• DOLAR 32.456
  • EURO 34.8
  • ALTIN 2441.063
  • ...
Devlet Bizleri de Görmeli
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
BİTLİS - Köye 2 ay önce imam olarak atan Eşref Şavurlu şu ana kadar bölgede bulunan köylerde imamlık yapmış ve gittiği her köyün genel anlamda sıkıntıları olduğunu dile getiriyor. Şavurlu Hoca, her yönüyle imkanlarının ve fiziki şartlarının çok güzel olduğunu belirttiği köylerde bilhassa köye dönüşler sonrası büyük sıkıntıların yaşandığını belirterek, "Ancak imkansızlıklardan dolayı maalesef bu bölge insanları nafakalarını temin etmek için batı illerine çalışmaya gitmek zorunda kalıyorlar. Bizler isterdik ki, buralarda da gençler bulunsun. Çocuklar olsun. Bilhassa cami gençlerle şenlensin isterdik. Ancak bu sıkıntılar maalesef bunun olmasını engelliyor. Zaten köye girdiğinizde görmüşsünüzdür. Köyün okulu da maalesef kapalı ve harabe durumda. Dolayısıyla çocuklarını okutmak isteyen köylüler de bu çocuklarını dışarı göndermek zorunda kalıyorlar" diyerek yaşanan sıkıntılardan bahsetti.
 
"Devletin Bizden İstedikleri Şartları Yerine Getirmek Neredeyse İmkânsız"
Maddi imkânsızlıklardan dolayı 36 yıl önce çalışmak için İstanbul`a gitmek zorunda kaldığını ifade eden 1970 Sallıca (Kancars) köyü doğumlu Arif Güç ise, İstanbul gibi büyük bir kentte aradıklarını bulamadıklarını ve yıllar sonra tekrar köylerine döndüklerini ifade ederek, "Yıllar sonra tekrardan gelip buraya yerleştik. Fakat burada da imkânlarımız oldukça kısıtlı. Çiftçilik için yaptığımız başvurularımız karşılığında devletin bizden istedikleri şartları yerine getirmek bizler için neredeyse imkânsız. Eğer burada bize imkân sağlanırsa bizler de bu geniş ve verimli araziler üzerinde en güzel şekliyle çiftçilik yapmak isterdik" diyerek yaşadıkları imkânsızlıkları dile getirdi.
 
"Bizler Sıkıntılarımızla Baş Başa Bırakıldık"
1992 yılında PKK`dan dolayı köylerinin boşaltılarak yakıldığını ve yıllarca büyük illerde sürünmek zorunda kaldıklarını ifade eden Güç, "Burada yaşanan olaylardan dolayı köyümüzü terk etmek zorunda kaldık. Birçok akrabamız, köylümüz 12 yıl boyunca buralara hiç gelemediler. Terör tazminatları adı altında yapılan ödemelerde de köylünün mağduriyeti göz önünde bulundurulmadı. Yapılan yardımlar öylesine `bakın yardım ediyoruz` denilmeye getirildi. Oysa burada yıllarca evinden uzak kalmış, gurbette çok büyük sıkıntılar yaşamış olan insanlar vardı. Ellerinden tutulması gerekiyordu. Ama olmadı. Bizler bu sıkıntılarımızla baş başa bırakıldık" dedi.
 
Zengin Su Kaynakları Olmasına Rağmen Köy Su Sıkıntısı Yaşıyor
Köyün halen birçok eksiğinin olduğuna değinen Güç, " Şu an köyün her tarafında su kaynakları olmasına rağmen köyde bulunan 20 hanede yaşayan yaklaşık 80 - 90 kişi su sıkıntısı yaşıyor. Sebebi ise o suları kullanabileceğimiz altyapıların olmaması. Yollarımız daha yeni yeni yapılmaya başladı ki o da güçlükle devam ediyobizlere imkân tanısa ve bizler de bu büyük ve geniş alanda 5 ya da 10 bin hayvan beslersek bunun neticesini düşünebiliyor musunuz? Elbette ki bu birçok şeyi değiştirir. O zaman gençlerimiz niye uzak yerlere çalışmaya gitsin ki? Bizler gurbette yaşamak ya da metropollerde merdiven altlarında sabahlamak meraklısı değildik. Ancak mecbur kalınca insanın elinden bir şey gelmiyor. Niye çocuklarımızın okumaları için onları uzak yerlerdeki okullara gönderelim. Bu durumda okulumuz da açık olurdu. Kendi işimiz olurdu. Faydası hem bize hem de topluma olurdu. Ve bu durumda birçok sıkıntı da kolaylıkla aşılırdı" diyerek bölgede yapılacak olan yatırımların faydası üzerinde düşüncelerini dile getirdi.
 
"Yol Yapımı Bizim Kazma Kürekle Yapabileceğimiz Bir İş Değil"
Köye döndüklerinden bu yana sıkıntılarını bir türlü aşamadıklarını ifade eden köy sakinlerinden Hasan Özmen ise yaşadıkları sıkıntılara değinerek, "Köyümüzün güzelliğini, meralarını güzel havasını siz de görüyorsunuz. Ancak üzülerek belirtiyim ki bu güzel köyde bizler geçimimizi sağlamakta zorluk çekiyoruz. Çünkü bizim geçim kaynağımız hayvancılık idi. Ancak hayvancılık şu anda ölü durumda. Kendi imkânlarımızla bir şeyler yapabilmek bizim için zor. Köye dönüş yaptığımızda bazı köylülere yapılan hayvan yardımı ve kısmi para yardımları bizim mağduriyetlerimizi gidermek için yeterli değil. Ayrıca yerleştiğimiz köylerdeki altyapı çalışmalarının da bitirilmemiş olması bizi fazlaca sıkıntıya sokuyor. Köyümüze bağlı bir mezramız var. Eğer yolu yapılmış olsaydı. 30 eve yakın bir kitle o bölgede yapacakları tarım ve hayvancılıktan geçimlerini sağlayabilirdi. Ancak defalarca Köy Hizmetleri`ne başvurmamıza rağmen ellerinde yol yapımında kullanacakları araçların sınırlı olduğunu söyleyerek bizleri geri çeviriyorlar. Yol yapmak da bizim kazma kürekle yapabileceğimiz bir işte değil. Dolayısıyla bu gibi durumlar da bizi sıkıntıya sokuyor. Arif kardeşimin de belirttiği gibi eğer arıcılık hususunda bize bir eğitim verilmiş ve arıcılık yapma imkânı sağlanmış olsaydı hiç birimizin belki de sıkıntısı kalmayacaktı. Bu konuda bizler de yetkililerden daha duyarlı olmalarını isterdik." dedi. (Fikret Özkan - İLKHA)
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir