• DOLAR 34.59
  • EURO 36.301
  • ALTIN 2921.017
  • ...
SON DAKİKA
Üzülme Bir Şey Olmaz
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Uzun bir eğitim maratonunun son günüydü. Herkes karnedeki notlarını getirince alacağı hediyenin heyecanıyla okula koşuyordu. Kevser, her şeyden habersiz bir şekilde kıyafetlerini giydikten sonra başörtüsünü de takarak okulun yolunu tuttu. Bütün arkadaşları gibi o da puanlarını hesaplamış, karnesinin nasıl olacağını az çok biliyordu. Öğretmen sınıfa elinde karnelerle girdi. En başta takdir alanların karnelerini dağıttı. Daha sonra teşekkür alanların karnelerini dağıttı. Kevser teşekkür belgeleri dağıtılırken, bu sefer bana verecek, bu sefer bana verecek ümidiyle öğretmenin ellerine bakarken, belgelerin bittiğini gördü. Şaşkın bir şekilde isminin çağrılmasını bekledi. Öğretmen Kevser… Deyince karnesini almaya gitti. Kevser öğretmeninin elinde karneyi alır almaz ilk iş olarak yılsonu ortalamasına baktı. Kevser puanına bakınca puanının diğer teşekkür belgesi alan arkadaşlarından daha yüksek olduğunu görünce gözleri doldu ve kendi kendine, burayı yöneten Hz. Ömer değil ki adalet bekleyeyim diye söylendi. O sırada yaşananlara tanık olan öğretmen “Üzülme bir şey olmaz” dedi. Kevser, Bu lafı duyunca öğretmenin diğer söyledikleri duymadan öğretmenin yüzüne bakakaldı.

 

Karnesi alan Kevser hızlıca dışarı çıktı. Peki, nasıl bir şey olmayacaktı. Nasıl Üzülmeyecekti. Arkadaşları Kevser karnen nasıl dediğinde ne cevap verecekti. Kime neyi anlatacaktı. Sanki durumunu kim anlayacaktı, Kevser`in kafasını birçok soru kurcalıyordu. Kevser beyninde beliren soru işaretlerine cevaplar ararken eve yetişti. Eve girdiği gibi yüksek sesle ağlamaya başladı. Mutfaktaki annesi koşarak yanına geldi. Kevser`im, ne oldu? Diye sordu. Kevser annesine, “Başörtümden dolayı teşekkür belgemi vermediler” dedi. Annesi, karneyi aldığı gibi okulun yolunu tuttu. Müdürün yanına varınca ilkin “Müdür Bey bir öğrenciye kaç puanla teşekkür belgesi veriyorsunuz? diye sordu. Müdür cevap verince,” Peki her öğrenciye aynı puanla veriyor musunuz? Deyince Müdür, Herhalde veriyoruz, haksızlık mı yapacağız der gibi yüzünün rengini değiştirdi. Anne elindeki karneyi müdüre uzatarak, “peki bu karne neden teşekkür belgesi alamıyor”, dedi. Müdür karneyi eline alır almaz isme baktı. Kevser… İsmini görünce soyadına bakmaya bile gerek duymadı. Müdür pis pis sırıtarak, “Bu kızın suçlu olduğunu bilmiyor musunuz? Dedi. “Suçlu” Evet bu kız suçlu; çünkü başörtüsü takmanın yasak olduğu bir eğitim sisteminde okumak istiyordu. Bu kız suçlu çünkü, öğretmeninin Mus`ab olmadığını bildiği halde derslerine katılıyordu. Bu kız suçlu çünkü, Müdürün Hz. Ömer olmadığını bildiği halde okula gidiyor ve adalet bekliyordu.

Evet bu kız suçlu çünkü İbrahim Süresi 42. ayeti (Sakın Allah`ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma) bildiği halde üzülüyor.
 

Leyla Temur / Siverek – Yaş: 17

 

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!

Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir