Yerel bir sitede rast geldik haberine.

“Kahta’da şehir içi nakliyat işini yapan bir şahıs eşini ve çocuklarını bir yakınının evine gönderdikten sonra kendisini evin tavanına asarak intihar etti.”

Gazetelerin 3. Sayfa haberi gibi duruyor haberin spot cümlesi…

Oysa haberin detayına indiğimizde manzaranın korkunçluğu netleşiyor.

Evli ve 2 çocuk babası Mehmet Kütük... Henüz 30 yaşındaydı. Eşini ve çocuklarını bir yakınının evine gönderdikten sonra evin tavanına astığı bir iple intihar ediyor.

Peki 30 yaşındaki, evli ve 2 çocuk babası bir insan neden intihar eder? Bu haberi sosyolojik çerçeveden incelemeye gerek yok belki.Zira sitede bir cümle ile aslında intihar görünümlü cinayetin nedeni belirtiliyor.

Tefecilerin pençesine düşmüştü Mehmet Kütük.

Hani şu milletin iliğini kurutan keneler var ya…

Hani şu Allah'a ve Resulü'ne savaş açan…

Hani şu ocak söndüren…

Hani şu yavruları babasız, eşleri kocasız, anne ve babaları evlatsız bırakan tefeciler…

Evet onların pençesine düşmüş.

Sonra araştırdık olayı…

Borçlanmış, evine gitmişler, babasını taciz etmişler, üstüne üstüne gitmişler Mehmet Kütük’ün…

Borcunu ödeyememiş ve canına kıymayı seçenek bilmiş.

Elbette hiçbir şart ve durumda bir insan canına kıymamalı… Yazımızın konusu bu değil!

Konumuz tefeciler… Borcunu ödeyemediği için bir insanı(aslında pek çok insanı) intihara sürükleyen tefeciler...

Mehmet Kütük borçlarını ödeyemediği için canına kıydı ve öldü. Peki bu ülkede tefecilerin daha kaç cana kıyması gerek?

Daha kaç yuvaya ateş düşmesi gerek?

Daha kaç yavru babasız kalacak?