Kızlarının kontrol altına alınamayan kilo sorunu için 2008 yılından bu yana hastane hastane dolaşan Öz ailesine doktorlar tarafından yurtdışına gitmeleri önerildi. Genetik tahlillerin yapılması için gereken 8 bin TL değerindeki parayı denkleştiremeyen Öz ailesi, “Ücreti verdiğim takdirde konulan teşhise rağmen Türkiye’de tedavisinin olmadığını söylediler. Teşhis konulur diyorlar ama tedavisi yok diyorlar. Lütfen bize yardım edin” diye konuştu.

2008 yılında 3 kilo 820 gram ağırlığında dünyaya gözlerini açan küçük çocuğun, doğumundan beş ay sonra hareketsiz kalışı ve devamlı olarak uyuması üzerine hastane süreci başladı. 2010 yılına kadar Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde tetkikleri yapılan küçük çocuk daha sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’ne sevk edildi. Hastanenin Endokrin Bölümü’nde tekrar eden tıbbi incelemeler sonrasında küçük çocuğun tiroit bezlerinin çalışmadığı tespit edildi. ‘Obezite’ tanısı konulan Yazgülü’nün doktorları sağlıklı bir teşhis için genetik kan tahlillerinin yapılmasına karar verdi. Asgari ücretle geçinmeye çalışan ailenin maddi gücü, çocuklarının yurtdışında yapılması planlanan genetik kan tahlillerine biçilen 8 bin TL değerindeki paraya yetmedi.

"Teşhis konulsa da tedavi yok"
Kızının büyüdükçe sürekli kilo almasına dayanamadığını söyleyen Anne Merve Öz; “Ancak kızım büyüdükçe sürekli yemek yeme isteğine girdi. 2,5 yıl boyunca Dr. Behçek Uz Çocuk Hastanesi’nde tedavi gördük. Ancak bizi üniversite hastanesine sevk ettiler. 2010 yılında 2,5 yaşındayken kızım 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi’ne başvurduk. O sıralarda kızım 30 kilo ağırlığındaydı. Orada net olmamakla birlikte ‘obezite’ tanısı konuldu. Ancak netleştiremiyorlar. Kan tahlillerini yurtdışına göndermek istediler ama karşılayamayacağım bir değer istediler. 8 bin TL’yi ben ödeyemem. Bana ücreti versem de teşhis konulsa da Türkiye’de tedavisinin olmadığını söylediler. Elimiz kolumuz bağlı. ‘Teşhis konulur diyorlar ama tedavisi yok’ diyorlar" dedi.

İHA