OHAL sonrası çıkarılan kararnamede yer alan "ilgili kurum müdürlerinin kanaatiyle" ibaresinin ucu açık olduğunu belirten Gaziantep Baro Başkanı Avukat İskender Kahraman, bunun suistimale tamamen açık bir düzenlemeye dönüşeceğini ve çok ciddi hak kayıplarına neden olacağını savundu.

Yeni adli yılın başlamasıyla ile ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Gaziantep Baro Başkanı Avukat İskender Kahraman, avukatlık mesleğinin toplumda en üst seviyelerde kabul edilen saygın bir meslek olduğunu belirtti.

Yeni adli yılın avukatlara, hâkimlere, savcılara, tüm hukukçulara, adliye çalışanlarına ve vatandaşlara hayırlı olmasını dileyen Kahraman, "20 Temmuz 2018 tarihinde başlayan adli tatil dün itibariyle son bulmuş olup, yeni adli yılımız başlamıştır. Evet, yeni bir adli yıla bizler yeni umutlarla ve beklentilerle başlıyoruz. Bu beklentilerimiz ve umutlarımız da aslında olması gerekenlerdir. Olması gerekeni umut etmek ve beklemek belki de en zor olanıdır. Beklediklerimiz, yargının işleyişinde yan unsur ve destek olan kurumlardan nitelik bekliyoruz. Bir avukat meslektaşımız devletin resmi bir görevlisi ile bir haciz mahalline gittiğinde geride durmayan ve elinde bulunan yetkiyi bilen ve uygulamaktan çekinmeyen icra memuru istiyoruz. Aynı haciz mahalline güvenliği sağlamak için gelen kolluk kuvvetinin avukata para kazandırmak için geldiği düşüncesinin olmadığı sahiden kolluk görevlisi olduğunu bilen memur istiyoruz. Bunları neden istiyoruz. Hepimiz bu mesleği icra ediyoruz. Ancak son yıllarda Türkiye'nin her yerinden gelen haberleri ve burada bizzat şahit olduğumuz olayları görüyoruz. Bunların önüne ancak tüm kurumlar destek verirse geçilebilecektir." dedi.

"Olması gerekeni istiyoruz"

Adliyeden beklentilerini sıralayan Kahraman, "Mesaimizin büyük bir kısmının geçtiği mesleğimizi icra ettiğimiz adliyeden ne istiyoruz? Sabah saat 09.00 da duruşma saati verip, kahvaltısını evde yapıp verdiği saatte mahkemesinde olan hâkim istiyoruz. Kimseyi aracı kılmadan, vekili olduğumuz dosyayı, dosya savcısını görmek istiyoruz. Adliyenin tüm koridorlarının açık olmasını istiyoruz. Bakarsanız bir şey istemiyoruz, olması gerekeni istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Gaziantep adliyesinde uygulanmaya başlayan pilot icra dairesi ile ilgili olarak da konuşan Kahraman, şunları söyledi:

"Bilindiği üzere 2013 tarihinden bu yana Gaziantep adliyesinin pilot icra seçilmesiyle birlikte 13'üncü icra dairesi kurulmuş ve diğer tüm daireler kapatılarak bu çatı altında devam etmektedir. Pilot icranın hala tam anlamıyla verimli çalışamaması, yazılı olmayan ve adalet bakanlığı personel daire başkanlığı tarafından uygulanan kuralların katı olması ve pilot icranın 5 yıl boyunca yürürlüğünün korunmasına karşın diğer illerde uygulanmaması projenin geleceği konusunda meslektaşlarımız arasında bir endişe yaratmaktadır. Biz avukatlar olarak ortada olumlu ve olumsuz yönleri olan bir projeyi en ileriye nasıl taşıyabiliriz telaşı içerisinde hareket ettik. Burada söz konusu projenin tam anlamıyla etkin olması ve dosyanın taraflarını dolayısıyla avukatı zarara uğratmaması hususunda görüşlerimizi her zaman icra dairesiyle paylaştık. Toplantılar yaptık ve toplantılara meslektaşlarımızın da katılımını sağladık. Ancak bundan sonraki süreçte nasıl avukatların tolere ettikleri hususlar olduysa bakanlığın artık Gaziantep icra dairesi ile ilgili özellikle de personel sayısının nitelikli şekilde arttırması ve fiziki imkânların uygun hale getirilmesini bekliyoruz. Şu hususu da belirtmeden geçmek istemiyorum. İcra dairesinde bu son zamanlarda yapılan bazı değişiklikler ve karşılıklı yaptığımız toplantılar, sunduğumuz öneriler karşılık bulmuş, eski durumuna göre daha iyi çalışmaktadır, ancak yeterli değildir."

"İlgili kurum müdürlerinin kanaati ibaresi ciddi hak kayıpları doğuracaktır"

OHAL sonrası çıkarılan kararnamede yer alan "ilgili kurum müdürlerinin kanaatiyle" ibaresinin suistimale açık olduğunu vurgulayan Kahraman, "Hepinizin bildiği üzere ülkemizde Temmuz 2016 yılında uygulamaya konulan Olağan Üstü Hal (OHAL) kaldırılmıştır. Ancak hemen arkasından çıkarılan kararname ile 3 yıl daha ihraç, açığa alma gibi durumlarda devam edileceği belirtilmiştir ve daha da kötüsü ilgili kurum müdürlerinin kanaatiyle diye ibare içermektedir. Bu ucu açık ve suistimale tamamen açık bir düzenlemeye dönüşecektir. Ciddi hak kayıpları doğuracaktır. Bunun önüne geçebilmenin tek yolu da işlemlerin direk yargı eline teslim edilerek sürecin işletilmesi gerektiği kanaatindeyiz." şeklinde konuştu.

"Mesleğimizin her yıl artan sorunları ile her geçen gün daha fazla yüzleşmek zorunda kalıyoruz" diyen Kahraman, "Hayati önem taşıyan avukatlık mesleğinin ve savunma makamının hak ettiği haklara sahip olmadığı açıktır. Yıllardır bu açılışlarda, başka mecralarda bu konular dile getirilmiştir. Adalet bakanlığı tarafından önceden belirtilen düzenlemelerin vakit kaybedilmeden yasalaşması gerekmektedir." diye konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)