ülkeyi tarumar eden işgalci ABD, Afganistan’da asker sayısını düşüreceğini ilan etmişti ancak bölgede bıraktığı işbirlikçiler onun görevini sürdürüyor. Afgan hükümetinin gerçekleştirdiği hava saldırısında yine onlarca sivil hayatını kaybetti.

Nimruz İl Şura Başkanı Baz Muhammed Nasır, basına yaptığı açıklamada, Afgan Hava Kuvvetlerinin Nimruz'un Haşrud ilçesine bağlı Manzari bölgesinde Taliban'a yönelik hava harekatı düzenlediğini, harekât sırasında bombanın eve isabet etmesi sonucu 12 sivilin yaşamını yitirdiğini, 2 sivilin de yaralandığını belirtti.

Muhammed Nasır, yaptığı açıklamada, cumartesi gecesi Nimruz iline bağlı Munazari köyüne düzenlenen hava saldırısında en az 12 sivilin öldüğünü söyleyerek "Taliban'ın da hedef alındığını ancak kayıplarına ilişkin henüz bir rapor bulunmadığını" belirtti.

Nimruz Valiliği Sözcüsü Rahmatullah Ömeri ise olayın soruşturulduğunu kaydetti.

GEÇTİĞİMİZ AYDA DA ONLARCA SİVİL KATLEDİLMİŞTİ

Geçtiğimiz ay da Afganistan'ın Gazne vilayetinde Kur'an-ı Kerim hatim törenine düzenlenen bombalı saldırıda, aralarında 11 çocuğun da olduğu 15 Kur’an talebesi şehit olmuş, en az 20 kişi de yaralanmıştı. Belh ve Helmand vilayetlerinde düzenlenen bombalı saldırılarda ise 6 kişi katledilmişti.

2001 yılından bu yana ülkede devam eden işgal ve iç savaş bugüne kadar on binlerce sivilin hayatına mal oldu.  Afganistan yönetimi ile Taliban arasında yürütülen müzakere süreci devam ederken ve işgalci güçlerin bölgeyi terk etmesine yönelik mutabakat da sağlanmışken sivilleri hedef alan bu saldırılar, iç savaş ve istikrarsızlığın arzulandığını göstermektedir.

AFGANİSTAN'DAKİ HÜKÜMET İTİRAF ETTİ: SON 5 YILDA 40 BİNDEN FAZLA KİŞİ ÖLDÜ

ABD yanlısı Afgan hükümeti yaptığı açıklamada, 2015'ten beri ülke genelinde 40 binden fazla kişinin öldüğünü itiraf etti. NATO adı altında Afganistan’a giren işgal güçlerinin burada yaptığı katliamlar herkes tarafından bilinmektedir. Ve maalesef açıklanan bu sayının yüzde 80’inden fazlasının sivil olduğu gerçeği artık gizlenemiyor.

Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, 9 Ocak'ta Amerikan CNN televizyonuna verdiği röportajda, kendisinin cumhurbaşkanlığı görevine geldikten sonra ülke genelinde yaşanan şiddet olaylarında 40 binden fazla sivil ve güvenlik görevlisinin yaşamını yitirdiğini belirtti.

İtiraf gibi gelen bu açıklama aslında var olan hakikati ortaya çıkardı. Öldürülen binlerce sivilin katili, girdiği her yere sadece kan ve gözyaşı götüren ABD’den başkası değildir. Tabi bu konuda işgalciden ders alan Afgan hükümetini de unutmamak gerekir.

DAHA ÖNCE DE SİVİL KATLİAMLARI İTİRAF EDİLMİŞTİ

Afgan hükümetinin bu itirafından önce de itiraflar yapılmıştı. Bu konu yayınlanan raporlara dahi yansımış, bu katliamlar Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tarafından da soruşturulmak istenmişti. Ancak işgalci ABD buna mani olmak için, UCM çalışanlarına karşı yaptırım kararı aldı. Bununla da yetinmeyen işgalci ABD Başkanı Trump, sivilleri katleden özel savaş şirketinin kiralık katillerini dahi affetmişti.

İtiraf ve belgeler ABD ve müttefiklerinin Afganistan’da sivillere karşı savaş suçu işlediğini ortaya koymaktadır. Bugün NATO bünyesinde devletler hala işgal ve katliamlarına devam etmekte, işgal ettikleri ülkeleri istikrarsızlığa mahkûm etmektedirler. Uluslararası Ceza Mahkemesi ve İslam ülkeleri tarafından bir an önce bu katliam ve soykırımların hesabını sormaları, savaş suçu işleyen katillerin hesap vermesi sağlanmalıdır.

AFGANİSTAN’DAKİ BARIŞ SÜRECİ

İşgalci ABD’nin Taliban’la 29 Şubat 2020’de barış anlaşmasına varmasının ardından Afganlar arası süreç başlamıştı.

Eylül 2020’de Katar’ın başkenti Doha’da müzakere masasına oturan Kabil yönetimi ile Taliban, ilk olarak usul ve ilkeleri ele aldı. Taliban, müzakerelerde çıkacak sorunlarla ilgili Hanbeli fıkhının esas alınmasını isterken Kabil yönetimi ülkede bu fıkha mensup olmayan kesimler bulunduğu gerekçesiyle itiraz etti. ABD’nin ara buluculuğu ve tarafların esneklik göstermesiyle uzlaşı sağlandı.

Doha’da bir araya gelen tarafların ikinci tur görüşme gündemini ise "içerikli müzakereler" oluşturuyor. Buna göre Afgan yönetimi ve Taliban, müzakerelerin konu başlıkları ve önceliklerine karar verecek.

Müzakerelerde Afgan yönetimi, önceliğin ateşkesin sağlanması ve Taliban'ın eylemlerini durdurması şeklinde belirlenmesinde ısrar ediyor. Taliban ise kendisinin de temsil edileceği bir geçiş yönetimi oluşturulmasına öncelik verilmesini istiyor.

Afgan yönetimi ayrıca Taliban’ın ABD ile 29 Şubat 2020'de yaptığı anlaşmanın Doha müzakerelerinde temel referans belge şeklinde tanınması talebinde direniyor. ABD’yle yapılan anlaşmaya kendisinin taraf olmadığını yineleyen Kabil yönetimi, Taliban’ı tanıyan ve ABD askerlerinin çekilmesini karara bağlayan söz konusu anlaşmanın elini zayıflattığı düşüncesinde.

İİT DE AFGANİSTAN'DA DERHAL ATEŞKES YAPILMASINI İSTİYOR

Geçtiğimiz aylarda İslam İşbirliği Teşkilatı’ndan da (İİT) ateşkes ile ilgili bir çağrı gelmişti.

İİT'nin Afganistan'daki barış sürecine destek verdiğini ifade eden İİT Afganistan Özel Temsilcisi Büyükelçi Hüseyin Avni Botsalı, ''İİT, dışişleri bakanlarının aldığı karar doğrultusunda derhal ülke genelinde tarafların daimi ateşkes ilan edilmesini istiyor.'' demişti.

İİT dışişleri bakanları tarafından alınan diğer bir kararın Afganistan'ın bütün komşularıyla bölgesel bağlantılarını, ulaştırma, iletişim, ticaret, enerji ve diğer alanlardaki iş birliğinin güçlendirilmesi olduğunu aktaran Botsalı, Afganistan'da barış için halihazırda fırsat penceresinin açıldığını vurgulamıştı.