Yöresel lezzet ustaları Diyarbakır'da buluştu
Diyarbakır Tarım ve Hayvancılık Fuarına, Türkiye'nin farklı bölgelerinden gelen ustalar, kendi yörelerinden getirdikleri lezzetleri sergilediler.
Diyarbakır 10'uncu Tarım ve Hayvancılık Fuarına, Türkiye'nin farklı bölgelerinden gelen ustalar, kendi yörelerinden getirdikleri değişik tat ve özelliklere sahip olan lezzetleri sergilediler.
Türkiye'de künefesiyle meşhur olan Hatay'dan gelen Şerif Bahçeci, katıldığı Diyarbakır 10'uncu Tarım ve Hayvancılık Fuarında stant açarak yörenin lezzetlerini Diyarbakır'a taşıdı.
Künefe ve kadayıfın özelliklerini tanıtan Bahçeci, "Hatay kadayıfının özellikleri, elden iyi bir şekilde yorulup dökülmesidir. Seçilen hakiki tereyağı ve kadayıfı iyi pişirildikten sonra fıstıklı, cevizli ve peynirli künefe yapılabilir. Sağlık açısından özelliği ise temiz, iyi pişirilmesi ve hakiki tereyağıyla yapılmasıdır." dedi.
Erzincan süt ve peynir ürünleri tanıtımının yapıldığı stant tezgâhtarlarından Halime Nazlı Özer, satışını yaptıkları ürünler hakkında bilgi verdi.
Özer, "Erzincan ürünlerinin satışını yapıyoruz. Ben, stant görevlisiyim. Erzincan'dan başak ve tulum peyniri, tereyağı çeşitleri ile Diyarbakır Tarım Ve Hayvancılık Fuarında stant açtık. Başak peynirimizin özelliği, bir sene saklama koşulu vardır. Kendisi bekledikçe tadı güzelleşen bir peynir türüdür. Tereyağımızın özelliği ise direk yağdan yapılmıştır." ifadelerini kullandı.
Pişmaniyesiyle kendini tanıtan illerden biri olan İzmit, fuarda yerini alarak diğer sektörler gibi bölgeye lezzetlerini tanıttı.
Pişmaniye imal ve yapım ustası Ömer Arpaç, İzmit pişmaniyesinin özelliklerini anlattı.
Arpaç, "Pişmaniyemiz İzmit'ten geliyor. İçinde glikoz şurubu, katkı maddesi içermez, yüzde 100 doğal- organiktir, el yapımıdır. Hamur ve şekerden yapıyoruz, başka hiçbir şey içermez. Markette satılanlarda glikoz şurubu var. Bizimkiler yüzde 100 organik şeker pancarından yapılıyor. En büyük özelliği de budur zaten. Burada, milletin önünde, taze ve hijyenik ortamda yapıyoruz. Merdiven altı değildir." şeklinde konuştu.
Elazığlı Ali Yüksel ise kavurduğu beyaz şekerin aşamalarından bahsetti.
13 yaşından bu yana bu işi yaptığını belirten Yüksel, şunları kaydetti:
"Elazığ'dan geldik badem şekerini tanıtmak için geldik. 13 yaşından beri 13 senedir bu mesleği yapıyorum. Halkımız bunu çok sever. Genelde çayın ve kahvenin yanında şekerlik olarak tüketilir. Yapılışı ise, Bademi kavurduktan ve şerbeti kaynadıktan sonra bademi atıp içine azar azar ilave ederiz. Yanan ateşin sıcak hava vermesiyle kurutulur ve şeker beyazlar. Bunun toplam yapım suresi üç buçuk saat falan olur." (Ramazan Zeren, Yahya Kınay – İLKHA)