İşgalci ABD'nin "Yüzyıl Anlaşması" adıyla uygulamak istediği şer planına karşı gelen tepkiler çığ gibi büyüyor. 

Bir tepki de Mirasımız Kudüs ve Civarındaki Osmanlı Mirasını Koruma ve Yaşatma Derneği Genel Başkanı Muhammed Demirci, Mescid-i Aksa'nın Hazreti Adem'den günümüze kadar Müslümanların bir mescidi ve ibadet yeri olduğunu hatırlattı.

Uygulamaya konulmak istenilen şer planını kesinlikle kabul etmeyeceklerini vurgulayan Demirci, "Kudüs Müslümanların akidesinden ve dininden bir parçadır. Hiçbir zaman biz, Kudüs'ten vazgeçmeyiz. Son günlerde Trump'un açıklamasıyla gündeme gelen 'Yüzyılın Anlaşması' adı altında bir işgal planı var. Biz, bu planı kesinlikle tanımıyoruz." dedi.

"Kudüs davasının etrafında Müslümanların bir araya gelmesi güzel bir gelişmedir"

Şer planına karşı Müslümanların birleşmesi noktasında güzel gelişmelerin yaşandığına dikkat çeken Demirci, şunları söyledi:

İsrail, kendisini güçlendirmeye çalışıyor. Netanyahu son bir yılda 3 seçim tekrarladı ve hala israilde bir devlet ve hükümet kuramadı. Trump, son günlerde yaşadığı sıkıntılar, bunların tamamında ikisi 'Yüzyılın Anlaşması' adı altında alelacele açıkladılar. İkisi de kendisini kurtarma çabası içerisine girdiler. Dolayısıyla israil de ciddi anlamda zayıf durumda. Güçsüz ve paramparça olmuş vaziyette. Trump'ta son günlerde yaşadığı sıkıntılardan dolayı zayıf bir durumda. Biz, bu fırsatı değerlendirerek Müslümanlar bir araya toplayabilirsek böyle bir anlaşmanın gündeme gelmesi bile söz konusu değil. Son günlerde güzel gelişmeler yaşıyoruz. Plana karşı El Fetih ile Hamas'ın bir arada olması, Dünya Müslümanların bir arada olması gibi. Sonuç itibariyle bu plana karşı bir eylem hareketine geçeceksek fertlerle başlayan bir değişim olması gerekiyor. Biz, harekete geçtiğimizde Mescid-i Aksa'nın, Kudüs'ün şuurunda olduğumuzda, akraba ve yakın çevremizdeki arkadaşlarımızdan başlayarak bu şuur hareketini genişleteceğiz.

"Şu an tepkiler kesinlikle yetersizdir"

Kudüs ve Mescid-i Aksa'yı muhafaza eden 350 bin Kudüslü Müslümanın yanında olduğumuzu, onlara da hissettirmek adına Mescid-i Aksa içerisinde yardım faaliyetlerini düzenlememizin elzem olduğunun altını çizen Demirci, Müslümanların bir arada olduğu görüntüsünü Mescid-i Aksa'yı bölmeye çalışan israile karşı verilmesi gerektiğini ifade etti.

Verilen tepkilerin yetersiz olduğunu dile getiren Demirci, "Şu an tepkiler kesinlikle yetersizdir. Devlet nezdinde, sivil toplum kuruluşu nezdinde ve halk düzeyinde de yetersiz. 2 milyar Müslüman bireysel anlamda harekete geçtiğinde, sivil toplum kuruluşları ve heyetleri de harekete geçilecek. Dolayısıyla devletlerde harekete geçmek zorunda kalacaklar. Dolayısıyla fertlerden gelen bir değişimle başladığı için biz, bu plana karşı duracağız. Bir Müslüman olarak yaşadığımız ülkede, şehirde, mahallede değişimi biz başlatacağız." diye konuştu.

"Pazar günü üç büyük ilimizde yapılacak mitinglere herkes katılmalı"

Pazar günü üç büyük ilde düzenlenecek olan Kudüs mitingine her kesin katılması gerektiği çağrısında bulunan Demirci, "Üç ilimizde yapılacak mitinglere katılmak bir fırsattır. Orada çokluğumuzu karşı tarafa göstermek bizim için büyük bir fırsat. İstanbul, Sakarya, Diyarbakır'da yapılacak olan mitinglere herkes katılmalı. Ne kadar kalabalık görünebilsek ve israile karşı sesimizi ne kadar yüksek duyurabilirsek israil ve Amerika o kadar korkacak. Böyle bir adıma karşı hiçbir harekette bulunmayacaklardır.  Bunun örneğini geçmiş dönemlerde net bir şekilde görmüş olduk. Çağlayan Mitingi'nde milyon insan israile karşı toplandığında, israil korktu ve çekindi. Devlet tarafından da harekete geçildi. Böylece sesimizi her zaman gür bir şekilde gösterebileceğiz." dedi.

"Mescid-i Aksa Müslümanlarındır. Kudüs İslam'ındır. Bunun dışında hiçbir şeyi düşünemeyiz." diyen Demirci, "Herkes Mescid-i Aksa ve Kudüs'ü konuşmaya çalışır ama biz dünya Müslümanları Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için çalışma yürüteceğiz" dedi. (Şükrü Tontaş, Nizamettin Aşkın, Zeyd Varol- İLKHA)