Haydi Kızlar Okula Dediniz Geldim Peki Samimiyetiniz...
2011-2012 öğretim yılının bitmesine günler kala yurt genelinde öğrenciler karne sevincini yaşamaya hazırlanırken, başörtülü olarak okuyan 7. sınıf öğrencisi Şura`nın payına ise dördüncü bir sürgün kararı düştü
Yunus Şani / İzmir
Tüm öğrenciler karne heyecanı yaşarken Şura Çelik ise sürgün yaşadı. Şura Çelik, başörtüsü giydiği gerekçesiyle Fatih ilköğretim okulundan, Şehit Çavuş Bülent Kula İlköğretim okuluna sürgün edilmişti. Kararın ardından yeni okuluna giden 7. sınıf öğrencisi Şura Çelik, tam arkadaşlarına alışmış, derslerine motive olmuşken Şehit Sabahattin Karakaplan İlköğretim okuluna sürgünle neye uğradığına şaşırdı. Baba Salih Çelik’in itiraz dilekçesi yazması ve okul idaresine vermesi okul değişikliği cezasının önüne geçemedi. Şura Çelik’in başına gelenler bununla da kalmadı. Bir dönemde iki sefer okul değiştirilmeye mecbur bırakılan başörtülü öğrenci, okulların bitmesine günler kala ve arkadaşları karne heyecanı yaşamaya hazırlanırken, Çamlık 80. Yıl İlköğretim okuluna sürgünle bir kez daha hayal kırıklığına uğradı.
KANUNLAR EĞİTİM HAKKI ENGELLENEMEZ DİYOR AMA…
Kızının eğitim-öğretim yılının başından beri başörtülü olarak okuduğunu ifade eden Baba Salih Çelik, başlarından geçenleri şöyle anlattı; “Kanunlara göre hiç kimsenin eğitim hakkı engellenemez deniliyor. Ancak kızım eğitim sezonunun başından itibaren okuldan okula sürgün ediliyor. Okulların bitmesine bir hafta kala yine sürgün edildi. Böylece kızım sırf başörtülü olduğu için en son sürgün edildiği okul, dördüncü okulu oldu” dedi.
YASAKLAR SADECE BAŞÖRTÜSÜ İÇİN GEÇERLİ
Kızına yapılan muamelenin tamamen keyfi olduğunu söyleyen Çelik, “Bundan önce gittiğimiz bütün okullarda okul idarecilerine şunları söyledim: Şu anda sizin okulunuzda okulun kılık kıyafet yönetmeliğine uymayan yüzlerce öğrenci var. Ben bunu onlara söyleyince konuşacak bir şey bulamadılar ve bana bunun yani bizdeki sorunun başörtüsünden kaynaklandığını söylediler. Yani yönetmelik sadece Allah’ın emri olan başörtüsü ile okumak isteyen kızıma işliyor. Yöneticiler için, başörtüsü dışında hiçbir şey sorun değil. Şura’nın şu anda okuduğu okul dahi eve kilometrelerce uzak, bu okul oturduğumuz semt olan Aliağa’nın dışı sayılır. Buradan öteye yerleşim yeri yok, her yer dağ taş. Ben kızımı her gün arabamla okula getirip götürüyorum. İşimi gücümü bırakmışım. Gerçekten de çok zorlanıyorum. Ancak inancımızın gereği olarak Allah’ın farziyetinin bilincindeyiz.”
BAŞBAKAN TÜRKİYE’DEKİ ZALİMLERE DE “ONE MUNİTE” DESİN
Çelik, “Ahirette bize bu zulmü yapanlardan davacı olacağız, bu dünyada da onların yakasını bırakmayacağız ve ahirette de elimiz onların iki yakasında olacak. Başbakan bir konuşmasında dedi ki, biz zulme karşıyız. Zulme rıza göstermekte zulümdür. Bize yapılan da bir zulümdür, burada bir zulüm var, kalkıp bazı kişilerin karşısında “one munite” diyor, öte yandan Suriye’deki zulme dikkat çekiyor. Şunu ifade etmek istiyorum, kendi ülkesinde dindar kesime yapılan zulmü de görsün ve bunlara da dikkat çeksin” diye konuştu.
DİNDAR NESİL KUR’AN VE SÜNNET’İ YAŞAMAKTAN GEÇİYOR
“Biz hakkımızı arayacağız, okumak her öğrencinin olduğu gibi kızımın da hakkıdır” diyen baba, son olarak şunları söyledi, “Biz dilekçemizi yazıp okula verdik ve hakkımızı savunacağız, çünkü ortada kanunlara aykırı bir durum var. Yönetmeliği de hiçe sayarak şu anda bize sürgün kararı çıkardılar. Dindar bir nesil yetiştirmekten bahsediyorlar, zaten bizim de tek derdimiz bu, çocuklarımızın Allah’a ve Peygambere sadık olması... Biz dindar bir nesil yetiştirmenin yolunun Kur’an ve sünnetten geçtiğine inanıyoruz. Son olarak biran önce bu zulmün sona erdirilmesini ve bu yanlış karardan vazgeçilmesini istiyorum. Herkes nasıl okuluna gidip geliyorsa, öğrenim haklarını kullanıyorsa kızımın da onlar gibi hakları vardır, onun da bu hakkının geri verilmesini istiyorum.”
“GELDİM AMA SAMİMİYETİNİZİ BULAMADIM”
İnancı gereği giydiği başörtüsü nedeniyle okuldan okula sürgün edilen Şura Çelik ise, “Bu benim dördüncü okula sürgünüm. Bir okulda düzenimi tam kuruyorum, derslerime, arkadaşlarıma alışıyorum ama sonradan yine sürgün kararı çıkıyor ve düzen bozukluğuna sebep oluyor. Ulaşım da çok zor ve zahmetli eve gidiş gelişim bayağı meşakkatli, okulumun tam gün olması dolayısıyla öğlen yemeklerine herkes evine giderken ben buralarda oyalanıyor ve tekrar öğleden sonraki derslere giriyorum. Normal şartlarda babam beni getiriyor ama bazen otobüsle gitmek zorunda kalıyorum. Okula gidiş gelişim zahmetli olduğundan derslere büyük bir gayretle odaklanıyorum ama elhamdülillah notlarım hep yüksek. Buradan yetkililere sesleniyorum; beni kendi çocuklarının yerine koysunlar. Bakalım vicdanları rahat edecek mi? Son olarak da şunu söylemek istiyorum, Haydi kızlar okula dediniz ben de geldim, ama bir okuldan başka okula sürgün ediyorsunuz, bana bir yılda üç sürgünü reva görüyorsunuz, beni arkadaşlarımdan ve okulumdan ayırıyorsunuz, nerede samimiyetiniz? “Gel” dediniz, geldim, ama samimiyetinizi bulamadım” dedi.
BAŞÖRTÜLÜ DİYE ÖDÜL VERMEDİLER
Okullarda düzenlenen yılsonu etkinliklerinde her türlü çirkinlik yaşanırken ve bu etkinliklerle ilgili herhangi bir yasaklama bulunmazken başörtülü öğrenciler yasaklarla karşılaşıyorlar. Bunun en çarpıcı örneği Adana’da yaşandı. İsmet İnönü Endüstri Meslek Lisesi konferans salonunda düzenlenen mezuniyet töreninde okul birincisi olan Tuğba Demir (18) ödülünü almak için beklerken okul müdiresi Ayla Avşar, başörtülü olduğu gerekçesiyle öğrenciye ödülünü verdirtmedi. Demir’in yanı sıra dereceye giren Munise Keçeli, Müge Albayrak ve Arife Saban’da başörtülü oldukları gerekçesiyle kürsüye çağrılmadı. Bu öğrencilerin dışında dereceye giren diğer öğrenciler tek tek kürsüye çıkıp ödüllerini aldılar.
YASAKÇI KAFA: “KIYAFETİNİZ UYGUN DEĞİL”
Bu uygulamanın sebebini soran yasak mağduru Tuğba Demir ve arkadaşlarına, “Kıyafetleriniz okul yönetmeliğine uygun olmadığı için size törende ödül verilmedi” şeklinde yanıt verildi. Duruma tepki gösteren Demir ve arkadaşları, gözyaşlarını tutamazken yasak mağdurlarının yakınları ile yasakçı okul müdiresi arasında tartışma çıktı. Polisiye vakasına dönüşen ödül töreninin ardından yasak mağdurları okul müdiresinin kendilerine hakaret ettiğini ve kollarından çekiştirerek darp ettiğini belirttiler. Okul Müdiresi Ayla Avşar ise okul yönetmeliğini uyguladığını bunun üzerine darp edildiğini öne sürerek öğrencilerden şikâyetçi oldu. Öte yandan Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün olayla ilgili inceleme başlattığı öğrenildi.