Fırınlar, halka hizmet için her şartta çalışıyor
Sokağa çıkma yasağı, darbe, savaş ve afet gibi durumlarda bile açık kalan yegâne kurumların fırınlar olduğunu belirten fırıncı Mustafa Kuk, halka hizmet götürmek için her şartta çalıştıklarını söyledi.
Dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan yeni tip Coronavirus (Covid-19) sebebiyle zor bir süreçten geçiyoruz. Ekonominin ciddi zarar gördüğü, esnafın iş yapamadığı, çoğu insanın işinden olduğu bu son dönemde kısmi olarak uygulanan sokağa çıkma yasağında kamu kuruluşlarıyla birlikte açık kalan öncelikli işletmeler fırınlardır.
Covid-19 salgını süresince aldıkları önlemler ve yaptıkları hizmetler ile ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan 20 yıllık fırın işletmecisi Mustafa Kuk, kamu görevi gören fırınların savaşta, darbede ve afet günlerinde devletin açık tuttuğu yegâne işletmelerden birisi olduğunu söyledi.
"Elimizden geldiğince halkımızı ekmeksiz bırakmıyoruz"
Halkın ekmeğini yamak zorunda olduklarını ve şu anda o görevi icra ettiklerini belirten Kuk, "İşimiz tabiki zor. Malum sokaklarda virüsten dolayı halkın ne sıkıntılar çektiğini görüyorsunuz. Özellikle hafta sonları çalışıyoruz. Elimizden geldiği kadar hijyen konusuna dikkat ediyoruz. Ufak tefek eksiklikler olabilir. İşimiz zor ama mecburen yapıyoruz. Halkın ekmeğini temin ediyoruz. Tezgâhta satışlarımız oluyor. Dışarıya servisi olan fırıncı arkadaşlar, ekmeklerini alıp sokak sokak dolaşarak halka ekmek ulaştırıyor. Bu süreçte bazı fırıncı arkadaşlar başka fırınların olduğu yerde ekmek satıyorlar. Bu biraz sıkıntı oluyor. Onun haricinde elimizden geldiğince halkımızı ekmeksiz bırakmıyoruz." dedi.
"Her aşamada hijyene önem veriliyor"
Hijyen için fırında alınan önlemlere de değinen Kurt, "Önceden de hijyen konusuna dikkat ediyorduk. Sıcaktan dolayı maske ve eldiven takılmıyordu. Fırınımızı özellikle sık sık dezenfekte ediyoruz. Tezgâhtakiler bone ve maskelerini takıyorlar. İçerde, hamurhanede çalışan personel arkadaşlar için de alınması gereken önlemleri alıyoruz. Arkadaşlara evlerine giderken de dikkat etmeleri gerektiğini söylüyoruz. Biz de kamu görevi yapıyoruz. Burada 2-3 arkadaşın hasta olması işlerin aksaması demektir. Onun için tedbirlerimizi sadece burada değil evlerimizde de alıyoruz ki, bu işletmeler ayakta dursun." diye konuştu.
"Hamur birçok işlemden geçtikten sonra pişirmek için hazır hale geliyor"
Günlük olarak yaptıkları iş ile ilgili konuşan hamurkâr İbrahim Turan ise, "Sabah işe geldiğimizde ilk olarak patronumuza ne kadar ekmek yapılacağını soruyoruz. Söylenen rakama göre unumuzu kazana boşaltıyoruz. Ardından suyumuzu açarak hamurumuzu yoğuruyoruz. Hamur yaklaşık bir saat kazanda dönüyor. Döndükten sonra tuzunu ve mayasını veriyoruz. Ardından hamuru kazanda biraz beklettikten sonra kesmeye başlıyoruz. Kesilen hamuru tezgâhın üzerine diziyoruz. Yarım saat kadar beklettiğimiz hamuru işlemeye başlıyoruz. Ardından kasalara dizerek yaklaşık 1-2 saat kadar bekletiyoruz. Ardından pişirmeye hazır hale geliyor." şeklinde konuştu.
Büyük zahmetlerle hazırlanan ekmeğin süreci nasıl işliyor?
Günlük ihtiyaca göre hamur hazırlanıp ekmek yapımına başlanan fırında, zorlu bir maraton başlıyor. Öncelikle hamur teknesine ihtiyaca göre boşaltılan unun ardından yine ihtiyaç kadar su eklenerek yaklaşık 1 saat boyunca yoğruluyor. Dönme esnasında ısınan makinanın hamurun şeklini bozmaması için kalıplar halinde buz ekleniyor. Hamur şekil alıp iyice yoğrulduktan sonra tuz ve maya eklenerek maya ve tuzun hamura tamamen karışabilmesi için bir süre daha yoğruluyor.
Yoğurma işlemi bittikten sonra bıçak yardımıyla kesilen hamur otomatik olarak gramajı ayarlayabilen makinaya yerleştirilerek belli gramajlarda bezeler haline getiriliyor. Bu işlemden sonra ise hamura şekil verilerek mayalanması için yarım saat kadar tezgâhta bekletiliyor.
Pişirmek için hazır hale gelen hamurlar "pişirici" tarafından son şekli verilerek kürek yardımıyla fırına atılıyor. Türüne göre belli bir süre fırında pişen ekmek satışa hazır hale geliyor. (İLKHA)