M. ERKAN YAVUZ- DOĞRUHABER

Siyaset her ne kadar ilkeler, kırmızıçizgiler üzerine kurulsa da Türkiye`deki seçimler gösterdi ki adayların pek de kırmızıçizgileri, ilkeleri yokmuş. Fikirsel anlamda birbirine zıt iki parti arasında aday konusunda alışveriş yapılabiliyor, bir seçim A partisinden aday olan şahıs zamanla tümüyle zıt taraftaki Z partisinden aday olabiliyor.

HDP`Lİ ALTAN TAN SAADET PARTİSİ`NDEN SEÇİME GİRMİŞTİ

Bir dönem HDP`de milletvekilliği yapan Altan Tan zamanı geldiğinde Saadet Partisi listelerinden milletvekili adaylığını koydu. CHP ile zıt görüşler paylaşan Saadet Partisi yeri geldiğinde ittifak yaparak milletvekili adaylarını CHP listelerinden seçime koyabildi. Bir dönem HDP ile sıkı ilişkiler içerisinde bulunan Mehmet Fatih Bucak önümüzdeki seçimler için MHP`nin Siverek Belediye Başkan adayı olabildi.

MAK Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kulat

MANSUR YAVAŞ, HER PARTİNİN ADAYI OLABİLİR

Geçtiğimiz seçimlerde CHP`nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Mansur Yavaş ismi de tüm partilerin kulislerinde yer alıyor. Yerel seçimlerde Ankara Büyükşehir Belediyesi için yarışacağı iddia edilen Mansur Yavaş, "AK Parti anketinde ismim ilk sırada çıktı. Bana AK Parti'den teklif geldi. CHP ve İYİ Parti'nin kararını bekliyorum." diye konuştu.

DÜNE KADAR BİRBİRLERİNE HAKARETLER YAĞDIRAN PARİTLER İTTİFAKTA BİRLEŞEBİLİYOR

Yaptırdığı anketler ve siyaset arenasında söylediği sözleriyle tanınan MAK Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kulat siyasette yaşanan bu değişimleri gazetemize değerlendirdi. Kulat, “Tabi Türkiye`de siyasi noktada partilere geçişler daima oluyor. Siyasi parti liderleri partilerinin çizgilerine baktıklarında, ilke noktasında büyük değişiklikler olduğunu görüyoruz. Sadece adaylar düzeyinde değişimler olmuyor, partilerin çizgilerinde de değişimler olduğunu görebiliyoruz. Bundan iki yıl önce MHP ile AK Parti`nin birbirleriyle ilgili yaptıkları açıklamalarda ve bugünkü ittifak çerçevesinde bakıldığı zaman partilerin de çok ilkeli duruşlar sergilemediği görülebilir. Yani önce meselenin bu yönünü görmek gerekir diye düşünüyorum. Dolayısıyla düne kadar birbirleri hakkında demediklerini bırakmayan partiler ittifaklar adı altında nasıl bir araya gelebiliyorsa, adaylar da gelebiliyor. Bazı adaylar da farklı menfaatler gündeme geldiğinde veya koltuklarını koruma söz konusu olduğunda yer değişikliği yapabiliyorlar. Burada asıl sorgulanması gereken, Türkiye`de partilerin çizgilerinin net olup olmadığıdır. Bu noktanın kamuoyu tarafından sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Partiler çok ilkeli duruş sergilemiyorlar. Yani düne kadar bir konu hakkında farklı söylemlerde bulunan bir siyasi parti,  bugün farklı söylemlerde bulunabiliyor. Örneğin Kürt meselesine bakış noktasında, bölgenin sorunlarına bakış noktasında dünkü ve bugünkü bakış arasındaki farka bakıldığı zaman bu görülebilir.” ifadelerini kullandı.

ADAYLAR SEÇİMDEN SEÇİME PARTİ DEĞİŞTİRİYOR

Türkiye`de bu tablo ile sık sık karşılatıldığına dikkat çeken Kulat, şunları söyledi; “Bir seçim sürecine girerken toplumsal karşılığı olan, ya da kendi tabirleriyle özgül ağırlığı olduğu düşünülen, bireysel oyu olduğu düşünülen bazı adaylar, kendi partilerinde istedikleri yerlerde yer bulamayınca başka partilerde arayışa giriyorlar. Türkiye`de bu tabloyla sık sık karşılaşıyoruz aslında. Geçmişte buna benzer birçok hadiseye şahitlik ettik. Örnek verecek olursak önceki yerel seçimde BBP`den Ankara`nın Altınok İlçesinde aday olan Turgut Altınok, bu seçimde AK Parti`den aday olarak karşımıza çıkabiliyor. Veya düne kadar MHP`den Mersin belediye başkanı olan aday, bugün CHP/İYİ Parti ittifakının adayı olarak karşımıza çıkabiliyor. Önümüzdeki günlerde adaylar netleştiğinde başka isimler de karşımıza çıkabilir. Siyasette, özellikle yerel seçimlerde daha çok özgül ağırlığı olduğu düşünülen, toplumsal karşılığı olan veya medyada tanınan adaylara partilerden teklif gidebilir. Dolayısıyla bu arayışlar ve geçişler, Türkiye`nin çok yabancı olduğu bir durum değil.”