DIŞ HABERLER SERVİSİ - Taliban'ın resmi kaynakları üzerinden servis ettiği bir makalede Avrupa'nın son süreçteki beyanatları sert bir dille eleştirildi.

"Kari Habib" imzası taşıyan makalede geçtiğimiz gün Cenevre'de yapılan Afganistan toplantısına atıfta bulunuldu. Toplantıda Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in sarf ettiği sözler hatırlatıldı: "Borrell Afganistan'da bir İslam Emirliği tesis edilmesine karşı uyarıda bulundu. Böyle bir sistemin tesisinin, AB'nin siyasi etkileşiminin ve ekonomik yardımının boyutlarını etkileyeceğini söyledi."

Taliban, Borrell'in yaklaşımı hakkında şu yorumda bulundu:

"Bu önemli AB yetkilisinden gelen böylesi bir açıklama gösteriyor ki ya geçmişe takılıp kalmış durumda ya da durumu geçtiğimiz 19 seneye benzeterek yanlış okuyor. O dönemde yabancıların, yabancı fikirlerini Afganistan'a ve Afganlara güç kullanarak, paralar ve manipülasyonlarla dayatma gibi bir sınırsız yetkisi vardı. Aynı zamanda siyasi kendi geleceğini belirleme haklarını gasp ederek onlara ithal bir sistem dayatıyorlardı."

 “AFGANLAR HANGİ YÖNETİMİ UYGUN GÖRÜRSE O UYGULANACAK”

Taliban, "Borrell'in eğer Afganistan'da ne olduğundan habersizse hafızasını yoklaması gerektiğini" belirtti. Savaşın yabancılar tarafından Afganlara dayatılanlar nedeniyle uzadığını ifade eden Taliban, bu dayatmaların başarısız olduğunu ifade etti. Afganların hangi yönetimi uygun görüyorlarsa onu uygulayacaklarının altı çizildi.

"KENDİSİNDE BU HAKKI NASIL BULUYOR?"

"Afganların İslami bir hükümet istediği ve bunun için büyük fedakarlıklarda bulunduğunu" dile getiren Taliban, AB yetkililerinin Afganistan'ın iç işlerine karışmaya yönelik bu tür açıklamalarının ne mantıki ne de hukuki bir meşruiyetinin olmadığını vurguladı. AB'ye Afganistan'ın iç işlerine müdahale etmeme uyarısında bulunuldu.

Taliban tarafından yayınlanan yazı şu ifadelerle son buldu:

"Bu AB yetkilisinin, Afganlara kendi ülkelerinin temelleri ve sıfatları hakkında talimat verme hakkını kendisine nasıl ihsan ettiğini anlamıyoruz. Böylesi üsttenci yorumlar sadece sorumsuzca değil, aynı zamanda ters etkiye yol açar ve çözüm bulmayı zorlaştırır nitelikte."