Hastalanmamak için vücut direncini artırmanın 8 yolu
Kış mevsiminde en çok görülen hastalıkların başında solunum yolları enfeksiyonları geldiğini belirten Uz. Dr. Haluk Mumcuoğlu, kış mevsimini hastalıklardan uzak geçirebilmek için vücut direncini güçlü tutmanın yolları hakkında bilgi verdi.
Soğuk hava, sağlıksız beslenme, düzensiz uyku, hareketsizlik, sigara ve yoğun stres bağışıklık sistemini etkileyerek vücudu hastalıklara açık hale getirebildiğini ifade eden Mumcuoğlu, "Vücut direncinin yani bağışıklığın güçlü olması sadece soğuk algınlığı ve gribe değil, birçok kronik hastalığa yakalanma riskini de düşürüyor." açıklamasında bulundu.
Mumcuoğlu, kış mevsimini hastalıklardan uzak geçirebilmek için vücut direncini güçlü tutmanın yolları hakkında bilgi verdi.
1.Dengeli ve sağlıklı beslenin
Yeterli ve dengeli beslenme, enfeksiyonlardan korunmada son derece önemli olduğuna belirten Mumcuoğlu, "Sadece doymak ve enerji ihtiyacını karşılamak değil, vücut için gerekli olan protein, yağ, karbonhidrat, vitamin ve mineralleri sağlıklı bir şekilde almak temel prensip olmalıdır. Günlük öğünlerde mutlaka süt ve süt ürünleri, hayvansal proteinler, bitkisel proteinler açısından zengin olan kuru bakliyatlar, kavrulmamış yağlı kuru yemişler, sebze ve meyveler yer almalıdır. Probiyotik içeren ev yapımı yoğurt, elma sirkesi ve turşular da bağışıklığı koruyarak güçlendirmektedir. Kış ayları deniz ürünleri tüketmek için en uygun zamanlardır. Hayvansal proteinler içerisinde en sağlıklı seçeneğin balık eti olduğu bilinmektedir. Mümkünse haftada en az 2 kez deniz ürünleri tüketmeye çalışmak sağlıklı bir vücut için çok önemlidir." dedi.
2.Günde en az 1.5- 2 litre sıvı tüketin
Kışın susama hissi daha azdır, bu sebeple daha az su ve sıvı tüketilmemesi gerektiğini ifade eden Mumcuoğlu, "Yeterli sıvı alınmaması da sık tekrarlayan enfeksiyonların görülmesine neden olmaktadır. Susama hissi olmasa da günlük 1,5-2 litre civarında sıvı alınması gerekmektedir. Hastalık geliştiği zaman ise ateş ve terlemeye bağlı fark edilmeyen sıvı kayıpları artmaktadır. Günlük sıvı alımı da artan ihtiyaca paralel olarak artırılmalıdır. Sıvı ihtiyacı gazlı içecekler, kahve ve çay gibi içeceklerden değil sağlıklı seçenekler olan su, taze sıkılmış meyve suları, bitki çayları ve çorbalar ile sağlanmalıdır." ifadelerini kullandı.
3.Düzenli ve kaliteli uyuyun
Mumcuoğlu, "Uykusuzluk yaşayan veya uyku bozukluğu olan kişilerin bağışıklık sistemlerinin de olumsuz etkilendiğini belirtti. Düzensiz ve az uyku bağışıklığı zayıflatarak enfeksiyonlara davetiye çıkarmaktadır. Uyku süresinin ve uyku düzeninin sağlanması sağlıklı bir bağışıklık sistemi için çok önemlidir. Uyku, bedenin ve beynin dinlenme sürecidir. Belirli bir süre ve belirli periyotlarla yapılmak zorundadır. Kişi iyi ve kaliteli uyku uyuyabiliyorsa vücut dinlenir, daha dirençli ve güçlü olur." dedi.
4.Sigarayı bırakın
Sigara kullanımı solunum yolları enfeksiyonlarına karşı daha duyarlı olunmasını sağlamakta ve edinilen enfeksiyonun iyileşme sürecini uzattığını vurgulayan Mumcuoğlu, "Hem kısa hem de uzun dönemde sağlığa son derece zararlı olan bu alışkanlıktan bir an önce kurtulmak için çaba sarf edilmelidir. Aktif enfeksiyonun olduğu dönemde iyileşmeyi hızlandırmak ve enfeksiyonun daha komplike bir hal almasını engellemek için sigara tüketmemek çok önemlidir. Sigara gibi alkolün de uzun süreli ve yoğun kullanımı bağışıklık sistemini oluşturan tüm organlar üzerine olumsuz etki yaratmaktadır." sözlerine yer verdi.
5.Stres yönetimi yapın
Stres yönetimi hakkında bilgi veren Mumcuoğlu, "İmmün sistemin sağlıklı olarak çalışabilmesi için kronik ve yoğun stresten kaçınmak veya en azından minimuma indirgemek çok önemli Kronik stres, vücudu bağışıklık sistemini baskı altına alan stres hormonlarına maruz bırakmaktadır. Bu konuda herkesin yapması gerekenler ve yapabilecekleri birbirinden çok farklıdır ancak kişi elinden geldiğince stresle baş etme ve yönetme adına stratejiler geliştirmelidir. Eğer bu bireysel anlamda başarılamıyorsa psikiyatrist veya psikologlardan profesyonel destek alınmasında fayda vardır." görüşlerine yer verdi.
6.Mevsim şartlarına uygun giyinin
Soğuk havanın ve ani ısı değişimlerinin vücut savunmasını sağlayan hücrelerin fonksiyonlarını zayıflattığı belirten Mumcuoğlu, "Bu yüzden sıcak ortamdan soğuk ortama geçerken kıyafetlere dikkat edilmeli, ağız ve boyun mümkünse kapatılmalı, gerekli olmadıkça soğuk havalarda uzun süre kalınmamalı ve ani ısı değişimlerinden kaçınılmalıdır." dedi.
7.Kalabalık ortamlardan kaçının ve el hijyeninize dikkat edin
Kış aylarında gözlenen enfeksiyonların birçoğu ya öksürük ve hapşırıkla, hava yoluyla ya da öpüşme ve tokalaşma gibi temas yoluyla bulaştığın dile getiren Mumcuoğlu, "Bu yüzden mümkün olduğunca enfeksiyonu olan kişilerden uzak durmalı ve kalabalık ortamlardan kaçınmalıyız. Bir diğer önemli husus hastalığın kişiye ve başkalarına bulaşmasının önlenmesi açısından el hijyenine dikkat edilmesi ve sık sık ellerin yıkanmasıdır. Salgın dönemlerinde yakın temaslardan mümkün olduğunca kaçınmak gerektiğini" sözlerine ekledi.
8.Düzenli olarak egzersiz yapın
Son olarak egzersiz hakkında da açıklamalarda bulunan Mumcuoğlu, "Düzenli ve dengeli yapılan egzersiz bağışıklık sistemini kuvvetlendirip hastalıklara yakalanma riskini düşürür ve hastalıkların çabuk atlatılmasını sağlamaktadır. Egzersizin fiziksel kapasiteye etkisinin yanı sıra bağışıklık sistemi, sinir sistemi ve kalp damar sağlığı için de pozitif etkisi bulunmaktadır. Burada en önemli kural, hastaların yaşı ve beraberinde eşlik eden hastalıklardır. Egzersiz, her hasta için bireyselleştirilmelidir ve öncesinde mutlaka hekim önerisi alınarak egzersiz planı bu önerilere uygun şekilde yapılması gerektiğini" dile getirdi. (İLKHA)