Eğitimde İnsan Hakları İhlalleri Sürüyor
\"Dünya İnsan Hakları Günü\" nedeniyle bir açıklama yapan Eğitim İlke-Sen, eğitim sisteminde öğrenci ve kamu çalışanın birçok temel hakkının ihlal edildiğine dikkat çekildi.
MERSİN - Eğitim İlke-Sen (İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası) \"Dünya İnsan Hakları Günü\" vesilesiyle bir basın açıklaması yaparak, eğitim sisteminde öğrencilerin ve kamu çalışanlarının birçok temel hakkının ihlal edildiğini belirtti.
İnsan hakları ihlallerinin sadece siyasi rejimlerin vatandaşlara dönük ihlalleriyle sınırlı tutulmaması gerektiğini belirten Eğitim İlke-Sen Genel Başkan Doğan Özlük, \"2 milyar insanın yoksulluk, 840 milyon insanın açlık sınırın altında hayatta kalmaya çalıştığı, 100 milyon insanın sokaklarda yaşamaya terk edildiği, her yıl on binlerce insanın iş kazalarında hayatını kaybettiği, 11 milyon kişinin ise yeterli beslenememekten ötürü öldüğü bir dünyada, bu can kayıplarına savaş, işgal ve iç çatışmalarda ölen insanlar da eklendiğinde korkunç bir hak ihlalleri tablosu ile karşılaşıyoruz. Hayatta kalanların ise insanca yaşamaktan uzak olduğu bir dünyada, hak ihlallerinin birinci kaynağının siyasi rejimlerin ve ekonomik düzenin iktidar ve rant kavgası olduğu açıktır. 2012 yılı itibariyle insan hakları ihlallerinin ülkemizde de devam ettiği görülmektedir\" dedi.
Eğitim Sistemi de Hakları İhlal Ediyor
Özlük, eğitim sistemindeki hak ihlalleriyle ilgili olarak \"Milli Eğitim ideolojisinin tek tipçi, ırkçı, ötekileştirici ve ayrımcı halleri öğretim programlarına, ders kitaplarına, sosyal ve kültürel faaliyetlere, disiplin yönetmeliklerine, okul ortamlarının mekânsal örgütlenmesine, `andımız` örneğinde somutlaşan törenlerine kadar sirayet etmiş vaziyettedir. Eğitimdeki hak ihlallerinden bir diğeri anadilde eğitim hakkının tanınmamasıdır. Yine Bakanlar Kurulu tarafından yayınlanan son kılık-kıyafet yönetmeliğinde getirilen serbestlikte başörtüsünün ve sakalın istisna tutulması apaçık bir zulümdür. Okullarda öğrencilere ibadet için uygun bir mekânın tahsis edilmemesi de başka bir temel hak ihlali olarak karşımıza çıkmaktadır\" ifadeleri kullandı.
Kamu Çalışanları da Haksızlığa Uğruyor
Kamu çalışanlarının da hak ihlallerine uğradığı belirten Özlük, \"Milyonlarca çalışan emeğinin hakkını alamamaktadır. Birçok kurumda yöneticiler, çalışanlar arasında eşitliği gözetmemekte, siyasi tercihler atama ve görevlendirme konusunda ayrımcılık nedeni olabilmektedir. Birçok kamu çalışana haksız-hukuksuz soruşturmalar açılmakta, süreç çalışlar üzerinde baskı aracına dönüştürülmektedir. Eğitim alanındaki ücretli öğretmenlik, aynı işi yapan insanlar arasında statü ve ücret ayrımcılığı yapması açısından büyük bir haksızlıktır. Atamalarda kamu çalışanlarının eş durumunun gözetilmemesi ve eşlerin ailelerinden, çocuklarından ayrı düşürülmesi de başka bir haksızlık olarak karşımıza çıkmaktadır. Kılık-kıyafet yönetmeliği de başörtülü kadınlar başta olmak üzere bütün kamu çalışanlarına dönük 12 Eylül zihniyetinin devam ettiğinin göstergesidir\" dedi. (A. Hakim Kurt-İLKHA)
İnsan hakları ihlallerinin sadece siyasi rejimlerin vatandaşlara dönük ihlalleriyle sınırlı tutulmaması gerektiğini belirten Eğitim İlke-Sen Genel Başkan Doğan Özlük, \"2 milyar insanın yoksulluk, 840 milyon insanın açlık sınırın altında hayatta kalmaya çalıştığı, 100 milyon insanın sokaklarda yaşamaya terk edildiği, her yıl on binlerce insanın iş kazalarında hayatını kaybettiği, 11 milyon kişinin ise yeterli beslenememekten ötürü öldüğü bir dünyada, bu can kayıplarına savaş, işgal ve iç çatışmalarda ölen insanlar da eklendiğinde korkunç bir hak ihlalleri tablosu ile karşılaşıyoruz. Hayatta kalanların ise insanca yaşamaktan uzak olduğu bir dünyada, hak ihlallerinin birinci kaynağının siyasi rejimlerin ve ekonomik düzenin iktidar ve rant kavgası olduğu açıktır. 2012 yılı itibariyle insan hakları ihlallerinin ülkemizde de devam ettiği görülmektedir\" dedi.
Eğitim Sistemi de Hakları İhlal Ediyor
Özlük, eğitim sistemindeki hak ihlalleriyle ilgili olarak \"Milli Eğitim ideolojisinin tek tipçi, ırkçı, ötekileştirici ve ayrımcı halleri öğretim programlarına, ders kitaplarına, sosyal ve kültürel faaliyetlere, disiplin yönetmeliklerine, okul ortamlarının mekânsal örgütlenmesine, `andımız` örneğinde somutlaşan törenlerine kadar sirayet etmiş vaziyettedir. Eğitimdeki hak ihlallerinden bir diğeri anadilde eğitim hakkının tanınmamasıdır. Yine Bakanlar Kurulu tarafından yayınlanan son kılık-kıyafet yönetmeliğinde getirilen serbestlikte başörtüsünün ve sakalın istisna tutulması apaçık bir zulümdür. Okullarda öğrencilere ibadet için uygun bir mekânın tahsis edilmemesi de başka bir temel hak ihlali olarak karşımıza çıkmaktadır\" ifadeleri kullandı.
Kamu Çalışanları da Haksızlığa Uğruyor
Kamu çalışanlarının da hak ihlallerine uğradığı belirten Özlük, \"Milyonlarca çalışan emeğinin hakkını alamamaktadır. Birçok kurumda yöneticiler, çalışanlar arasında eşitliği gözetmemekte, siyasi tercihler atama ve görevlendirme konusunda ayrımcılık nedeni olabilmektedir. Birçok kamu çalışana haksız-hukuksuz soruşturmalar açılmakta, süreç çalışlar üzerinde baskı aracına dönüştürülmektedir. Eğitim alanındaki ücretli öğretmenlik, aynı işi yapan insanlar arasında statü ve ücret ayrımcılığı yapması açısından büyük bir haksızlıktır. Atamalarda kamu çalışanlarının eş durumunun gözetilmemesi ve eşlerin ailelerinden, çocuklarından ayrı düşürülmesi de başka bir haksızlık olarak karşımıza çıkmaktadır. Kılık-kıyafet yönetmeliği de başörtülü kadınlar başta olmak üzere bütün kamu çalışanlarına dönük 12 Eylül zihniyetinin devam ettiğinin göstergesidir\" dedi. (A. Hakim Kurt-İLKHA)