Ubeydullah Durna, Faili Meçhul mu Kalacak?
Yüksekova Mustazaf-Der Şube Başkan Yardımcısı Ubeydullah Durna`nın katledilmesinin ardından tam bir yıl geçmesine rağmen olayın failleri bulunamadı. Avukat Mehdi Oğuz, "Başka olayları çok kısa bir sürede aydınlatanlar bu olayın aydınlatılması için gerekli çabayı göstermiyorlar" dedi. Bu da "Ubeydullah Durna olayı, faili meçhul mu kalacak?" sorusunu akıllara getirdi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Sayim Yüksek / Doğruhaber
5 Mayıs 2011’de Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde PKK/BDP yanlılarının Mustazaflar ile Dayanışma Derneği (Mustazaf-Der) Yüksekova şubesine silahlı saldırı düzenlemesi sonucu derneğin başkan yardımcısı Ubeydullah Durna şehit edilmişti.
5 Mayıs 2011’de Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde PKK/BDP yanlılarının Mustazaflar ile Dayanışma Derneği (Mustazaf-Der) Yüksekova şubesine silahlı saldırı düzenlemesi sonucu derneğin başkan yardımcısı Ubeydullah Durna şehit edilmişti.
Polisin gözleri önünde cereyan eden ve yüzlerce kişi arasında açılan ateş sonucu şehit edilmesi sonrasında açılan davada hiçbir adım atılmazken dava savcıları olayın böyle gitmesi halinde faili meçhul dosyaları arasına ekleneceğini söyledi.
Davanın seyriyle ilgili Doğruhaber’e konuşan Avukat Mehdi Oğuz, olayların üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, ciddi bir araştırma ve soruşturmanın yapılmadığını belirterek bu durumun ilgisizliğin bir sonucu olduğunu söyledi.
OLAYIN ÜZERİNE GİDİLMİYOR!
Oğuz, birçok kesime gösterilen hassasiyetlerin mustazlar hakkında gösterilmediğini, Hakkâri’de Şehid edilen İmam Aziz Tan’ın katillerinin çok kısa sürede yakalanmasına rağmen, Şehid Ubeydullah Durna olayının üzerinden yaklaşık bir yıl geçmesine rağmen ciddi bir çalışma yapılmadığını belirterek, “Ben inanıyorum ki eğer bu konuda ciddi bir gayret olursa faillerin yakalanması devlet açısından hiç zor değildir.
Bu konuda Yüksekova’da neler olup bittiğini yakından biliyorlar. Fakat bu olayın üzerine ciddi bir şekilde gidilmiyor” dedi.
FAİLİ MEÇHULE Mİ KURBAN GİDECEK!
Avukat Oğuz, Şehid Ubeydullah’ın faillerinin yakalanması konusunda somut bir delilin ortaya çıkarılmadığını belirterek; “Bu konuda ciddi bir çalışma olmadığını biz de müşahede ediyoruz. Yetkililer kimi konularda çalışma yapmıyorlar” dedi.
AYDINLATILMAYAN OLAYLAR YENİ OLAYLARI DOĞURUR
Türkiye’de hukukun, birilerine dokunulduğu zaman işlediğini belirten Oğuz, mazlumlara dokunduğu zaman seyrinde, rutin işlemlerle geçiştirilmeye çalışıldığını belirtti. Ubeydullah Durna olayının sıradan bir olay olmadığının altını çizen Oğuz, şunları dile getirdi: “Savcı ile görüştüğümüzde açıkça ifade ettik.
Dedik ki, malum, geçmişte yaşanan hadiseler var. Birileri tekrar bölgemizi bir ateş çemberine, kanlı bir sürece ve çatışma ortamına sürüklemek istiyorlar. Bunlar bilinçli ve tezgâhlanmış olaylardır.
Dolayısıyla bu tür soruşturmalar sonuçlandırılmaz, failler yakalanmazsa yeni olayların yaşanmasına kapı açacaktır. Bu durum derin tezgâhları kuran insanlara da cesaret verecektir. Dolayısıyla yeni olayların olması da süreyi daha zor bir noktaya götürür. Bölgenin çatışma ortamına girmesine kapı açar.”
UNUTKANLIK MI, İHMAL Mİ?
Dava dosyalarının Yüksekova Savcılığı ile Van Özel Yetili Savcılığında olduğunu belirten Oğuz, “Dosyada Şehidin vücudundan çıkarılan çekirdek örneği bir unutkanlık mı yoksa bir ihmal sonucu mu bilmiyoruz, kriminal rapora gönderilmemişti.
Deprem öncesi savcılıkla görüştük, mermi çekirdeğinin kriminale gönderilmesini talep ektik.
Depremden sonra gittiğimizde sonucun geldiğini fakat deprem dolayısı ile dosyalara ulaşma noktasında sıkıntı yaşadıklarını, fakat balistik incelemenin geldiğini belirttiler. Yakın zamanda dosya hakkında savcılıkla yeniden görüşeceğiz” dedi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir
-
Lübnan Müslüman Ulema Cemiyeti Başkanı Şeyh Gazi Yusuf Huneyna, ABD’nin Filistin milletine hiçbir zaman faydası olmadığını ve olmayacağını ve ABD liderlerinin her zaman siyonist rejime hizmet ettiğini vurguladı.
-
İşgalci siyonistler tarafından bir yılı aşkındır soykırımın uygulandığı Gazze ile ilgili uluslararası toplumu ve ilgili yönetimleri uyaran hekimler ve sağlık çalışanları, acil bir şekilde kalıcı ateşkes sağlanması, Gazze'deki ablukanın kaldırılması, insani ve tıbbi yardımların Gazze'ye girişinin sağlanması ve sağlık tesislerinin korunup yeniden inşa edilmesi talebinde bulundu.
