• DOLAR 32.57
  • EURO 35
  • ALTIN 2459.898
  • ...
`Terör Yasası çok tehlikeli sonuçlar barındırıyor`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
BATMAN - Birleşmiş Milletler`in (BM) istek ve dayatmasıyla çıkarılan "Terörizmin finansmanının önlenmesi hakkında kanun" ile ilgili İlke Haber Ajansı`na açıklamalarda bulunan Batman Mazlum-Der Şube Başkanı Avukat Murat Çiçek, yasanın meşru direnişlere yapılan yardımlarını kesmek amacıyla uluslararası toplumu dizayn etmek için çıkarıldığını belirtti.
 
`Teröre Finansman Yasa Tasarısı` olarak bilinen yasanın, aslında bugün itibariyle Türkiye`nin gündemine girmiş bir yasa olmadığını ve daha önce de çok tartışıldığını söyleyen Çiçek, yasanın, 1991`de Türkiye`nin tarafı olduğu bir uluslararası Birleşmiş Milletler sözleşmesine dayandığını belirtti. Çiçek, "Yasada, uluslararası dinamikleri dizayn etmeye çalışan ve kendi emperyalist emellerine uygun siyasi politikalarını oluşturma çabası içerisinde olan güçlerin oluşturduğu bir zihniyetin altyapısını görüyoruz" dedi.
 
Çok meşru direnişler terör olarak algılanabiliyor
Yasadaki terör kavramının tartışmaya açık olduğunu ve uluslararası emperyalist güçlerin terör tanımlamasını kendilerine göre yaptığını ifade eden Çiçek, yasanın özellikle Müslüman ülkelere dayatıldığını ve çok tehlikeli sonuçlar barındırdığını kaydetti.
 
Emperyalist güçlerin yaptığı terör uygulamalarının terör olarak algılanmadığına dikkat çeken Çiçek, konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Özellikle terör kavramı çok tartışmaya açık bir kavramdır. Terör kavramı dahi netleşmemişken ve kime, neye göre terör sayılacağı belli değilken, bu uluslararası emperyalist güçlerin terör tanımlamasını kendilerine göre yapıp bunu da özellikle Müslüman ülkelere dayatması ki, 11 Eylül`den sonraki tutumları da göz önüne aldığımızda çok tehlikeli sonuçlar barındırıyor. Bugün Rusya`nın Çeçenistan`da yaptığı nedir? İsrail`in Filistin`de yaptığı nedir? Ya da Amerika`nın Afganistan ve Irak`ta yaptığı nedir? Bunlar terör olarak algılanmıyorken, çok meşru direnişler terör olarak algılanabiliyor."
 
İsrail`in Mavi Marmara Gemisi`ne saldırısını hatırlatan Çiçek, "Aslında orada uygulanan bir devlet terörü vardı ve tamamıyla insani yardım amaçlı giden ve birçok milletten bulunan gemiye saldırılar yapıldı. Bu gemide sadece insani yardım araçları olmasına rağmen o insanlar terörize edildi. Bu tür yasalar karşısında bu insani yardımları yapan insanların yargılanması da söz konusu olabilir. Bu tamamen insan haklarına aykırı bir durumdur. Dolayısıyla ortada bu kadar keyfi kullanılabilen bir kavram varken, buna atfen yapılan yorumlar ve ekonomik tanımlamalar tamamıyla keyfilik barındırır" şeklinde konuştu.
 
Emperyalist güçler yasayla toplumu dizayn etme çabasındalar
Emperyalist güçlerin, STK`ların, meşru direnişlerin olduğu yerlerde yaptıkları insani yardımları kesmek istediklerini ifade eden Çiçek, yasanın emperyalist güçlerin uluslararası toplumu dizayn etme çabası olarak gördüğünü söyledi.
Çiçek son olarak, "Türkiye içerisinde bu yasanın keyfi kullanımının söz konusu olmaması durumu, ileriki dönemlerde herhangi bir iktidar değişikliğinde bu yasanın keyfi kullanılmayacağı garantisi vermez. Dolayısıyla biz bu yasayı uluslararası ve emperyalist güçlerin, uluslararası toplumu dizayn etme çabası olarak görüyoruz ve şiddetle karşı çıkıyoruz" dedi. (M.Fatih Akgül - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir