• DOLAR 34.652
  • EURO 36.624
  • ALTIN 2938.593
  • ...
Mustazaf Der `Gönül`ler Destanı Yazmıştır
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
SİİRT - Mustazaf Der`in yargı kararıyla kapatılmasına ve Gaziantep`te çocuğunu başörtülü olarak okutmak istediği için yargılandığı mahkeme tarafından Güllü Çevik`e verilen 2 yıl 10 yıl hapis cezasına tepkiler gelmeye devam ediyor. Siirt Peygamber Sevdalıları Platformu yaptığı basın açıklaması ile Mustazaf Der`in kapatılmasına ve Güllü Çevik`e verilen cezayı kınadı.
 
Peygamber Sevdalıları Platformuna üye derneklerden olan cehalet ve ihtilaflarla mücadeleyi kendisine misyon edinen Mustazaflar ile Dayanışma Derneğinin kapatılması ve İnancı gereği kızının başörtülü olarak okumasını isteyen ve bunun için yasal yollarla hak arayışına giren bir anneye Gaziantep 18 No lu Asliye Ceza Mahkemesi tarafından zalimane bir şekilde 2 yıl 10 ay ceza verilmesi nedeniyle böyle bir açıklama yapma gereği duyduklarını ifade eden Siirt Peygamber Sevdalıları Platformu, hukuksuz uygulamalara sert tepki gösterdi.
 
Mustazaf Der Gönüllüleri Bayramlarını Fakirlere Yardımla Geçirdi
Açıklamada Mustazaf-Der`in yardım komisyonları vesilesiyle fakirlik ile mücadele şiarı doğrultusunda kurulduğu günden beri on binlerce fakir aileye gıda ve giyim yardımında bulunduğunun ve zenginler ile fakirler arasında köprü görevi gördüğünün hatırlatıldığı açıklamada, Mustazaf Der gönüllülerin bayramlarını dahi fakir ailelere yardım etmekle geçirdikleri belirtildi.
 
Mustazaf Der Üyeleri "Gönül"ler Destanı Yazmıştır
Mustazaf Der üyelerinin kendilerini halkın hizmetine adayarak gönüller destanı yazdıklarının vurgulandığı açıklamada. "Mustazaf-Der kadın ve aile komisyonları eliyle toplumun mayası olan ailenin ıslahı için programlar tertip etmiş, kadınımızın bilinçlenmesi için kadınlara özel programlar oluşturmuştur. Müslüman kadının en doğal hakkı olan tesettür konusunda üzerine düşeni yapmış, tesettür seferberliği ilan ederek bilinçli bir tesettür şiarını ortaya koymuştur. Mustazaf-Der oluşturduğu sağlık komisyonları aracılığıyla ekonomik açıdan halkımızın sağlık hizmetlerine gönüllülerini seferber etmiş, gönüllü doktorlar eliyle bedava sağlık taramaları yapmış, ilaç almaya güç yetiremeyen mazlumların ilaç ihtiyacını karşılamıştır."denildi.
 
Mustazaf Der Daima Birlik ve Beraberlik Çağrısı Yapmıştır
Mustazaf-Der`in kurduğu eğitim komisyonlarıyla cehalet ile mücadele misyonu çerçevesinde, binlerce gencin elinden tutup, onları sokaklardan, karanlık ve kuytu mekânlardan kurtaran, zararlı alışkanlıklar ve madde bağımlılığından uzaklaştırdığının belirtildiği açıklamada, kötü alışkanlıklardan kurtardığı gençleri cami ve okullara yönlendirdiği belirtildi.
 
Mustazaf Der İhtilafları Gidermiştir
"Mustazaf-Der uzlaşı komisyonları ile ihtilaf ve ayrılıklarla mücadele ilkesi ile yola koyulan, bu vesileyle yüzlerce kan davasını çözen, toplumsal kargaşa ve kavgaların önüne geçen, husumetleri gideren ve dargınları barıştıran bir teşekküldür." denilen açıklamada "Mustazaf-Der her platformda kardeşliği savunan, birlik, beraberlik ve kardeşlik çağrısı yapan, meselelerin çözümü ve ihtilafların sonlanması için iman ve İslam kardeşliğini referans alan bir organizasyondur. Kısacası Mustazaf-Der bir hayır ve hayırlılar yapılanmasıdır ve bu halka hizmeti hakka hizmet olarak telakki eden misyonu dışında bir misyonu yüklenmemiştir." İfadeleri kullanıldı.
 
Mustazaf Der Halkın Gönlüne Taht Kurmuştur
Mustazaf Derin kapatılmasına sert tepkinin gösterildiği açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı: Hakka hizmet şuuru ile yola çıkan bu hayır kervanını kimler ve hangi gerekçeler ile durdurmaya kalkmıştır? Yaptığı faaliyetler ile halkımızın gönlüne taht kurmuş olan bu hayır organizasyonu hangi somut deliller çerçevesinde kapatılmıştır.
 
Tamamen niyet okumalara dayanan ve hukuksal hiçbir temele dayanmayan bu kapatma kararı 21. Yüzyıl Türkiye`sinde hak ve özgürlükler anlamında büyük bir handikaptır.
 
Kapatma kararı aslında devlet zihniyeti açısından yasallık ve yasa dışılık sınırının gayet geçirgen olduğunun ve de son derece keyfi bir tarzda işletilebildiğinin açık bir göstergesidir.
 
Bu karar ülkemiz açısından bir hukuk skandalıdır ve 28 Şubatların aslında bitmediğinin apaçık bir ispatıdır. İnsan hak ve özgürlükleri kağıt üzerindeki değişiklikler ile gerçekleşmez. Kapatma kararı hala bu ülkede bazı zihniyetlerin halka rağmen bir şeyler yapabilme sevdasının tezahürüdür.
 
Yaptığı organizasyonlarla yüz binleri hatta milyonları bir araya getiren bu kutlu kervanın mazlum ve mustazaf halkların gönlünde taht kurduğu gerçeği ispata gerek duymayan bir hakikattir. " Fırat`ın kıyısında bir kurt bir kuzuyu kapsa Allahın bunun hesabını Ömer`den sormasından korkarım" diyen Ömerlerin misyonunu yüklendiğini iddaa ederek iktidara gelen ve tüm halkına adalet dağıtma davası güden bir iktidarın salikleri bu zalimane kararda sessizlikleri ile pay sahibi olmuşlardır.
 
Zulüm ile abat olunmanın sonunun berbat olmak olduğu tüm halkımızın malumudur. Bu zalimane karar elbette ki her ne şekilde olursa olsun kararda ortaklığı olanların mahşer meydanında yüzünü kara edecektir."
 
Toplumsal Barış Yasal Dernekler Kapatılarak mı Sağlanacak?
Bir dernek olarak üzerine düşeni layıkı ile yerine getirmiş olan Mustazaf-Der`in kapatılmasının son yıllarda ifade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin kaldırıldığına ve şiddete başvurmadıkça her türlü muhalif örgütlenmenin açık zeminde faaliyet yürütebileceğine dair açıklamaların sözde kaldığının aleni bir ispatı olduğu ifade edilen açıklamada, "Dağlarda ellerinde silahla gezenlere "Dağdan İnin Ovada Haklarınızı Arayın" diyerek toplumsal barışı tesis edeceğini iddaa edenler acaba toplumsal barışı yasal dernekleri kapatarak ve yasal faaliyetleri engelleyerek mi sağlamayı düşünmektedir. Yoksa bu karar daha önceki onlarca zalimane karar gibi tarihin sayfalarına sessizce terk mi edilecektir.
 
Mustazaf-Der`e gönül verenler bu güne kadar toplumun çocuk, genç ve yaşlılarını maddi ve manevi bilgi ve bilinç düzeylerini yükseltme mücadelesi vermiş, toplumsal barışın temini için hasımları, kan davalılarını barıştırmış ve her türlü ihtilaflarını çözerek toplumsal barışa hizmet etmiştir. Bu kutlu kervanın dostlara huzur olan bu yürüyüşü Alemlerin Rabbinin iznu inayeti ile elbetteki gönüllere yine rahmet esintilerini taşımaya devam edecektir." İfadeleri kullanıldı.

Güllü Çevik Kararı İle İnançlı İnsanlar Sindirilmeye Çalışılmıştır
Kızını başörtülü olarak okutmak istediği için yargılandığı mahkeme tarafından 2 yıl 10 hapis cezasına çarptırılan Güllü Çevik olayına değinilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

"Son günlerde yaşanan ikinci hukuk skandalı da Gaziantepli Güllü Çevik bacımızın başörtülü okumak istediği için okula alınmayan kızının hakkını aradığı için aldığı 2 yıl 10 ay hapis cezasındır. Gaziantep 18. Asliye ceza mahkemesi tarafından verilen bu ceza tam anlamıyla bir hukuk skandalıdır. Olayı kendilerince değişik kılıflara büründürme ahlakı her zaman olduğu gibi Türk yargısının "Eşsiz Bir Dehası (!)" olarak ortada dursa da, bu karar ile tüm inanç sahiplerini sindirme amacı güdüldüğü aşikardır. Kendi dar mantıklarıyla inanç sahibi Müslümanlara reva görülen bu zülmün sahiplerinin dünya ve ahret saadetinden mahrum kalacakları Alemlerin Rabbinin daima cari olan sünnetidir.

Son zamanlarda meydana gelen bu iki skandal kararda müminlerin gönüllerini derinden yaralamış ve mazlum mustazaf halkımızın yargıya ve yönetim erkine olan güvenini köklü bir şekilde sarsmıştır. Adaletin ve hürriyetin en kamil haliyle kaim olduğu bir toplum dilekleriyle."
(Cengiz Tan -İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir