EKRANDAN REZALET
Son yıllarda TV kanallarının reyting uğruna dizilerde yoğun bir şekilde işlediği ahlaksızlık, zengin olma hırsı ve mafyavari tiplemeleriyle yapılan mühendislik, toplumu büyük bir çöküşe doğru sürüklüyor. Özel bir TV kanalında yayınlanan Müge Anlı ile Tatlı Sert` programı, adli dosyaları televizyon ekranına taşıyarak adeta vahşice işlenen cinayetler ve sapkınlığın normalleştirilmesine sebebiyet veriyor. Anlı`nın ekrana taşıdığı Palu ailesi`ni izleyen kamuoyu, yaşanan vahşiliği ve sapkınlığı gündem yapan Anlı`ya tepki gösterdi. Uzmanlar, Anlı ve benzer programların fayda sağlamadığını, aksine toplumu ciddi anlamda sarstığını ve insanlar arasında güvensizlik ortamı oluşturduğuna dikkat çekti.
Muhsin Şenol-M. Erkan Yavuz-DOĞRUHABER
Ahlaksızlıklar televizyonlar ve sosyal medya eliyle yayılmaya devam ediliyor. Bir haftadan beri ülke gündemine sokulan olayla birlikte yaşanan vahşilikler ve ahlaksızlıklar normalleştirilmek isteniyor. Konuyu gazetemize değerlendiren Avukat Susa Ayyıldız ve Prof. Dr. Sefa Saygılı, bu tür olayların medyada yer almasının doğru olmadığını söyledi.
POLİSİN YAPMASI GEREKEN SORUŞTURMALAR EKRANLARDA YAPILIYOR
Soruşturma gizli yürütülmesi gerektiğini ifade eden Avukat Susa Ayyıldız, “Sadece o kişi ya da avukatı dosyayı görebilir. Bunun örneği alınıp medyaya sunulması ya da farklı şekilde kullanılması hukuken mümkün değil. Ama maalesef bunlar yürütülüyor. Programla savcılar veya polisler arasında nasıl bir anlaşma olduğunu bilmiyoruz ancak bir şekilde onlara bilgiler veriliyor, polislerin yapamadığı araştırmaları yapıyor gibi görünüyor” dedi.
“SAVCILAR NEYİ BEKLİYOR?”
Son dönemde gündeme gelen “Palu ailesi” meselesiyle ilgili de konuşan Ayyıldız, “Madem bu kadar ciddi ithamlar ve iddialar var, savcılar göreve geçmek için neyi bekliyor?
Bu mesele bir haftadır ülkenin gündeminden düşmüyor. Bu programla hiçbir şekilde alakam olmamasına rağmen benim bile karşıma çıktı. Hakkında birçok caps yapıldı. İddialar var, ancak cesetler yok. Sonuçta iddialar çok vahim. Sosyal medyadaki en ufak meselelere bile soruşturma açılıyorsa bu durumun daha ne kadar ileriye gitmesi gerekiyor? İlla ki kendisinin itiraf mı etmesi gerekiyor?” şeklinde konuştu.
Avukat Susa Ayyıldız
“BU OLAYLARI NORMALLEŞTİRİYORLAR”
Avukat Susa Ayyıldız konuşmasının devamında şöyle konuştu: “Genel olarak faciaların medyada konuşulması taraftarı değilim. Örneğin kadına şiddet diye ekranlarda yansıyan görüntülerle bilmeyene yol gösteriliyor. İnsanın aklına gelmeyen şeyler bile, “bak, böyle şeyler de yapılabiliyormuş” diye kötü niyetlilerin önüne çıkarılıyor. En başından dolandırıcılık haberleri oluyor. En ince ayrıntısına kadar gösteriliyor. Bir hırsızlık haberinde kapının nasıl açıldığı, içeriye nasıl girildiği, öncesinde neler yapıldığı anlatılıyor. Maalesef insanlara bu şekilde yol gösteriliyor. Başta çok tepki verdiğimiz vahşet olayları, daha sonra tepkimizi çekmemeye başlıyor. Program yöneticilerine karşı da tavır alınmalıdır. Çünkü bu olayları normalleştiriyorlar. TCK`da “suçu ve suçluyu övme” diye bir madde var. Mesela şu anda 6284`ün uygun olmadığını dillendiren STK`lara karşı bu maddeden suç duyurusunda bulunuldu. Bunda çok rahat yapılabilir. Ancak faaliyete geçilmiyor.”
“POLİSİYE OLAYLAR GÜNDEM YAPILMAMALI”
Prof. Dr. Sefa Saygılı ise bu tip infial oluşturacak karmaşık olayların gündemde tutulmasının faydasının olmadığını belirtti. Saygılı, “Bunlar nadir yaşanan olaylar. Bu konuda yatkınlığı olanların suç işlemesine vesile oluyor. Devamlı bu tip olayları gündemde tutmak toplumun ruh sağlığını bozuyor. Toplumun mutsuz olmasına sebep oluyor. Ayrıca aileye olan güven zedeliyor ve gençler evlilikten uzak tutuyor. Toplumdan bağların zayıflamasına sebep olan bu programlarla birlikte toplumların ortasına bomba atılmış etkisi yaşatıyor” dedi. Bu tip örneklerin ekranlarda verilmesinin kötülüklerin yaygınlaşmasına sebep olabileceğini ifade eden Saygılı, polisiye olayların çok gündem yapılmaması tavsiyesinde bulundu.