• DOLAR 32.554
  • EURO 34.949
  • ALTIN 2444.693
  • ...
`Bu Kararlar, Birer Hukuk Skandalıdır`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
GAZİANTEP - İlim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (İlim-Der) genel başkanı Mustafa Özaslan yaptığı basın açıklamasında; dünyanın neresinde olursa olsun haksızlığa ve zulme uğrayan Müslüman`ın feryadına yetişmenin, onların yanında olmanın ve onların hakkını korumanın bütün Müslümanlar üzerinde bir hak olduğunu belirtti.
 
Özaslan, "Bizler bu gün Gaziantep İlim Der olarak, haksızlığa ve zulme uğradığına inandığımız ve birçok etkilikte platform olarak beraber çalıştığımız, tamamen yasal çerçeve içinde hareket eden ve bu güne kadar yasaların suç saydığı hiçbir davranış içine girmeyen bir sivil toplum kuruluşunun haksız yere kapatılması ve sadece çocuğunun eğitim hakkını savunduğundan dolayı 2 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan Güllü Çevik`e yapılan zulüm ve haksızlığın karşısında tepkimizi ortaya koymak ve bunu protesto etmek üzere, halkımız, üyelerimiz ve duyarlı basın ile bu zulmü ve hukuksuzluğu paylaşmak üzere bu basın açıklamasını yapmayı, üzerimizdeki insani ve İslami bir hak olarak görüyoruz." ifadelerine yer verdi.
 
Verilen Kararların, 28 Şubat darbe sürecinin bitmediğinin açık örnekleri olduğunu belirten Özaslan, "Mustazaf-Der hakkında verilen bu karar "28 Şubat süreci bitti" diyenlerin, özgürlüklerden dem vurup özgürlük söylemleri ile yatıp kalkanların, ne denli bir yanılgı içinde olduklarını bir kez daha açıkça ortaya çıkarmıştır" ifadelerini kullandı.
 
Mustazaf-Der, Uluslararası ve Yerel Karanlık Odakların Hedefi Olmuştur
Mustazaf-Der`in yaptığı İslami çalışmalarıyla uluslararası ve yerel karanlık odakların hedefi haline geldiğini belirten Özaslan, Mustazaf-Der`in kapatılmasına ilişkin somut hiç bir delilin bulunmadığına vurgu yaptı.
Özaslan, "Yasal olarak hizmet eden STK`ları hiçbir somut delil olmadan sadece önyargıyla, niyet okuyarak, zoraki bağlantılarla, illegalite ile ilişkilendirmek gayretinde olan yerel mahkeme ve onun bu kararını onaylayan Yargıtay`ın verdiği bu karar, gayet açıktır ki, taraflı ve çifte standartlı bir karardır. Bu karar, bir hukuk skandalıdır. Bu karar, tamamen keyfi bir karardır. Bu karar, İslam`a ve inancını yaşamak isteyen Müslümanlara tahammülsüzlüğün ifadesidir. Bu kararla İslami hizmetlerde bulunan dernekler, sindirilmeye ve korkutulmaya çalışılmaktadır" dedi.
 
Yargı Tarafsızlığını Yitirmiştir
Başörtülü öğrenci velisine verilen cezayı da eleştiren Özaslan, Güllü Çevik`in cezalandırılmasının tek nedenin ise çocuğunun Allah`ın emrettiği şekilde başörtülü olarak okuyabilmesi için çocuğunun yanında olması ve onu desteklemesi olduğunu belirtti.
 
Yargının kendini kanunların üstünde gördüğünü belirten Özaslan, "Yargı, tarafsızlığını yitirmiş ve adalet dağıtmaktan uzaklaşmıştır. Yargı, verdiği bu cezalarla hukuk dışına çıkmıştır. Yargı, kanunlarla değil niyet okumayla ceza vermiştir."dedi.
 
Özaslan, Yasal faaliyet sürdüren derneklerin terör örgütüymüş gibi ve yöneticilerinin de teröristlermiş gibi cezalandırılmasını şiddetle kınadığını belirtti.
 
Hükümete de seslenen Özaslan, "Meydanlarda, `Her kesimin sesi ve savunucusuyuz.` diyordunuz. Zulme uğrayan bu kesime neden kulağınızı tıkıyorsunuz? Bu komplonun ortaya çıkması için `Soruşturma açılsın.` isteklerini neden duymazlıktan geliyorsunuz? Mustazaf Der`in kapatılmasına sebep olan olayın tamamıyla komplo olduğu apaçık ortaya çıkmıştır. Bu komplonun planlayıcısı ve uygulayıcıları bilinmesine rağmen bu komplocular neden açıklanmamaktadır?"
 
"Güllü Çevik hangi suçu işlemiştir. `Haydi Kızlar Okula` kampanyasını siz bu memlekette yürütmediniz mi? Şimdi herhalde Güllü Çevik`in aldığı bu cezadan sonra bu kampanyanızın adı "Haydi Kızlar Okula, Haydi Anneler Cezaevine" şeklinde değiştirilmesi gerekecektir. Neden Güllü Çeviklerin sesini duymuyorsunuz?" diye sordu.
 
Özgürlükler Anayasal Güvence Altına Alınsın
Anayasa değişikliğinin konuşulduğu bu günlerde keyfiliklerin ve hukuk dışına çıkmaların engellenmesi için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması çağrısı yapan Özaslan,"Anayasada yapılacak bir değişiklikle İslami haklar, inanç ve ifade özgürlüğü güvence altına alınmalıdır. Özgürlüklerin yolu açılmalıdır. Yargıtay`ın verdiği kararlar temyize açılmalıdır. Aksi halde yargının verdiği haksız kararlarından dolayı Türkiye hem içerdeki Müslüman halkımızın hem de uluslararası ilişkilerde hızla itibar kaybetmeye devam edecektir. İslami sivil toplum kuruluşlarının hizmetlerine engel olmak, hukukun hiçbir maddesinde yoktur."ifadelerine yer verdi.
 
Son Olarak Halka ve Sivil Toplum Kuruluşlarına seslenen Özaslan,"Halkımızı ve tüm sivil toplum kuruluşlarını, Mustaz`af Der`in yöneticilerine ve üyelerine verilen bu zulme karşı tepki vermeye çağırıyoruz! Bu hukuksuzluğa seyirci kalırsak, aynı haksızlık tüm hizmet ehli İslami derneklerin başına da bir gün gelecektir. Çünkü bu zihniyet, Hz. Muhammed (s.a.v.) doğum gününü kutlamayı suç sebebi olarak gösterip, Hz. Muhammed`i (sav) sevmeyi yasaklamak isteyen zihniyettir." dedi.
 
Özaslan, "Bir kez daha bu hukuksuzluğu, bu adaletsizliği şiddetle kınıyoruz. Kendilerine ceza verilmiş olan Mustaz`af Der yönetici ve üye kardeşlerimize ve Güllü Çevik`e diyoruz ki: "Üzülmeyin ve gevşemeyin! Eğer inanmışsanız, üstün gelecek olan sizsiniz."
 
Kitlesel Basın Açıklamasına Davet
Özaslan son olarak, "Gaziantep İlim-Der olarak halkımızı yapılan bu haksızlıklara karşı sessiz kalmamak için İnsani Hak ve Özgürlükler Platformunun 19 Mayıs Cumartesi günü saat 14`te Demokrasi meydanında yapacağı kitlesel basın açıklamasına ve protestoya davet ediyor ve katılımlarını bekliyoruz." ifadelerine yer verdi. (Şefik Mert - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir