DİYARBAKIR - Mustazaflar Cemiyet Diyarbakır şubesinden yapılan açıklamada, tüm Müslümanların bayramını kutlayarak, bazı tavsiyelerde bulundu.

 

Müslümanların yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekilen açıklamada, `Gönül arzu ederdi ki, bu neşe ve sevinç kaynağı olan günlerimizi en mutlu ve huzurlu bir şekilde idrak edelim! Ama gelin görün ki, gerek ülkemizin dışında İslam ümmetinin yaşamış olduğu sıkıntılar ve maruz kaldıkları zulümler, ülkemizde Müslüman ve dindar halka yönelik hukuksuzluklar nedeniyle cezaevlerinin suçsuzluğuna inandığımız insanlarla dolu olması, yeni yeni komplo ve hilelerle Müslümanların cezalandırılmaları, haksız yargılanmalar neticesinde ağır cezalar verilen kardeşlerimizin hicretleri yaşamaları ve şehitlerimizin gerisinde kalan boynu bükük yetim çocuklarımız... Biz Müslümanları derin bir üzüntünün içerisine sokmakta ve bayramlarımızı bayram gibi idrak etmemize engel olmaktadır.
 

Her Şeye Rağmen Bayramı Kutlamaya Yeterli Sebepler Vardır
Her şeye rağmen bu mübarek günlerde Kutsal topraklarda Rabbimize hacılarımızın sunduğu telbiye, tekbir, tahmid, tesbih ve dualarımız vardır. İsmaillerin yerine sürü sürü Yüce Allah`a sunduğumuz kurbanlarımız vardır. Yüce Allah`a yeri geldiğinde adayacağımız bedenlerimiz vardır… Bütün bu varlıklarımız, buruk da olsa sevicimize kaynaklık etme noktasında bize yardımcı olmaktadır. Ve bayramımızı kutlamamıza yeter sebeplerdir` denildi.
 

Hiç Kimsenin Müslümanların Kutsallarını Yasaklama Terbiyesizliğinde Bulunması Kabul Edilemez`
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş`ın bayramın kutlanmaması yönündeki açıklamalarının hatırlatıldığı açıklamada şu ifadeler yer verildi: `Bununla birlikte değerli Müslüman halkımıza şunu da hatırlatmak istiyoruz: Genel olarak bazı çevrelerin rutin hale getirdikleri İslami değerlere olan düşmanlıklarını açığa çıkarıcı demeçlerine itibar edilmemelidir. Her bayram öncesi özellikle BDP çevresinden birileri tarafından Müslümanların bayram sevinçlerini gölgelemek ve hatta bazı yerlerde kendi siyasi gündemlerini bahane göstererek bayram yaptırmama ve sabote etme çabaları gözden kaçmamaktadır. Söz konusu nevroz ve onların özel günleri ve festivalleri olunca herhangi bir ertelemeyi gündeme getirmeyenler Ramazan ve Kurban Bayramını kutlamamak için sorumsuzca açıklamalar yapmaktadırlar.
 

2011 yılında BDP ramazan bayramını `Kara Bayram` ilan etmişti. Şimdi ise BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş`ın cezaevlerindeki açlık grevlerini bahane ederek sarf etmiş olduğu:
 

`İçeride ölümler bu kadar yaklaşmışken biz bayram yapamayız. Hala bu ülkenin dağlarında kan akarken, savaş varken, bayram yapamayız, bayram bize haramdır. Böyle bir ortamda biz kurban sevinciyle bayramı karşılayamayız.` sözlerinde bilinçaltlarında yatan İslam düşmanlığı yatmaktadır.
 

Acaba bu süreç her sene bir şenlik havasında kutlanan nevroza denk gelseydi Selahattin Demirtaş aynı sözleri söyler miydi? Yine böyle sorumsuzca ifadeler kullanır mıydı?
 

Defalarca aynı şekilde göstermiş oldukları bu tavırları ile aslında İslam dinini küçük görme ve sosyal yönleri olan bayramları ortadan kaldırma çabaları vardır.
 

Hiçbir Tehdide Boyun Eğmeden Bayramı İdrak Etmeye Çağırı
Hiçbir kimsenin gündem ne olursa olsun yüzyıllardır idrak edilen Müslümanların kutsallarını yasaklama terbiyesizliğinde bulunması kabul edilemez.
 

Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şubesi olarak; Müslüman halkımızı gereklerini yerine getirerek hiçbir tehdide boyun eğmeden kurban bayramını en güzel şekilde idrak etmeye çağırıyoruz.`

 

Bayram Tavsiyeleri:

`- Bayram alışverişlerimizde aşırı israfa kaçmamalı, iktisatlı olmaya gayret göstermeli, şaşaa ve şatafattan uzak durmalıyız.
- Bayram akşamı ikindi namazından dördüncü gün ikindi namazına kadar teşrik tekbirlerini bol bol getirmeli, bu mübarek günlerimizi zikir alışkanlığı kazanmaya vesile kılmalıyız
- Kabirleri Sünnet-i senniyenin çerçevesi içerisinde ziyaret ederek başta İslam şehidlerinin kabirleri olmak üzere yakın akraba ve dostlarımızın kabirlerini ziyaret etmeli ve onlara dua edilmeli; `lezzetleri acılaştıran ölümü çokça anınız` hadis-i şerifinin işaretiyle bizi bekleyen bir hakikat olan ölümü tefekkür etmeliyiz.
- Bayramı bir vesile kılarak aile, akraba, dost ve komşularımızı ziyaret etmeli, kırgınlıklarımızı gidermeliyiz.
- Kurbanlarımızı keserken temizliğe ve ortamın elverişli olmasına dikkat etmeli, topluma rahatsızlık vermemeye gayret etmeliyiz. Kurban etlerinden mağdur ve mahrumları faydalandırmalıyız.
- Yapılacak toplu bayramlaşma etkinliklerine tüm kardeşlerimizi imkanları dahilinde iştirak etmeye davet ediyoruz.` Gibi tavsiyelere yer verilen açıklamada son olarak;
 

Bu vesileyle; Başta bu dinin yücelmesi uğruna canlarını feda eden aziz İslam şehidlerinin aileleri; tutuklu, muhacirler ve aileleri olmak üzere Tüm İslam aleminin mübarek kurban bayramlarını en içten dileklerimizle tebrik eder; bu mübarek günlerimizin İslam ümmeti için şuurlanmaya ve her türlü baskı ve zulümlerden kurtulmalarına ve İslami vahdete vesile olmasını yüce Allah`tan niyaz ederiz.` denildi. (İLKHA)