BATMAN - Batman`da vatandaşların camileri doldurduğu cuma hutbesinde "Gıybet ve İftira" konusu ele alındı. İnsanoğlunu varlıkların en mükemmeli olarak yaratıldığı ve ona diğer varlıklardan farklı olarak, iyi ile kötüyü ayırt edebilme kabiliyeti ve bu ikisinden dilediğini seçme hürriyeti de verildiği belirtildi.
 

İnsanın Yüce Allah tarafından bahşedilmiş bu imkanı olumsuz yönde kullanması ve dinimizce yasaklanan birtakım davranışları yapmasıyla, kendisine layık görülen saygın konumu kaybedeceği dile getirilen hutbede, "Gıybet ve iftira, insanın bu saygın makamına zarar veren ahlaki zafiyetlerdendir. Gıybet veya dedikodu, bir kimsenin duyduğunda üzüleceği sözlerin arkasından söylenmesi veya bazı gizli hallerinin başkalarına anlatılmasıdır. Kişilerin aralarının açılmasına, küslük ve dargınlıklara sebep olan, insanlar arasındaki huzur ve kardeşliğe adeta bir hançer gibi saplanan gıybet, dinimizde kesin olarak yasaklanmıştır" denildi.
 

Gıybetin başkaları aleyhinde, kendilerini savunma imkânlarının bulunmadığı bir ortamda yapıldığı için, kişinin dinimizin hedeflediği ahlâkî olgunluğa ulaşamadığına delalet edeceğine dikkat çekilen hutbede, Kur`an-ı Kerim Hucurat:12`de gıybet edenlerin Yüce Rabbimiz tarafından ağır bir benzetmeyle yerildiği ifade edildi.
 

Gıybet ve iftira Sosyal Yaralardandır
Hutbenin devamında, Peygamber Efendimizin (s.a.s.) gıybeti tarif ederken, "Eğer söylediğin şey kendisinde varsa onun gıybetini yapmış olursun, şayet yoksa o zaman da iftira etmiş olursun" buyurduğu hatırlatıldı.
 

Gıybet ve iftira gibi sosyal yaralardan kurtulmanın toplum olarak bilinçlenmek ve olgunluğa ulaşmakla mümkün olacağı belirtilen hutbede, "Öyleyse, bizleri layık olduğumuz saygın yerimizden eden, kişilik onurumuzu zedeleyen gıybet ve iftiradan uzak duralım. Kendimiz hakkında gıybet ve iftirada bulunulmasından nasıl hoşlanmıyorsak, bir virüs gibi yayılıp, girdiği ortamı zehirleyen gıybet ve iftiraya hiçbir şekilde müsaade etmeyelim" ifadeleri kullanıldı.
 

Hutbe Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.s.), "Kişi kendisi için istediğini kardeşi için de istemedikçe kâmil mümin olamaz" hadisi şerifi ile sona erdi. (Veysi Demir - İLKHA)