15 pozitif vakanın çıktığı fabrikanın diğer işçileri çalışmaya zorlanıyor
Diyarbakır'da özel bir tekstil fabrikasında 15 işçide virüs tespit edilmesi üzerine ücretsiz izne ayrılmak mecburiyetinde kalan işçiler hastaneye akın etti. Hastane, test yerine kendilerini evde izole etmelerini önerdi.
Merkez Yenişehir ilçesinde özel bir tekstil fabrikasında 15 işçide Covid-19 testinin pozitif çıkması üzerine yakın temasta bulundukları şüphesiyle test yaptırmak isteyen 85 işçi, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvurdu.
İşyeri çalışanlarının iddialarına göre, işyerinde Covid-19 tedbirlerinin ihlal edildiği, sosyal mesafeye uyulmadığı, işyeri tarafından kalitesiz kumaşlardan imal edilen maskelerin işçilere dağıtıldığı ve test yaptırmak isteyenlerin işten çıkarılma ile tehdit edildikleri öne sürüldü.
Toplu halde işi bırakarak Coronavirus tedavilerinin yapıldığı Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvuruda bulunan işçiler, hastane yönetimi tarafından, işyeri yetkilisinin talebi doğrultusunda test yapılabileceği, aksi durumda bireylerin evlerinde kendilerini izole etmelerinin istendiği iddiasında bulundu.
Duruma tepki gösteren işçiler, hastane bahçesinde test için bekleyişlerini sürdürerek yetkililerden seslerinin duyulmasını istiyor.
"Bir hafta içerisinde 15 kişinin test sonuçları pozitif çıktı"
Fabrika çalışanlarından Mehmet Menekşe, "İşyerimizde bir hafta içerisinde 15 kişinin test sonuçları pozitif çıktı. Bazı arkadaşlarımız hastanede tedavi görüyor. Maske takmanın zorunlu olduğu söyleniyor ama maske yok. Bize verilen maskeler, çöpe atılması gereken ve koku veren bir kumaştan yapılmış." dedi.
"Rapor olmamız durumunda işten çıkarılma tehdidiyle karşılaştık"
Test yaptırma taleplerinin işyeri yetkililerince engellendiğini dile getiren Menekşe, "Test yapmak istediğimizi söylediğimizde işletme muhasibi bizleri tehdit etti. Rapor almamız durumunda işten çıkarılacağımızı söylüyor. Arkadaşlarla hastaneye geldik, burada da yetkili bulamıyoruz. Sorunlarımıza çözüm bulabilecek kimseyi bulamıyoruz. Her iki taraftan da mağduruz. 3 günden fazla ücretsiz izin kullanma durumunda işten çıkarılma durumumuz var. Hastaneden rapor istiyoruz, vermiyorlar. Şu an ne yapacağımızı bilemiyoruz. Bu konuda yetkililerin bize ulaşmasını, yardım etmesini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"85 kişi toplu olarak hastaneye geldik, test yapmak istiyoruz"
Çalıştıkları işyerinde alınması gereken pandemi önlemlerinin ihlal edildiğine vurgu yapan Menekşe, "İşyerinde sosyal mesafe diye bir şey yok. Aramızda tümör ameliyatı olan, astım hastası arkadaşlarımız var. Bu maskeyi bize verdiklerinde maskenin koktuğunu söylediğimizde bizi 'bu maskeyi takmazsan hakkında tutanak tutar, jandarmaya ihbar ederiz.' diyorlar." şeklinde konuştu.
"Test yaptırmak istiyoruz, ancak hastane test yapabilmeleri için işyeri yetkililerinin izninin gerektiğini söylüyor"
Sabahın erken saatlerinden beri test yapılması için hastane bahçesinde beklediklerini belirten Kübra Orakçı, "Bizler yaklaşık 85 kişi toplu olarak hastaneye geldik, test yapmak istiyoruz. Hastane ise hiçbir şekilde test yapmıyor, işyeri yetkililerinin bilgi vermesi gerektiğini söylüyorlar. Saat 9'dan beri test yapılması için hastane bahçesinde bekliyoruz. Yetkililerin bu konuda bize yardımcı olmalarını talep ediyoruz." dedi.
"Hasta olan arkadaşlarımızla burada bulunan herkes yakın temasta bulunmuş"
Orakçı, "Hasta olan arkadaşlarımızla burada bulunan herkes yakın temasta bulunmuşlar. Bu durumumuzdan dolayı hepimize test yapılması gerekiyor. Nitekim devlet yetkilileri de toplu çalışma alanında herhangi birinin test sonuçlarının pozitif çıkması durumunda diğer çalışanlarda da test yapılması yönünde uyarıları söz konusu iken buradaki hastane buna riayet etmeyerek test yapmıyor." diye belirtti.
Hastane yönetimi ile yaptıkları görüşmeyi de aktaran Orakçı, "Bir kısım arkadaşlarımız hastane başhekimi ile görüştüler. Başhekimlik, arkadaşlarımıza 'bir işyerinde 15 vaka varsa muhakkak diğerlerinde de vardır. Onun için kendinizi evinizde izole edin' diyor. Bu izolenin de işyeri tarafından yapılması gerekiyor. Ama işyerinde de hiçbir tedbir yok." ifadelerini kullandı.
"Fabrikada virüse karşı hiçbir tedbir, önlem ve hijyen yok"
Çalışma ortamının pandemi sürecinde sağlığa elverişsiz olduğunu ifade eden Mürsel Çalışır, "Biz Covid-19 riskinden dolayı çalışamıyoruz. Fabrikada virüse karşı hiçbir tedbir, önlem ve hijyen yok. Diyarbakır'a ikinci dalga gelmeden önce servis sayısı 2 katına çıkarıldı. İkinci dalga geldikten sonra ise servis sayısını arttıracaklarına tam tersini yapıp azalttılar. Biz şu an bir serviste 17 kişi kalıyoruz. İş yerine geldiğimizde kapı koluna dokunuyoruz, parmak okuma cihazına dokunuyoruz. Üstelik orada dezenfektan ilacı olmadığı gibi kendimizi koruyacak hiçbir şey yok. Yemek sırasına giriyoruz, sosyal mesafe diye bir şey yok ve bundan dolayı temas haline girdiğimiz halde hiçbir önlem yok." şeklinde konuştu.
Çalışır, "Önlem alınsın, bize test uygulansın, diyoruz hepsine de yok cevabını veriyorlar. Bize diyorlar ki, herkes kendinden sorumludur. Ben onların fabrikasında çalıştığım için sorumluluğumuz onlara aittir. Virüs herkese bulaşıyor ve bunu herkes de biliyor. Fabrikada 100'e yakın işçi var ve Ergani ilçesinden gelenlerin hepsine virüs bulaştı ve gelmiyorlar. Bize maske de vermiyorlar." dedi.
"Fabrikadaki dezenfektanlar sadece denetimlerde kullanılıyor"
İşyerinde insan sağlığının umursanmadığına dikkat çeken Çalışır, "Denetim vakti geldiğinde bir yerden haber alıyorlar ve dezenfektan ilacını çıkarıyorlar. Fabrikada madem dezenfektan ilacı var, neden çıkarılmıyor? İllaki birinin başına bir şey mi gelmesi gerekiyor. Bir insan sağlığı bu kadar mı ucuz. Birine bulaştı mı binlerce insana da bulaşır. Rapor almaya çalışıyoruz bize rapor almamamızı ve işlerin yoğun olduğunu söylüyorlar." diye belirtti.
"Covid-19 testi pozitif çıkanlarla iç içeyiz"
Covid-19 salgınına yakalanan ustanın özgüven içerikli cümlelerini hatırlatan Yeter Azbay ise, "Bizzat Covid-19 testi uygulanan ustamız bize, 'Siz gençsiniz size bir şey olmaz, virüsü atlatırsınız, benim yediğim şeyleri siz yemiyorsunuz, bana bulaşmaz.' dedi. Ertesi gün Covid-19 teşhisi konuldu ve biz onlarla iç içeyiz." ifadelerini kullandı.
"Bize sürekli maske takın diyorlar ama maske temin etmiyorlar"
Fabrika çalışanlarının tümünün risk altında olduğunu söyleyen Azbay, "100 kişinin yaptığı bir işe, yeri ve zamanı geldiğinde biz de dokunmak zorunda kalıyoruz. Bize sürekli maske takın diyorlar ama maske temin etmiyorlar. Ben kronik hastayım ve kendimden şüphe duyuyorum. Hastaneye geldim ama bana test uygulanmıyor. Hastane, çalıştığım yerdeki yetkilinin bildirmesini istiyor. Benim evde annem var, yeğenim var. Ben kendimi geçtim, onları düşünüyorum. İşten eve giderken çoğu yere dokunuyorum." şeklinde konuştu.
"Karantinada kalması gereken kişileri evlerinden alıp fabrikada çalıştırıyorlar"
Azbay, "Biz fabrikada yemekleri demir çatal ve kaşıkla yiyoruz. O kaşık ve çatalların nasıl yıkandığını merak ediyoruz. Birlikte çalıştığım arkadaşlarımın çocukları var. Biz böyle bir şey yaptığımız için bizi ücretsiz izne ayıracaklar. Bugün muhasebecimiz beni tehdit etti. Bana, 'Seni zaten çıkaracağız ve sen konuşma.' dedi. Buna arkadaşlarım da şahit. Şu an karantinada kalması gereken bir kişiyi evden alıp işe getiriyorlar ve şu an fabrikada çalışıyor." dedi.
İşyeri iddiaları yalanladı
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan fabrika yetkilileri ise, iddiaları reddederek fabrika bölümleri içerisinde tüm önlemlerin alındığını dile getirdi. Esasında işçilerin kuralları ihlal ettiklerini söyleyerek iddia sahiplerini, fabrika aleyhine bir araya gelmiş bir işçi grubu olarak nitelendirdi. (İLKHA)