Vefatının ikinci yılında Molla Muhammed Said Varol (5)
Hizbullah Cemaati'nin önde gelen isimlerinden Molla Muhammed Said Varol'un dava arkadaşlarından Molla Abdulkuddüs Yalçın, vefatının ikinci yılında Varol’un mücadele ruhundan bahsetti.
Şehir şehir gezerek İslami çalışmalar yürütürken Diyarbakır’ın Bismil ilçesine de yerleşen Molla Muhammed Said Varol'un dava arkadaşlarından Molla Abdulkuddüs Yalçın, Varol'un mücadelesini ve yaşanan sorunlar karşısındaki dik duruşunu anlattı.
Varol ile Bismil'de tanıştığını belirten Yalçın, “O dönemde Bismil'de imamlık yapıyordum. Molla Said, ara sıra Bismil'e gelip bana misafir olup giderdi. Kendini İslam davasına adayan nadir şahsiyetlerdendi. Kur'an-ı Kerim'de; 'Müminlerden öyle erler vardır ki verdikleri söze sadık kaldılar.' diye buyuruyor. Biz bu ayeti onun hakkında tatbik edebiliriz. Bu ayeti kerime kapsamına dahil olabilecek şahsiyetlerden biridir. Molla Said; İslam'ı kendine dava edinen, İslam için yakınan, İslam'ı kendine dert edinen, bu ümmetin evlatlarının kurtuluşu için kendini adayan ve feda eden nadir insanlardan birisidir.” ifadelerini kullandı.
Molla Abdulkuddüs Yalçın
“O bir dava adamıydı”
Varol'un İslam davası uğruna gösterdiği fedakârlıklara dikkat çeken Yalçın, "Bir dava adamını dava adamı yapan fedakârlıktır ve Molla Said, fedakârlığı hakkıyla yaptı. Bu konuda ailesini, çocuklarını, hanımını, servetini arka tarafa atan ve her şeyden önce İslamiyet'in ilerlemesi, İslam dininin ülkede, memlekette ve özellikle bölgede yer edinmesi için çaba sarf eden nadir bir şahsiyettir.” dedi.
Varol'un edindiği endişelere de değinen Yalçın, "Haftalarca evine uğramaz, evine uğramadığı bu süreç içerisinde sürekli Müslümanlarla, dava arkadaşlarıyla bir araya gelir, ‘Neler yapabiliriz? İslam'ın ilerlemesi ve İslam'ın Müslüman nesiller tarafından benimsenmesi ve yaşanması için daha nasıl çalışabiliriz?’ diye istişarelerde bulunurdu. Bunun üzerinde fikir yürütür ve geliştirmeye çalışırdı.” diye belirtti.
“Molla Said Varol’da azim ve kararlılık gördük”
Bir dava adamının özelliklerinden bir tanesinin de azim ve kararlılık olduğunu hatırlatan Yalçın, "Bu özelliği gerçekten Molla Muhammed Said'de rahat bir şekilde görebiliyorduk. Yani ciddi bir azim ve kararlılık onda görüyorduk. O dönemlerde sol fikirler daha revaçta olmasına rağmen onun hiç korkusu yoktu.” diye konuştu.
Molla Said’in ilmiyle amel eden bir şahsiyet olduğunu kaydeden Yalçın, şöyle dedi:
“Molla Muhammed Said, aynı zamanda ilim ehliydi. Memlekette, medrese ilimlerinde okuyan çok kişi vardır. Fakat ilminden istifade eden azdır. Molla Muhammed Said ilmini iyi öğrenmiş, istifade etmiş ve hayatına uygulamış bir şahsiyetti. İlmini hem hayatına aktarıyor hem de beraberindeki arkadaşlarının istifade etmesini sağlıyordu. Cezaevinde kaldığı süre içerisinde onunla kalan arkadaşlarına medrese ilimlerini öğreterek birçok kişiye icazet verdi, kaliteli şahsiyetler yetiştirdi.”
Molla Said Varol ve cezaevi ziyaretçileri
“İslam’ın bu topraklarda yayılması için Molla Said’in hizmetleri sayısızdır”
Varol'un farklı yönlerine de dikkat çeken Yalçın, "Molla Muhammed Said; dava, teşkilat, İslami siyaset ve ilimler yönünden çevresine çabası ve faydası çok dokunmuştur. İslami dava çalışmalarımız açısından hem cezaevinde hem de Bismil'de beraberliğimiz olmuştur. İslam'ın bu topraklarda yayılması açısından hizmetleri sayısızdır." diye belirtti.
Yalçın, Varol'un Bismil'deki gençler üzerinden yaptığı İslami çalışmalara dikkat çekerek şunları söyledi:
"Molla Muhammed Said, gençler üzerinde gerçekte etkili bir çalışması vardı ve özellikle diyaloğu çok güzeldi. Bu ümmetin geleceğinin gençler olduğuna inanan bir insan olarak, onları etkileyecek güzel diyalog ve ilişki kuruyordu. Gençleri sevdiğinden dolayı, İslami çalışmanın gençler üzerinde yapılması ve sağlam bir şekilde ulaştırılmasına hassasiyet gösteriyordu. Tabi ki bu ilgi ve alakaya karşı gençler de onun etrafında pervane gibi dönüyordu. Gençlerin bunu yapmalarının sebebi ise Molla Muhammed Said'in sadakati, samimiyeti, etkili ve samimi çalışmalarıydı. Bunu görüp etkilenen gençler, ciddi bir şekilde onun etrafında kenetleniyorlardı. Molla Muhammed Said, her gittiği yerde oranın gençleri ile tanışır, İslam'a yatkın ve hassasiyeti olan gençleri bir araya getirir ve onlara sohbetler yapardı.”
Edip Gümüş ile Said Varol
“Molla Said cezaevine girerek işkencelerden geçti ama davasından vazgeçmedi”
Varol’un İslami çalışmalar uğruna ailesinden uzak kaldığına vurgu yapan Yalçın, “Varol, İslam’ı kendi arkadaşlarına, etraflarına nasıl ulaştıracaklarını, nasıl tepki vereceklerini ve bunun yöntemlerini, daveti daha güzel yapmaları gerektiği konusunda sohbetler, konuşmalar ve çalışmalar yapardı. Molla Muhammed Said, tebliğ yaparken epey sıkıntılar çekti. Bu sıkıntılardan birisi de ailesinden uzak kalmasıydı. Çünkü ailesini her yere götüremez ve gezdiremezdi. Bir diğeri ise maddi sıkıntıydı. Çünkü bu davaya kendini adayan kişi, yeteri kadar çalışamazdı. O süreç içerisinde bir kitapevleri vardı ve gelirinin cüz'i bir kısmını oradan karşılıyordu. Başka bir geliri de yoktu. İslâm düşmanları tarafından Varol'un aleyhinde de çok ciddi propagandalar yapıldı ve iftiralar atıldı. İftiralardan dolayı 2000’li yıllardan yakalandı ve çok şiddetli işkencelerden geçti ama davasından vazgeçmedi.” (İLKHA)