`İslami STK`lara Yargısız İnfazlar Sürüyor`
Adana`da İslami STK duruşmasında 23 kişiye verilen toplam 205 yıl ceza ile ilgili olarak, Diyarbakır İmam Hatip Mezunları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği yazılı bir basın açıklaması yaparak, mütedeyyin kesimin dini ibadetlerini bile diktatörce bir tutumla cezalandırıldığına vurgu yapıldı.
DİYARBAKIR- 2007`den bu yana devam eden İslami STK duruşmasında aralarında Kapatılan Mustazaf Der`in Genel Kurul üyeleri ile Konya Mustazaf Der Şubesi Yönetim Kurul üyeleri Özkan Yaman, Mehmet Zülfi Tan ve Nezir Tunc`un da bulunduğu 43 kişilik davada 23 kişiye verilen toplam 205 yıl 7 ay ceza ile ilgili olarak Diyarbakır İmam Hatip Mezunları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği yazılı bir basın açıklaması yaparak, Müslüman ve mütedeyyin kesimin günlük dini ibadetlerini bile diktatörce bir tutumla cezalandırıldığına dikkat çekildi.
Diyarbakır İmam Hatip Mezunları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir yaptığı yazılı basın açıklamasında, Sivil Toplum Örgütleri`nin, Türkiye`de dini, etnik veya diğer hak taleplerinin yaşama geçirilmesi için çalışan vazgeçilmez unsurlar olduğunu belirtti.
Karar ile Devlet Halkına Karşı Hukuk Devleti Olma İlkesinden Uzaklaştı
Son yıllarda farklı sivil toplum örgütlerinin yasal ve meşru faaliyetlerinin, örgütsel faaliyetler olarak suçlandığını ve üyelerine cezalar verildiğini hatırlatan Gökdemir, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin bu kararının, halkına karşı hukuk devleti olma ilkesinden uzaklaştığına vurgu yaptı.
Baskı ve Zorbalık Muhalefeti Yıldırmaz, Aksine Ülkeyi Karanlığa Sürükler
Gökdemir, bu yargılama sürecinin ve verilen cezaların bireylerin örgütlenme, düşünce ve ifade gibi temel insan haklarına aykırılık teşkil ettiğini söyleyerek yazılı basın açıklamasını şöyle sürdürdü: "28 Şubat sürecinin brifingli yargı hukuksuzluğu hala ortamda etkin bir şekilde faaliyet sürdürmekte olup, anlaşılan o ki, birileri malum süreçte, halkın dini yaşam ve faaliyetini özgürce yerine getirmesini yasadışı örgütsel faaliyet suçlaması konumuna sokmaktan zevk almakta, dine duyduğu kin ve nefretini yargıya çöreklenerek intikam alarak tatmin olmaktadır. Bilinmelidir ki ülkemiz geçmişte bu tür senaryolarla tüm halkımızı potansiyel suçlu ilan ederek zarar görmüş, bir tiyatro oyunu yüzünden astronomik cezalar verilmiş, Elazığ İhya Der yöneticilerine 150 yıl ve Adıyaman Kâhta Mustazaf-der Yönetici olan 6 sanığa 50 yıllık hapis cezalar verilmesi gibi, zalimane uygulamaları halkın zihninde canlılığını korumaktadır. Oysa baskı ve zorbalığın muhalif kimlikli insanları yıldıramayacağı, sadece ülkeyi daha fazla karanlığa sürükleyecektir."
Devlet Ötekileştirmede Vazgeçmelidir
Devlet Ötekileştirmede Vazgeçmelidir
Devletin anayasal kurum ve kuruluşları toplumsal barışın sağlanabilmesi için, farklı düşüncelerdeki tüm legal yapıların faaliyetlerini koruma altına alarak muhatap almase ve halkı ile barışması gerektiğini ifade eden Gökdemir, "Halkın İslami ve insani tüm taleplerine cevap vermeli, ötekileştirmekten ve terörist muamelesi göstermekten vazgeçmelidir" dedi.
Gökdemir son olarak, "Başta Konya Mustazaf-Der yönetici ve üyeleri ile diğer Sivil Toplum Kuruluşlarına sindirme ve korkutma amaçlı yapılan her türlü baskıyı, ayrımcılığı ve hukuksuzluğa karşı yanlarında olduğumuzu belirtiyoruz" ifadelerini kaydetti. (Osman İçli-İLKHA)