• DOLAR 32.461
  • EURO 34.822
  • ALTIN 2441.003
  • ...
`Geçmişle Hesaplaşmak`, `Özeleştiri`, `Kamuoyundan Özür`!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Ne yazık ki, bir türlü bağımsız olamayan yazar-çizerler senaryodaki rollerini layıkıyla oynama çabasına giriyorlar. Ve İslami! Kanallarda, dergilerde, gazetelerde boy boy manşetler: “GEÇMİŞİNİZLE HESAPLAŞIN”, “ÖZELEŞTİRİ YAPIN”, “KAMUOYUNDAN ÖZÜR DİLEYİN”.

 

Şimdi şehir kızlarına, acıtmadan tokat atmaya çalışacağız da, bunlar tokat atmadan yerlerinde bir türlü sabit kalamıyorlar kıvranıp duruyorlar. Tokattan sonra söverler mi? döverler mi? Muamma! Ne yapalım hep onlar mı içlerindeki imanı bize ağabeylik taslayarak kamuoyuna yansıtacaklar. Biraz da biz, imana gelip şahlanalım.


Mustazaflar Camiası, birkaç şer odağı tarafından kuşatılıp, saldırılara maruz kalırken, Nusaybin’de kardeşleriniz! Sol bir örgüt tarafından 3 yıl boyunca ambargo altında tutulurken, çöp kutularından ekmek toplarken, bankadan para çekmeye gittiği sırada Müslüman kardeşiniz! şehit olurken, bu Camianın yüzlerce mensubu arkalarında yetimler,gözü yaşlı ve dilleri beddualı anne ve eşler, insanların içinde “erkek ağlamaz” latifesinin gereği metanetli, kendi başlarına kaldıklarında Yakub-i hıçkırıklara boğulan babalar, buruk yüzler, öfke-nefret dolu bakışlar, perişan, mağdur ve mazlum aileler bırakarak şehit olurken,binlercesi hicret ederken, on binlercesi işkence seanslarından geçirilirken ve yine on binlercesi cezaevine girerken, doğduğunda babası hapishanede, evlenirken babası hapishanede olan (Allah muhafaza kim bilir belki ölürken) kızlarınız bacılarınız bölgede yaşarken, Susa’da camide kardeşleriniz vahşi bir şekilde şehit edilirken (bari içindekiler için ses çıkarmadınız da camide katliam olmaz diye ses çıkarsaydınız), bugüne kadar İslamcılara ağabeylik yapma psikolojisinde olan, iktidar partisi üzerinden sisteme eklemlenen, Devlet-i alimiz T.C’ye entegre olan, tüm süreçlerin günah faturasını Mustazaflar Camiası’na çıkarma alışkanlığının yanında,bütün bir mücadele sürecine “Boynuz-kulak” ilişkisi mantığıyla yaklaşıp eleştirme-dışlama alışkanlığını adeta bir ideoloji, imanın yedinci bir rüknü haline getiren, zamanla müteahhitleşmiş mücahit ağabeyler sizler ne yapıyordunuz?!!!


Durun birazda biz sizin yerinize cevap verelim; (belki su-i zan olur ama ne önemi var ki hep öyle oluyor, başkaları birbirlerinin yerine konuşuyor, hep siz başkaları hakkında konuşacak değilsiniz ya!) Güzel evinizin sıcacık ortamında yumuşacık koltuklarda çocuklarınıza Ammar’a, Bilal’e ve Sümeyye-Yasir’e yapılan işkence ve zulümleri anlatıyordunuz, 20. Yüzyılın Ammar, Bilal, Sümeyye-Yasir’ler den bihaber…Ya da konferanslarda, sempozyumlarda, haftalık sohbetlerde Huseyn-i Kıyam’dan, Zeyneb-i feryattan dem vuruyordunuz 20. Yüzyılın Huseyin ve Zeynepler’inden habersiz…Ya da dergilerinizde, köşe yazılarınızda, parti konferanslarınızda, gazete manşetlerinde “Derin Devletin PKK’ya karşı kurduğu”, “Irkçı”, “İran destekli” camia diye yargısız infaz ediyordunuz, araştırmadan, sormadan, konuşmadan…


Şimdi sormak lazım: Siz mi geçmişiniz bu kadar kabarıkken geçmişinizle hesaplaşıp, onlardan özür dileyip af dilemelisiniz? Yoksa geçmişi sahabe hayatı gibi işkence, hicret, sıkıntı ve zorluklarla dolu olan Mustazaflar Camiası geçmişiyle hesaplaşmalı, özeleştiri yapmalı ve kamuoyundan özür dilemeli? Vicdanınız karar versin. Onları tanıyan ve bilen biri olarak onlar için özeleştiri, hesaplaşma, özür dileme hiç önemli değil. Onlar asıl olan mahkeme-i kübraya hazırlanıyorlar. Onun için her gece muhasebelerini yapıyorlar. Size bir tavsiye:her gece yatmadan önce yada gece namazlarına kalktığınızda vicdanınızı dinleyin ve muhasebenizi ona göre yapın. Çünkü bu DAVA HÜRDÜR. Aman Mahkeme-i Kübra’da bize bu geçmişinizle gelmeyin. O gün bizden size hayır gelmez. Gün bu gündür.

(Muhammed İmamoğlu)


 

Bu haberler de ilginizi çekebilir