DOĞRUHABER

HER YERDEN ŞEHİT VAR

Sosyal medyadan edinilen bilgilere göre, şehit olanların arasında 19 Filistinli, 5 Tunuslu, 5 Bangladeşli, 4 Ürdünlü, 4 Faslı, 3 Yemenli, 2 Iraklı, 1 Suriyeli, 1 Arabistanlı, 1 Pakistanlı, 1 İranlı ve 1 Afgan bulunuyor. Diğer şehitlerin kimlikleri hakkında ise henüz bir bilgiye ulaşılamadı.

ÖLÜ TAKLİDİ YAPARAK SALDIRIDAN KURTULDU

Camide bulunan bir Malezya vatandaşının, ölü taklidi yaparak saldırıdan kurtulduğu belirtildi.

Malezyalı New Straits Times gazetesinde yer alan habere göre, Yeni Zelanda'da yaşayan Malezya vatandaşı 39 yaşındaki Penangite Rahimi Ahmed, arkadaşıyla Cuma namazı için gittiği Christchurch'teki Nur Camisi'nde terör saldırısına uğrayanların arasındaydı.

İsmini vermeyen Rahimi'nin arkadaşı, silahlı saldırıda beraber yaralandıklarını ve Rahimi'nin o sırada ölü taklidi yaparak canını kurtardığını aktardı.

Malezya'nın devlet haber ajansı Bernama, saldırı sırasında 5 Malezya vatandaşının olay yerinde olduğunu ve iki kişinin yaralandığını kaydetmişti.

AVRUPA'DAKİ CAMİLERDE GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ARTIRILDI

Yeni Zelanda'da iki camiye yönelik düzenlenen terör saldırıları nedeniyle Avrupa'da polis ekipleri birçok camide cuma namazı esnasında güvenlik önlemleri aldı. Londra, Viyana ve Amsterdam gibi kentlerdeki büyük camilerde başta polis devriyesi olmak üzere çeşitli güvenlik önlemleri dikkati çekti.

YENİ ZELANDA BAŞBAKANI: SİLAH YASALARIMIZ DEĞİŞECEK

Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, ülkedeki silah edinme yasalarının değişeceğini bildirdi.

Saldırıyı gerçekleştiren teröristin, Aralık 2017 yılında silah ruhsatı aldığını ve katliamda 2'si yarı otomatik, 2'si av tüfeği olmak üzere, toplam 5 silahın kullanıldığını açıklayan Ardern, ‘‘Silah ruhsatlarının verilmesi ve bu silahların bulundurulmasından dolayı yaşanan olay üzerinde çalışmalar yapılırken şu anda silah yasalarımızın değişeceğini söyleyebilirim.’’ dedi.

Yeni Zelanda yasalarına göre silah ruhsatı, herhangi bir suç geçmişi olmayan, 16 yaşından büyük ve geçerli nedeni olanlara veriliyor.

CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI OKTAY VE ÇAVUŞOĞLU YENİ ZELANDA'YA GİDECEK

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Yeni Zelanda'ya ziyaret gerçekleştirecek.

Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Erdoğan'ın talimatı uyarınca Oktay ve Çavuşoğlu'nun Yeni Zelanda'ya gideceği bildirildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay ile Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu, Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrinde iki camiye yönelik gerçekleştirilen terörist saldırılarıyla ilgili Cumhurbaşkanımızın taziyelerini iletmek, İslamofobi ve yabancı düşmanlığına karşı ortak kararlılığımızı vurgulamak ve bu menfur terör saldırıları karşısında Yeni Zelanda ile dayanışma sergilemek amacıyla Cumhurbaşkanımızın talimatları uyarınca Yeni Zelanda'ya ziyaret gerçekleştireceklerdir."

‘CHARLİE HEBDO İÇİN YÜRÜYENLER, KATLEDİLEN MÜSLÜMANLAR İÇİN DE YÜRÜYECEK Mİ?’

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Twitter hesabından, Yeni Zelanda'daki iki camiye yönelik terör saldırısına ilişkin paylaşımda bulundu.

Kalın, "Charlie Hebdo için yürüyenler, Yeni Zelanda'da katledilen Müslümanlar için de yürüyecek mi? Acısı gerçekten ortak olanlar birlikte yas tutabilirler." ifadelerini kullandı.

AVUSTRALYALI SENATÖRDEN TEPKİ ÇEKEN IRKÇI SÖYLEM

Avustralyalı senatör Fraser Anning'in terör saldırılarına ilişkin yaptığı yazılı açıklama, ırkçı söylemi nedeniyle tartışma yarattı.

Senatör Anning, "şiddetin her türlüsüne tamamen karşı olduğunu" belirttiği açıklamasında, "Yeni Zelanda sokaklarında bugün kan dökülmesinin gerçek nedeni, her şeyden önce Müslüman fanatiklerin Yeni Zelanda'ya göç etmesine izin veren göçmen programıdır." ifadesini kullandı.

Anning, açıklamasında Müslümanları ve İslam'ı hedef alan ağır ifadelere de yer verdi.

Avustralya Başbakanı Scott Morrison, açıklama üzerine Twitter hesabından Anning'i kınadı. Morrison, "Senatör Fraser Anning'in Yeni Zelanda'da vahşi, sağcı, aşırılıkçı bir teröristin kanlı saldırılarından göçü sorumlu tutması iğrenç. Böyle görüşlere, bırakın Avustralya Parlamentosunu, Avustralya'da yer yok." değerlendirmesinde bulundu.

Avustralya Başbakanı, Yeni Zelanda'nın da Avustralya gibi tüm inançlardan, kültürlerden ve geçmişlerden insanlara ev sahipliği yaptığını vurgulayarak, "Ülkelerimizden hiçbirinde, bu aşırılıkçı terör şiddetini besleyen hoşgörüsüzlüğe ve nefrete kesinlikle yer yok. Bunu kınıyoruz." ifadelerini kullandı.

TRUMP TERÖR ORGANİZASYONUNU GİZLEMEYE ÇALIŞTI: KÜÇÜK BİR GRUP

ABD Başkanı Donald Trump, Yeni Zelanda'da iki camiye saldıran teröristler için, “küçük bir grup” ifadesini kullandı.

Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında Yeni Zelanda'daki terör saldırısına ilişkin değerlendirme yapan Trump, saldırının "beyaz ırkçılık" söyleminin artışıyla ilgisinin olup olmadığıyla alakalı soruya, "Bence hayır, çok ciddi sorunları olan küçük bir grup olduğunu düşünüyorum." yanıtını verdi.

Saldırıyı düzenleyenlerin yazdığı manifestoyu görmediğini dile getiren Trump, "Berbat bir hareket" demekle yetindi. Trump'ın "terör" kelimesini kullanmaması ise şaşırtmadı.

POMPEO'NUN MESAJINA TEPKİ

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun ise Müslüman veya cami kelimelerini kullanmadan taziye mesajı yayımlaması tepki çekti.

Pompeo, açıklamasında, "Christchurch, Yeni Zelanda'daki mağdurların yas tutan ailelerine başsağlığı dilerim. Hiç kimse ibadet yerlerinde böyle bir şiddetten korkmamalıdır. Amerikan halkı, Yeni Zelanda'daki arkadaşlarımızla birlikte bu trajedi için yas tutuyor." ifadelerine yer verdi.

Pompeo'nun saldırıyı terörizm olarak tanımlamamasına Twitter'dan tepki yorumları geldi.

"TERÖRİST DİYEMİYORLAR"

Bazı ülke liderlerinin saldırgana “terörist” diyememesi, birçok sosyal medya kullanıcısının tepkisini çekti. Şarkıcı Ricky Martin de bu olaya tepki gösterenlerdendi.

Martin yaptığı paylaşımda, "Bir adam namaz kılan 40'tan fazla insanı öldürüp 20 tanesini de yaraladı. Tüm uluslararası medya onu 'saldırgan' ya da 'radikal' olarak nitelendirirken terörist diyemiyor. Neden? Çünkü o Müslüman değil." ifadelerini kullandı.

İHVAN VE FİLİSTİNLİ GRUPLARDAN KINAMA MESAJI

Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) ile Filistinli gruplar, Yeni Zelanda'da iki camiye yönelik terör saldırısını kınadı.

İhvan'dan yapılan yazılı açıklamada, Yeni Zelanda'da iki camiye düzenlenen terör saldırısı şiddetle kınanarak, soğukkanlılıkla işlenen bu suça, ırkçı ve İslamofobik söylemlerin neden olduğu kaydedildi.

Açıklamada, tüm dünya ülkelerine, camileri ve sınırları içinde yaşayan Müslümanları, şiddet ve teröre karşı koruma konusunda sorumluluğunu üstlenme çağrısında bulunuldu.

Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada da Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrinde iki camiye yönelik terör saldırısı kınanarak, "Bu saldırı, terörün dini ve vatanı olmadığını gösteriyor." ifadesi kullanıldı.

İslami Cihad Hareketi'nden yapılan yazılı açıklamada ise söz konusu saldırı kınandı. Açıklamada, Müslümanların, terörün, saldırının ve nefretin kurbanı olduğu belirtildi.

EYFEL KULESİ'NİN IŞIKLARI YENİ ZELANDA İÇİN KARARTILDI

Fransa'nın başkenti Paris'in simgesi Eyfel Kulesi'nin ışıkları, Yeni Zelanda'daki iki camiye düzenlenen terör saldırısında hayatını kaybeden Müslümanlar anısına söndürüldü.

Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo'nun talimatıyla gece yarısı ışıkları söndürülen kule, karanlığa büründü.

Hidalgo, kişisel sosyal medya hesabından, saldırıya ilişkin, "Nefret, Müslüman oldukları için kadınları, erkekleri ve çocukları bir kez daha öldürdü. Parisliler adına, Yeni Zelanda halkına, Christchurch sakinlerine ve Müslüman topluma başsağlığı diliyorum." mesajını paylaştı.

TERÖRİST MAHKEMEYE ÇIKARILDI

İki camiye terör saldırısında bulunan teröristlerden Avustralya vatandaşı Brenton Harrison Tarrant, çıkarıldığı mahkemece cinayetten gözaltına alındı.

Yoğun güvenlik tedbirleri altında çıkartıldığı mahkemede kefalet talebinde bulunmayan teröristin, 5 Nisan'a kadar gözaltında tutulmasına hükmedildi.

TERÖRİST İKİ DEFA TÜRKİYE’YE GELMİŞ

Öte yandan iki camiye saldıran terörist Tarrant, 2016'da iki ayrı tarihte Türkiye'de bulunduğu belirlendi.

TRT World'ün haberine göre, terörist Tarrant'ın, 17-20 Mart arasında Türkiye’de bulunduğu ve daha sonra 13 Eylül'de tekrar Türkiye'ye geldiği ortaya çıktı.

Yetkililer, ikinci gelişinde 43 gün Türkiye'de kalan Tarrant'ın olası bir terör ya da suikast operasyonu gerçekleştirmek için burada bulunmuş olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.

SIRBİSTAN: TERÖR SALDIRISIYLA HİÇBİR ALAKAMIZ YOKTUR

Sırbistan Dışişleri Bakanı İvica Dacic, Yeni Zelanda'daki terör saldırısını gerçekleştiren teröristin camiye giderken aracında Sırpça Çetnik şarkıları dinlemesi ve silahının üzerinde Sırp tarihi figürlerin isimlerinin bulunmasına ilişkin, "Sırbistan'ın terör saldırısıyla hiçbir alakası yoktur." dedi.

Belgrad'da düzenlenen basın toplantısında konuşan Dacic, terör saldırısında hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diledi.

Ülkesinin, Yeni Zelanda'daki terör saldırısıyla hiçbir alakası olmadığının altını çizen Dacic, "Biz, hiç kimseden kurbanların intikamını almasını istemedik. Bu isimlerin bu şekilde suiistimal edilmesini kınıyoruz. Bu tür eylemler, çıkarlarımıza zarar veriyor. Buna benzer suiistimallere karşı mücadele edeceğiz." diye konuştu.

Birçok ülkenin terörist hareketleri "özgürleştirici" olarak nitelendirdiğini ve bunlara tolerans gösterdiğini savunan Sırp bakan, "Terör, yalnızca hep beraber hareket ederek ve ayrımcılık yapmadan üstesinden gelebileceğimiz küresel bir felaket." ifadelerini kullandı.