• DOLAR 32.571
  • EURO 34.993
  • ALTIN 2441.78
  • ...
12 Eylül`ün İzleri Hala Üzerinde
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Ahmet Cana- Nihat Kanat / Bingöl
Davaya Bingöl’den müdahil olan Abdurrezak Eker, 12 Eylül darbesi sonrasında büyük işkence gördüğünü söyleyerek o acı günleri Doğruhaber’e anlattı. Büyük işkencelere maruz kaldığını belirten Eker, Kenan Evren ve ekibinin cezalandırılmasını istedi.

Yaşadığı günleri gözyaşları içerisinde anlatan Eker, gördüğü işkence izlerinin hala vücudunda taşıdığını belirterek vücudunda söndürülen sigara izlerini gösterdi.
 
Nasıl gözaltına alındığını anlatan Eker şunları söyledi: “1982 yılının Ocak ayında gece vakti kapım çalındı. Kapıyı açtığımda sivil polis olduklarını iddia eden 4 kişiyi karşımda gördüm.
 
Onlara hayırdır bu gece vakti kimsiniz ne istiyorsunuz diye sorduğumda ‘Bingöl Valisi ve Şoförünü öldürmüşsün’ dediler ve kendileriyle gitmem gerektiğini söylediler. Bunu duyunca başımdan aşağı kaynar sular döküldü sanki. Bağırmaya başladım ‘ben öyle bir şey yapmadım’ dedim fakat götürülmeme onlara engel olamadım”

BİR İFTİRAYA MARUZ KALDIM
Başına çuval geçirilip askeri karakola götürüldüğünü ifade eden Eker, karakolda yaşadığı dehşet günlerini ise şu ifadelerle anlatt: “Beni askeri karakol binasına götürdüler. ‘Suçum nedir, beni neden buraya getirdiniz’ diye sorduğumda ‘Bingöl Valisini öldürdün dememiz şakaydı, sen silah kaçakçılığı yapıyorsun, sağ ve sol örgütlere silah temin ediyorsun’ dediler.
 
Akabinde elime bir kâğıt kalem tutuşturdular ve bugüne kadar silah temin ettiğin kişileri yaz dediler. İşlemediğim bir suçtan dolayı gözaltına alınmıştım. Bana iftira atılmıştı fakat gel gör ki gözaltındasın ve karşı çıkamayacak bir durumdasınız. Ben kimseye silah satmadım dedikçe onlar bana işkence ettiler.”

PARMAKLARIMA TOPLU İĞNE BATIRDILAR
Kendisini işlemediği bir suçla itham ettiklerini ve suçsuz olduğunu söyledikçe işkencenin dozunun arttığını ifade eden Eker, “Günlerce işkence yaptılar bana. Ben öyle bir suç işlemedim dedikçe onların işkence taktikleri değişiyordu. İlk zamanlar beni coplarla dövüyorlardı daha sonra vücudumda sigara söndürüp parmaklarıma toplu iğne batırdılar.
 
Sigaradan kalan izlerin vücudumdaki belirtileri hala bulunuyor. Parmak uçlarıma toplu iğne batırıyorlardı fakat işkenceden dolayı parmaklarım uyuştuğundan toplu iğnenin acısını hissetmiyordum. Ayrıca beni soyup ıslatarak elektrik de veriyorlardı” dedi.

ÇIKARILDIĞIM İLK MAHKEMEDE BERAAT ETTİM
Bingöl’de gördüğü işkenceler sonrasında kendisini Elazığ’a gönderdiklerini söyleyen Eker, ilk mahkemede nasıl serbest bırakıldığını şöyle anlattı: “Bingöl’de gördüğüm işkencelere rağmen ve işlemediğim bir suça rağmen hala konuşmamı istiyorlardı. Bingöl’de anlatacağım bir şey olmadığı için beni Elazığ’a gönderdiler.
 
Her tarafım kan ve iltihap içerisindeydi. Bana orada da silahları kime pazarladığımı sordular, ben yine öyle bir şey yapmadığımı söyledim. Elazığ’da bana bir dönümlük bir araziyi kazıttılar ve en sonunda sen suçsuzsun, diyerek beni tekrar Bingöl’e gönderdiler. 28 Mayıs’ta Bingöl’de çıktığım ilk mahkemede beraat ettim.”

DAVAYA MÜDAHİL OLDU
12 Eylül darbesiyle ilgili soruşturma başlatılmasına sevindiğini belirten Eker, ancak o dönem gördüğü işkence izlerinde kurtulamadığını, gördüğü işkencelerin her karesinin zihninde ilk günkü gibi canlı olduğunu dile getirdi. Budan dolayı davaya müdahil olduğunu söyleyen Eker, “Halka bunca zulmü reva görenler cezalandırılmalılar. Bu kapsamda ben de davaya müdahil oldum.
 
İşkenceler sonrası geçirdiğim ameliyat ve de işkencenin vücudumdaki belirtilerini gösteren sağlık raporlarını dava dilekçeme ekledim. Ayrıca bunların birer nüshasını da Adalet Bakanlığına gönderdim. Gerekirse Meclis İnsan Hakları Komisyonuna kadar giderim” ifadelerini kullandı.
 
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir