• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Afrikalı körler İslâm’ı parmak uçlarıyla buluyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Afrika’da engelli bireylerin en büyük sorunlarından biri İslam’ın temel kaynaklarına ulaşamamak. Misyonerlik faaliyetlerinin yoğunlaştığı Kara Kıta’nın bazı ülkelerinde, engelli Müslümanların eğitim alabilmeleri neredeyse imkansız. Çünkü engelli okullarının birçoğu misyonerlik faaliyetlerinin merkezi haline geliyor. Bu döngüyü kırmak isteyenler ise son yıllarda Müslüman engelliler için okullar açmaya başladı. Bu okullar sayesinde onlarca çocuk, genç ve yetişkin ilk defa Braille Alfabesiyle yazılmış Kur’an-ı Kerim’e dokunuyor ve okuyabiliyor. Geçtiğimiz hafta Uluslararası Kabartma Kur’an Hizmetleri Birliği’nin çalışmasıyla Gana, Somali, Nijerya ve Togo’dan gelen engelli eğitmenleri İstanbul’da bir araya geldi. Niyetleri tüm dünyanın Afrika’nın dinini yaşamak isteyen engellilerini görmelerini sağlamak.


Uluslararası Kabartma Kur’an Hizmetleri Birliği öğrencisi

Uluslararası Kabartma Kur’an Hizmetleri Birliği

OKUMAK İÇİN HRİSTİYAN NUMARASI YAPTIM


Asmanou Bouraima

Togo’dan gelen Osman (Asmanou) Bouraima’nın hikâyesi oldukça ilginç. Togo toplumunun sadece yüzde 38’inin Müslüman olduğu söyleyen Bouraima, Müslüman bir ailede doğmuş ve büyümüş. 10 yaşında geldiğinde görme yetisini kaybetmiş. Gerisini Bouraima’dan dinleyelim: “Togo Batı Afrika’da çok küçük bir ülke. Sadece 7 milyon nüfusumuz var. Bu nüfusun çok küçük bir kısmı Müslüman. Sadece birkaç tane görme engellilere yönelik okul var. Ancak bu okullara gitmek demek, zorunlu olarak kiliseye de gitmek demek. Bana açık açık Braille eğitimi almak istiyorsan Hristiyan olmak zorundasın dediler. Ben de görünüşte Hristiyan oldum. Tabi ki öğrenene kadar. Braille okuyabilmeye başlayınca okuldan ayrıldım. Gana’da İslami bilgiler ve braill alfabesiyle Kuran-ı Kerim okumayı öğreten bir okula, sonra da üniversiteye gittim.” Bouraima, üniversitenin ardından ülkesinde görme engelli Müslüman çocuklar için bir şeyler yapmak istemiş ve kendi okulunu kurmuş. Bu okulda hem İslami bilimler hem de braille alfabesiyle okumayı öğretiyorlar. Bouraima, Braille alfabesiyle yazılmış kabarma Kur’an-ı Kerim’e ulaşmanın oldukça zor olduğunu ifade edip şunları söylüyor: “Bir Müslümanın kimse okumadan Allah’ın mesajına ulaşabilmesi oldukça önemli. Bu nedenle öğrencilerimize Arapça Braille okumayı öğretmemiz, Kur’an’ın mesajını direk anlamalarını sağlamamız gerekiyordu. İlk defa Kur’an-ı Kerim’e dokunan, kendi parmaklarıyla onun mesajını okuyan öğrencilerimizin yaşadıklarını görmeliydiniz. Çok büyük bir heyecan içindeydiler.” Bouraima okulda yetiştirdikleri öğrencilerden dördünün artık üniversitede eğitim aldığını ifade ediyor ve ekliyor: “Üniversitenin mescidinde Kur’an-ı Kerim’i okuduklarında arkadaşlarını şaşırtıyorlarmış. Bana ise ‘Büyük iş başardın Osman’ diyorlar. Ağlamamak mümkün değil.”

İHMAL EDİLİYORLAR


Ayisha Frimpong
Gana’da Müslüman engellilere yönelik eğitim faaliyetleri sürdüren ve hak savunuculuğu yapan isimlerinden biri Ayşe (Ayisha) Frimpong. Frimpong, gençliğinde Müslüman olmayı seçmiş. Şu an özel eğitim öğretmenliği yapıyor. Frimbong, “Benim asıl hedefim engelli Müslümanları örgütleyebilmek, onlara eğitim hizmeti sunabilmek” diyor. Frimpong, Gana’da 34 tane özel eğitim kurumu olduğunun ama bunların büyük çoğunluğunun Hristiyanlar tarafından kurulduğunu ve işletildiğini söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Ben bir öğretmen olarak fark ettim ki Gana’da Hristiyanlar oldukça dominant bir durumdalar. Müslümanlar ise maalesef dinlerine kaybetmeye çok müsait. Müslüman engelliler ise Gana’da diğer herkesten daha da zor şartlar altında yaşıyorlar. İslam’ın pratiklerini öğrenmek noktasında çok gerideler.”

Frimpong, engelli çocukların Kur’an-ı Kerim’i okuyarak Allah’ın mesajına doğrudan ulaşabilmeleri gerektiğini fark etmiş. Bu arayış onu Uluslararası Kabartma Kur’an Birliği’yle tanıştırmış. Frimpong bu birlik sayesinde ilk defa Kur’an-ı Kerim’e dokunan öğrencilerinin heyecanını şu sözlerle anlatıyor: “Çocukların o Kur’anlara ulaştığı zamanki heyecanını görmeniz gerekirdi. Artık Allah’ın mesajını doğrudan okuyabilecekleri için çok mutluydular. Özel törenle dağıttık bu musafları. Şimdi Arapça Braille alfabesi öğrenmeye çalışıyoruz. Heyecanla alfabeyi çözmeyi ve Kur’an-ı Kerim’i kendileri okuyabilmeyi hedefliyorlar.”

İslam’ın mesajına direk ulaşabilmeliyiz

Dahiru Gambo
Dahiru Gambo ise Nijerya’da Muslim Assosiation of Visually İmpaired isimli kurumda çalışıyor. Gambo, doğuştan görme engelli olmasına rağmen eğitimini sürdürmüş. Şimdi İngilizce öğretmeni olarak görev yapıyor. Öğrencilerini kabartma Kur’anlarla tanıştırmak istemiş. Gerisini Gambo’dan dinleyelim: “Benim Suudi Arabistan gelen bir Braille yazılı bir Kur’an-ı Kerim’i görme ve inceleme şansım olmuştu. Ona dokunmak çok heyecan vericiydi. 2014 senesinde ise Türkiye’ye, İstanbul’a geldik. Buradaki Braille baskı tecrübesini görmek, öğrencilerimize de Kur’an-ı Kerim götürmek istedik. Öğrencilerin Kur’an-ı Kerim’le ilk tanıştığı anı uzun uzun anlatak isterdim. Bu çok önemli ve değerli bir andı.” Gambo, “Birinin size Kur’an-ı Kerim’i okumasıyla, sizin okuyabilmeniz arasındak çok büyük bir fark var. İslam’ın mesajına direk ulaşabilmemiz çok önemli. Nijerya’da bu mesaja doğrudan ulaşamadığı, böyle bir imkanı olmadığı için, misyonerler nedeniyle Hristiyanlığa dönen çok sayıda görmeyen insan oldu” ifadelerini kullanıyor.

İslam’ı yaşamalarına engel oluyorlar


A. Hussein Bashir

***


Uluslararası Kabartma Kur’an Hizmetleri Birliği öğrencileri

Abikar Hussein Bashir ise Somalili. Onun herhangi bir engeli yok. Henüz öğrenciyken görme engellilerle ilişki kurmaya başlamış. Okuluna yakın bir bölgede bulunan görme engelliler okulunun tüm öğretmenlerinin yabancı olduğunu fark edince de merakı iyice artmış. Bunun nedenini anlamak için okuldaki öğrencilerle arkadaş olmuş. Bashir, “Somali Müslüman bir toplumdan oluşuyor. Burada açık bir misyonerlik faaliyeti veya din değiştirme baskısı yapmaları mümkün değil. Ancak okulda okuyan öğrencilerin İslam pratiklerini yaşamalarına da engel oluyorlardı” diyor. Bashir bu durumu görünce bir müslüman olarak görme engelliler hakkında çalışması gerektiğini fark etmiş. Arkadaşlarıyla ilişkisi geliştikçe de Braille alfabesini çözmüş ve bir süre sonra Somali dilinden braile alfabesine tercümeler yapmaya başlamış. Bashir, “Çeviri işlerini geliştirince beni bu okula normal yazıdan kabartma yazıya materyal üretme görevlisi olarak almayı kabul ettiler. Fakat ücretsiz çalışırsam... Bunu kabul ettim çünkü ilerisi için bir idealim vardı. Burada çalışmak ve bu yönde çalışmalar yaparak çocukları doğru yönlendirmem gerekiyordu” diyor. Bashir, bu okuldaki misyonerlik faaliyetlerinin toplumda fark edilmesi üzerine bu insanların Somali’yi terk ettiğini söylüyor. Bashir bu süreçten sonra Müslüman bir organizasyonun kurduğu görme engelliler okulunda görev almaya başlamış. Bugün hala görme engelli gençlere İslami bilgiler aktarmaya çalıştıklarını söylüyor.

Kaynak: Yenişafak

Bu haberler de ilginizi çekebilir