30 Ekim'de İzmir’de meydana gelen depremde 115 kişinin hayatını kaybetmesinin ardından Türkiye genelinde birçok ilde riskli ilan edilen ve riskli durumlardaki binalarda oturan vatandaşlar, benzer bir kaderi yaşamaktan endişe ediyor.

Gaziantep’te de 16 Ocak 2018 yılında Bakan Kurulu kararıyla merkez Şehitkamil ilçesinin Çakmak ve Yaprak mahalleleri sınırları içerisinde bulunan bazı yerlerin riskli alan ilan edilmesinin üzerinden 2 yıl geçti.

Gaziantep’in ilk mahallelerinden olan Çakmak ve Yapraklı mahallelerindeki birçok evin  risk oluşturduğu gerekçesiyle bir kısmının ev sahipleri tarafından terk edildiği, bazı evlerin kısmen yıkıldığı ve bazı evlerde de çatlaklar oluştuğu görüldü.

Sıvası dökülen, kolonlar içerisindeki paslanmış demirleri görünen, duvarlarında geniş çatlaklar oluşan ve rutubet içinde olan evler büyük bir risk oluşturuyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen denetimlerde tehlike oluşturan birçok ev için “riskli yapı” raporu hazırlandı. Ancak “Kentsel Dönüşüm Projesi” kapsamında yıkımı gündeme gelen evlerle ilgili henüz bir adım atılmadı. Riskli evlerde yaşayan vatandaşlar, korku içerisinde evlerinde kaldıklarından yakınarak, evleri başlarına yıkılmadan önlem alınmasını istiyor.

Yaşanan en küçük bir depremi bile güçlü hissettiklerini belirten vatandaşlar, her an evleri yıkılacak korkusuyla yaşadıklarına dikkat çekti.

Kentte yaşanacak olan orta ölçekli bir depremde yıkılması muhtemel evlerde yaşadıklarını ifade eden vatandaşlar, acilen kentsel dönüşüm istediklerini ve bu konuda yapılacak çalışmaların ise bir an önce başlatılmasını istediklerini dile getirdiler.

Yaprak Mahallesi Muhtarı Hüseyin Özkes, mahallelerindeki birçok evin harabeye döndüğünü ve bu evlerin büyük bir risk oluşturduğunu söyledi.

“Yağmur yağdığında eski evlerin duvarları yıkılıyor”

Mahallelerinde bir an önce kentsel dönüşümün başlatılmasını istediklerini belirten Özkes, “Bizim bu mahallemiz Gaziantep'in en eski mahallelerinden birisi. Mahallemizde yıkık ve harabe ev çok ve bir an önce bu evlerin yıkılması lazım. Mahallemizin kentsel dönüşüme girmesi lazım. Mahallemizde yaklaşık 30-40 tane acilen yıkılması gereken ev var. Bu evlerin durumları çok kötü. Allah korusun bir depremde büyük zayiatlar veririz, yıkılan ev çok olur. Zaten yağmur yağdığında eski evlerin duvarları yıkılıyor.” dedi.

“Diken üzerinde yaşıyoruz”

Mahallelerinin riskli alan ilan edilmesine rağmen her hangi bir çalışmanın başlatılmadığını ifade eden Yaprak Mahallesi sakinlerinden Ahmet Şepci, “Maalesef ciddi bir çalışma yok. Mahallemize kentsel dönüşüm bürosu açıldı, bu bürodan ciddi bir bilgi alamıyoruz. Bize sürekli ‘bekleyin’ diyorlar. Belediye tarafından birkaç defa toplantıya çağırıldık, belediye başkanı ile görüştük. Ama öyle sağlıklı bir bilgi de alamadık. Diken üzerinde yaşıyoruz. Ne olacaksa bir an evvel olsun. Çünkü mahallemizdeki evler 100 yıllık evlerdir. Bazı yeni yapılan evler de var. Bu karardan önce benim gibi evlerini yıktırarak yeniden ev yapanlar oldu. Mahallemizdeki evlerin yarıdan fazlası risklidir. Mahallemizde bin 117 ev var, bu evlerin en az 800 tanesi riskli evler. Mahallemiz için ne yapılacaksa bir an önce yapılsın. Çünkü evimizi satılığa çıkarıyoruz kimse almıyor. Riskli alan ilan edilen mahalleden kimse ev almaz.” ifadelerini kullandı.

“İzmir depreminin aynısı Gaziantep'te olsa mahallemizde bir tane sağlam ev kalmaz”

Çakmak Mahallesi sakinlerinden Ömer Levent Durdu ise evlerinin eski ve hasarlı olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Mahallemiz riskli bir mahalledir. Çünkü evlerimiz hep eski Antep evleridir. Bundan 2 yıl önce harita mühendisleri mahallemize geldiler ve evlerimizden numune aldılar. Mahallemizin kentsel dönüşüm alanına gireceğini söylediler. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de ‘Bu kararı nasıl buluyorsunuz?’  diye sorduğunda, ‘Çok iyi olur.’ dedik. Çünkü mahallemizdeki en yeni ev 50 seneliktir. Benim oturduğum ev 150 senelik. Bu karardan memnun olduk. Fakat sonra arkası gelmedi, bir daha gelen giden de olmadı. Mahallemizde birçok riskli ev olduğundan dolayı korkuyoruz. Her gün 'İnşallah daha güzel ve sağlam bir eve geçeriz.' diye Allah'a dua ediyorum. İzmir depreminin aynısı Allah korusun Gaziantep'te olsa mahallemizde bir tane sağlam ev kalmaz. Mahallemiz Gaziantep'in en eski semtidir. Mahallemizin büyük bir çoğunluğu Suriyeliler. Bu kötü evlerde Suriyeliler zor şartlarda oturuyorlar. Yetkilerden depremde ailece hepimizin altında kalacağı evlerde kalmaktansa daha güzel ve hayat şartları düzgün olan evler istiyoruz.”

“Mahallemizdeki evlerin çoğu yıkılmış ve kullanılmayan evlerdir”

Mahallelerindeki birçok ev harabe olduğu için yıkım kararı verildiğini belirten Mehmet Naci Dağdelen, “Mahallemizdeki evlerin çoğu eski evler. Yaprak Mahallesi'nde bin 750 ev var. Yaklaşık 2 bin 200 evde Çakmak Mahallesi'nde var. Mahallemizde bazı evler daireli binalardır. Mahallenin bir kısmında da eski Antep evleri var. Bu evlerin çoğu yıkılmış ve kullanılmayan evlerdir. 2018 yılında riskli alan ilan edilen mahallemizde herhangi bir çalışma başlatılmadı. Mahallemizin ön kısmı protokol yolu olarak geçiyor. Ama maalesef bu yolda ve mahallemizde hiçbir bakım yoktur. Mahallemize komşu diğer mahallelerin birçoğunda yenileme çalışmaları yapıldı. Fakat mahallelerimiz riskli alan ilan edildiğinden dolayı hiçbir çalışma olmadı. Tüm yetkilerin bu durumdan bilgisi var. Mahallemiz bayağı kalabalıklaştı, Suriyelilerin yoğun göçü var. Herkes yaşıyor ama Rabbim sonumuzu hayır eylesin. Gaziantep'te 5,6 büyüklüğünde bir depremi düşünemiyorum. Bu bölgede olası bir depremde Allah korusun tüm evler büyük bir zarar görür.” şeklinde konuştu. (İLKHA)