Bu arada okumayı çok sevdiğim için birkaç kitap okuyup kendi çapımda araştırmalarımı yapıyorum. Basın yayın organlarını mümkün mertebe takip etmeye çalışıyorum. Hayatım boyunca basın yayın organlarına yazdığım bu ilk yazımdır.

Beni bu yazıyı yazmaya iten tek sebep İslam coğrafyasının ve Müslümanların içinde bulunduğu dağınıklık, taassupçuluktan dolayı her hangi bir İslami Devletin, camianın, STK`nın veya her hangi bir müslümanın başına bir musibet geldiğinde veya acımasızca yapılan zulümlere maruz kaldığında birbirlerini savunmamaları; nemelazımcılık yapıp bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın ve benim ırkımdan,benim mezhebimden,benim cemaatimden,benim tarikatımdan,benim grubumdan değil mantığıyla hareket edip birbirlerine destek vermemeleridir.

Bu noktadan hareketle bilmeden İslam düşmanlarının diliyle Müslüman kardeşlerini inciten,İslam düşmanlarının katliam,sömürme,karalama ve baskılarını zamanla içine sindirip Müslüman kardeşinin dertleriyle dertlenmeleri bir yana en ufak bir kelime, tavır veya hatasına müsamaha göstermeyen, Müslüman kardeşinin en ufak bir eksikliğini,hatasını gördüğünde habbeyi kubbe yapan Müslüman kardeşlerime, ‘ihtilaf zamanı değil vahdet,birlik ve kardeşlik zamanı` olduğunu hatırlatmak ve ikaz etmek gereğini kendimde İslami bir sorumluluk olarak hissettim.

Değerli Müslüman kardeşlerim! Gerçekten İslam âlemine bakıp da içten içe bir ah çekmemek mümkün değil. Nerdeyse iki milyar nüfusa sahip olan Müslümanlar, despot, zalim, emperyalist güçlerin oyununa gelip tarih boyunca Şii-suni, Arap-acem, ülkemizde Şafii-Hanefi ve şuanda radikal-ılımlı diye hep tefrika ve fitneye düştüler. Müslümanları ‘`böl parçala yut``mantığıyla bölük pürçük ettiler.

Ey gayretli Müslüman kardeşlerim! Ortadoğu haritasının cetvelle çizilen sınırlarına bakıp da başımızı duvarlara, taşlara vurmamız gerekmez mi? Yoksa ‘İslami tersten mi okuyup yaşıyoruz acaba` diye aklıma geliyor.

Allah(cc) mealen şöyle buyuruyor: ‘` Hep birlikte Allah`ın ipine (kitabına, dinine) sımsıkı sarılın. Parçalanıp ayrılmayın. Allah`ın üzerinizdeki nimetini düşünün. Hani siz birbirinize düşmanlar idiniz de, O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O`nun (bu) nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O kurtarmıştı. İşte Allah size ayetlerini böyle apaçık bildiriyor ki, doğru yola eresiniz.``(Ali İmran 103)

Hz. peygamber (s.a.v): ‘‘Allah`ın kulları arasında bir grup var ki, onlar ne peygamberlerdir ne şehitlerdir. Üstelik Kıyamet günü Allah indindeki makamlarının yüceliği sebebiyle peygamberler de, şehitler de onlara gıpta ederler.``

Orada bulunanlar sordu: ‘‘Ey Allah`ın Resulü! Onlar kim, bize haber ver?``

‘‘Onlar aralarında ne kan bağı, ne de birbirlerine bağışladıkları mal olmadığı halde, Allah`ın Ruhu (Kuran) adına birbirlerini sevenlerdir. Allah`a yemin ederim, onların yüzleri mutlaka nurdur. Onlar bir nur üzeredirler. Halk korkarken, onlar korkmazlar. İnsanlar üzülürken onlar üzülmezler.`` Diye buyurmuştur. (Kütüb-ü Sitte, c.10, No: 3345)

Değerli Müslüman kardeşlerim! Ayet ve hadisler bu kadar açık iken yeni Ayet ve Hadislerin gelmesini mi bekliyoruz?
Şunu aklımıza ve kalbimize yerleştirmemiz lazım: Farklı cemaat, grup, tarikat, mezhep veya ırklara mensup olsak bile dallar ayrı olabilir ama kök birdir.

Geçmişte birbirimize zarar vermiş, üzmüş ve birbirimizi incitecek sözler sarf etmiş olabiliriz. Gelin hep beraber hüsnü niyetle ve saf bir kalple birbirimizi helal edelim.Üstadımızın dediği gibi
`Kardeşlerimden rica ederim ki: Sıkıntı veya ruh darlığından veya titizlikten veya nefis ve şeytanın desiselerine kapılmaktan veya şuursuzluktan arkadaşlardan sudur eden fena ve çirkin sözleriyle birbirine küsmesinler ve &`;haysiyetime dokundu” demesinler. Ben o fena sözleri kendime alıyorum.

Damarınıza dokunmasın, bin haysiyetim olsa kardeşlerimin mabeynindeki muhabbete ve samimiyete feda ederim.”

Tüm değerli Müslüman kardeşlerimden ricam şudur: Geçmişe takılıp kalmak bize yakışmaz. Zaman kardeşlik ve vahdet zamanıdır. Ufak tefek ihtilaflara takılmadan birbirimizi kucaklayıp gür bir sesle Muhammedi sedayı haykıralım.
ALLAH (c.c)`a emanet olun.

Sizden Gelenler - Muharrem KAYA