İki çocuğu kanser olan babanın çaresizliği
Siirt'te iki çocuğu kanser olan baba, maddi yetersizliklerden dolayı çocuklarının tedavisi için gerekli olan ilaçları karşılayamadığını belirterek yetkililerden yardım istedi.
Siirt merkez Kooperatif Mahallesi'nde yaşayan ailenin 2 çocukları yakalandıkları amansız hastalık ile mücadele ederken aile, kendilerine uzanacak bir yardım elini bekliyor.
Murat Eroğlu (12) 2016 yılında lenfama, Fırat Eroğlu (14) ise 2018 yılında lösemi hastalığına yakalandı. 4 çocuk babası Yusuf Eroğlu, (39) kanser hastalığına yakalanan çocuklarının tedavileri için gerekli olan ilaçları maddi imkânsızlıklardan dolayı karşılayamıyor.
"Oğlum Fırat'ın hastalığını ilk önce anlayamamıştık. Çocuk bir gün 'Başım ve sırtım ağrıyor.' diye okuldan izin alarak geldi. Çocuktur, 'Top oynadığı için bir yerleri ağrıyordur.' dedim ve önemsemedim." diyen Eroğlu, aradan bir hafta geçtikten sonra aynı şikâyetle öğretmenden izin alıp geldiğinde ise hastanede yapılan tetkiklerde lösemi olduğunun anlaşıldığını söyledi.
"İki çocuğumuzun da kansere yakalanması psikolojimizi etkiledi"
Eroğlu, "Oğlum bana sırtını gösterdi. Sırtında kırmızı benekler, döküntüler oluşmuştu, annesi alıp onu Siirt Devlet Hastanesine götürdü ve ona kan tahlili yaptılar. Annesi bir saat sonra beni aradı ve doktorun yaptığı tahlillerde kan değerinin çok yüksek olduğunu ve lösemi olabileceğini söyledi. Sonra korktuğumuz başımıza geldi. Ankara'da yapılan tetkiklerde lisemi olduğu kesinleşti. İkinci çocuğum Murat ise yüksek ateş şikâyeti ile götürmüştük hastaneye. 10 gün boyunca yapılan tedaviye cevap vermeyince Diyarbakır Araştırma Hastanesine sevk edildik. Orada da tüberkülozdan şüpheleniyorlardı ama Ankara Çocuk Onkoloji Hastanesine götürdüğümüzde yapılan tetkiklerde onunda Hodgkin Lenfoma kanserine yakalandığını öğrendik. Bu şekilde iki çocuğumuzun da kansere yakalanması bizim psikolojimizi etkiledi." dedi.
"Yurt dışından gelen ilaçların parasını sigorta karşılıyordu ama sigortam da bitti"
Önceleri İŞKUR'da çalıştığı için ilaç masraflarının SGK tarafından karşılandığını fakat İŞKUR süresinin bitmesinin ardından sigortasının da kalmadığını, bu nedenle de tedavi masraflarını karşılayamadığını ifade eden Eroğlu, konuşmasına şu şekilde devam etti:
"Çocuklarımdan 2'si kanser hastalığına yakalandı. Ortanca oğlum Murat (12) 3 yıldır kanser tedavisi görüyor. Bir yıl kemoterapi gördükten sonra 3 yıldır Ankara Şehir Hastanesinde tedavisine davam ediyoruz. Büyük oğlum Fırat(14) ise 9 aydır Ankara Şehir Hastanesinde lösemi tedavisi görüyor. Daha önceleri İŞKUR üzerinden Müftülüğün Kur'an kursunda çalışıyordum ve sigortam yatıyordu. İŞKUR süresinin bitmesiyle birlikte sigortam da kesildi. Daha önceleri kanser tedavisi için yurt dışından gelen ilaçların parasını sigorta karşılıyordu, şimdi sigortam da bitti ve oğlum hastanede halen tedavi görüyor. Yarın öbür gün benden ilaç istenirse sigortam olmadığı için ilaçların parasını karşılayacak imkânım yok." diye konuştu.
"2 kanser hastası çocukların babası olarak devlet kurumunda sigortalı bir iş istiyorum"
2 çocuğu kanser olan bir baba olarak devlet yetkililerinden sadece sürekliliği olan bir iş istediğini belirten Eroğlu, "Tuvalet temizliği dâhil ne iş olsa yaparım." dedi.
Eroğlu, "Çok zor durumdayım oğlum Murat'ın da kontrolleri var. Önümüzdeki hafta tekrar oğlumu Ankara'ya götürmek zorundayım ama sadece bin 500 TL maaş alıyorum ve sigortam da yok. Hangisine yetişeyim. 2 kanser hastası çocukların babası olarak devlet yetkililerinden, en azından bir devlet kurumunda sigortalı bir iş istiyorum. Ne iş olursa olsun yaparım. Tuvalet, lavabo, bulaşık, temizlik, bahçıvanlık yani ne iş olsa yaparım. Yeteri bir devlet kurumunda sürekli çalışabileceğim sigortalı bir işim olsun. İlaçlarımı SGK karşılamasına rağmen ilaçlar, yabancı para birimi Euro'ya endeksli olduğu için bir fark oluşuyor. Bu fark da 7-8 bin TL'ye tekabül ediyor." dedi.
"Rabbim hiçbir anne-babayı çocuğuyla imtihan etmesin"
Oğlu Fırat'ın 9 aydır Ankara Şehir Hastanesinde tedavi gördüğünü ve annesinin de onunla beraber kaldığını dile getiren Eroğlu, sigortalı bir işi olmadığı için çok mağdur olduğunu ve kirada kaldığı için tedavi masraflarını karşılayamadığını ifade etti.
Çocuğuna verilen bakıcı parası ve akrabalarının yardımı ile ancak geçinebildiğini belirten Eroğlu, "6 yaşındaki kızım Elif, sürekli annesini sayıklıyor. 'Baba, annem ne zaman gelecek? Annemi çok özledim.' diyor. Doktorların dediğine göre Fırat'ın tedavisi bittikten sonra dahi 2-3 günde bir kan değerlerinin ölçülmesi gerekiyor. Benim ikide bir Ankara'ya gidip gelme imkânım yok. Bir seneye kadar orada oturmam gerekecek ama burada da kirada oturuyorum ve 700 TL kira ödüyorum. Bin 500 TL maaş alıyorum. Çocuğun bakıcı parası ile akrabaların yardımıyla geçiniyorum. Kanser hastalığı Siirt'te salgına dönüştü ve neredeyse her 3 aileden birinin çocuğu kanser hastalığına yakalanmış. Çocuklarımız fenalaştığı zaman Siirt'teki hastanede müdahale edilemiyor, çünkü onkoloji doktoru yok. Hem burada ben perişanım hem eşim Ankara'da perişan haldedir. Rabbim hiçbir anne-babayı çocuğuyla imtihan etmesin, çok zor bir durum." ifadelerini kullandı.
"Kanserli çocukları olan bir aileye yardım eden Vali Atik bizlere de yardım elini uzatsın"
Kızının, Ramazan ayından bu yana Ankara'da kanser tedavisi gören oğlunun yanında olması nedeni ile Siirt'te kalan çocuklarının perişan olduğunu ifade eden anneanne Halime Kara (65), damadının sigortası ve düzgün bir işi olmadığı için perişan halde olduğunu belirtti.
Kara, "Ben de hastayım torunlarıma fazla bakamıyorum. Bazen alıp kendi evime götürüyorum ama ben de ameliyatlı olduğum için onlara iyi bakamıyorum. Çocukları burada perişan bir hale düşmüş durumda. Damadımın düzgün bir işi ve sigortası yok. Ne buradaki çocuklarına ne de hastanede tedavi gören çocuğuna bakabiliyor, çok zor bir durum." dedi.
Geçenlerde Siirt Valisi Fuat Ali Atik'in kanserli çocukları olan bir aileye yardım elini uzattığını belirten Eroğlu, Valinin kendisine de yardım elini uzatmasını istedi. (Murat Orhan-İLKHA)