• DOLAR 32.495
  • EURO 34.821
  • ALTIN 2441.303
  • ...
İstanbul`a 400 Milyar Dolarlık Dev Proje
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

TBMM`de görüşülen Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı`nın önümüzdeki günlerde yasalaşması beklenirken, gecekondu ve kaçak yapılaşma sorunları ile boğuşan İstanbul`da belediyeler de kentsel dönüşüme ilişkin hazırlıklarını sürdürüyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı öncülüğünde kentsel dönüşümün ilk ayağının İstanbul`dan başlaması planlanıyor. Yeni İstanbul`un dönüşümü ``Kanal İstanbul ve İki Şehir Projesi`` ile eş zamanlı olarak ilerleyerek, ``Hedef 2023``e yetiştirilmeye çalışılacak. Söz konusu projenin maliyetinin İstanbul için 100 milyar dolar, Türkiye geneli için ise 400 milyar doları bulması bekleniyor.

Türkiye genelinde 500 bin konutun dönüşüme tabii tutulacağı düşünülürken, yasa ile birlikte İstanbul`daki birçok bölge de kentsel dönüşüme ev sahipliği yapacak.

Mülkiyet probleminin neden olduğu belirtilen kentsel dönüşüm ile ilgili ``finansal kaynak ürettikleri`` eleştirilerine maruz kalan belediyeler de dönüşümü, ``sadece binalar dönüştürmek`` ya da ``depreme dayanıklı konut üretme`` mantığından kurtararak, kentin yeniden nitelikli bir şehre dönüşebilmesi açısından fırsat olarak da görüyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, geçen günlerde afet riski altındaki alanların dönüştürülmesiyle ilgili, ``Benim partimden olmuş, başka partiden olmuş hiç fark etmez. Hangi belediye başarılı olmuşsa oradan başlayacağız. Afet riski eksenli kentsel dönüşümü Türkiye`de başlatmak zorundayız`` açıklaması yaparken, belediyeler de kentsel dönüşüm çalışmalarını sürdürüyor.

Pendik`te hedef, 7 yıl içinde dönüşümün yüzde 80`ini tamamlamak

Pendik Belediye Başkanı Kenan Şahin, ilçede kentsel dönüşümün 10 yılı aşkın devam ettiğini hatırlatarak, ``Önemli ölçüde çok doğru işler yapıldı. Mülkiyet problemleri giderildi. Yeni ve depreme dayanıklı konutların yapımının önü açıldı. Kamunun yaptığı gölgeler kaldırıldı`` dedi.

Şahin, 250 bin bağımsız yapı, 210 bin konutu olan ilçede 15 bini iş yeri ve 55 bini konut olmak üzere 70 bin konutun depreme dayanıklı hale getirildiğini, son 2 yıl içinde ciddi bir çalışmayla 10 yıllık deprem master planı hazırladıklarını belirterek, Pendik`in ``zemin şartları bakımından en iyi`` ve ``deprem etkisinin en az hissedileceği`` ilçelerden biri olduğunu söyledi.

Maltepe`de protokoller imzalandı

Maltepe Başıbüyük`te kentsel dönüşüm projesini uygulayabilmek için Başbakanlık Toplu Konut İdaresi,İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Maltepe Belediyesi arasında 24 Şubat 2006 tarihinde ``İstanbul Maltepe Kentsel Yenileme (gecekondu dönüşüm) Projesi`ne İlişkin Protokol`` imzalandı.

Proje, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TOKİ ve Maltepe Belediyesi işbirliğinde, ilçe sınırları içerisinde yer alan, halihazırda yoğun gecekondu işgali ve kaçak yapılaşma altında bulunan Başıbüyük Mahallesi`nde yaşayan gecekondu sahiplerine TOKİ tarafından Keçi Yatağı mevkisindeki toplu konut alanında yapılacak sosyal konutlar ile kentsel dönüşümün gerçekleştirilmesini teminen, gecekondu ve kaçak yapılaşma alanlarının tasfiye edilerek çağdaş bir kentsel alanın oluşturulmasını hedefliyor.

Ataşehir`de yapı stokunun yaklaşık yüzde 60 oranında yenilenmesi gerekir

Ataşehir`de kentsel dönüşümün hangi mahalleden başlayacağı henüz belli değil. 1/5000`lik planlar beklendiği için bir planlama yapılamıyor. Ancak öncelikli mahallelerin; Örnek, Esatpaşa, Mustafa Kemal ve Yeni Çamlıca olduğu belirtiliyor.

Belediye Başkanı Battal İlgezdi, Ataşehir`in 4 ilçenin 17 mahallesinin birleşmesinden oluştuğunu, bu mahallelerin büyük bir bölümünün ya hisseli parsel üzerine yapılmış kaçak yapılardan ya da kamu arazilerine yapılmış gecekondulardan meydana geldiğini, söz konusu yapıların neredeyse tamamının teknik hizmet almamış, depreme karşı yeterli dayanımı gösteremeyecek yapılar olduğunu söyledi.

İlgezdi, sadece Ataşehir`e adını veren Atatürk ve Barbaros mahallelerinin bir kısmı ile İçerenköy ve Küçükbakkalköy mahallelerinin bir kısmının yeterli teknik hizmet görmüş binalardan oluştuğunu ifade ederek, ``Belediyemiz bu tespitleri yaparak, yerinde olması kaydıyla kentsel dönüşümün gerekli olduğu bilinciyle çalışmalara başlamıştır`` dedi.

Ataşehir`in yaklaşık yüzde 60-70 oranında kentsel yenilenmeye ihtiyacı olduğunu dile getiren İlgezdi, binalarda hasar tespitinin ancak bir afet sonrasında yapılabileceğini, bu konudaki yetkili birimin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olduğunu, belediyelerin ise binaların mevcut durumunun tespitini yapabileceğini anlattı.

Kartal`da kentsel dönüşüm yerine ``deprem dönüşüm`` uygulamaları

Kartal Belediye Başkanı Altınok Öz de ilçede kentsel dönüşüm yerine ``deprem dönüşüm`` uygulamalarıyla rantsal, fırsat üreten, spekülatif ve haksız zenginleşmeleri önleyici politikaların belirlendiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

Kartal Belediyesi olarak İmar Kanunu çerçevesinde planların yapımında Kartallılar`ın kendilerinin belirleyicisi ve yürütücüsü olduğu bir süreç başlatılmıştır. `Halkla birlikte planlama` anlayışıyla yerinde dönüşüm, ev sahiplerinin de katılımıyla desteklenmiştir. Deprem tehdidi altındaki ilçemizde, Kartallılar`ın yaşam ve konut güvenliklerine ilişkin örgütlü kararlılığı ve güç birliği tüm çalışmalarımızın şekillenmesini sağlamaktadır. Kartal Belediyesi olarak kurumsal desteğimizle pek çok dernek kuruldu. Bu dernekler aracılığıyla, ilçenin dört bir yanında halk toplantıları yapılarak, Kartallılar`ın projelerin hazırlık ve sonraki süreçlerinde yer almaları sağlandı. Sitelerde, mahallelerde, sokaklarda deprem riskine karşı nelerin yapılabileceği, konut güvenliğine dönük çalışmalar Kartallılar`la birlikte yürütüldü.``

Kartal Belediyesi bünyesinde oluşturulan Yapı Kontrol ve Deprem Dönüşüm Müdürlüğü`nün ilçenin mikro bölgelemelere göre zemin durumlarını, üzerindeki yapıları yıllara göre sınıflandırarak ilçe sınırlarında öncelikle dönüşebilecek yapı stokunu saptadığını, böylelikle Kartal genelinde zemin ve bina envanteri hazırlıklarının tamamlanmakta olduğunu anlatan Öz, deprem dönüşümü yapılacak hanelere kira yardımını da içerecek birçok düzenlemenin belediye meclisinden geçtiğini söyledi.

Öz, proje kapsamında, gelen talepler doğrultusunda Yakacık Yeni Mahalle, Yunus Mahallesi, Hürriyet Mahallesi, Soğanlık Mahallesi, Kordonboyu Mahallesi ve Orhantepe Mahallesi`nde örnek projeler geliştirildiğini ifade ederek, deprem dönüşüm amaçlı yapılan 6 proje çalışmasının yaklaşık 4 bin konutu kapsadığını bildirdi.

Kadıköy de yenileme bekleniyor

Kadıköy Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürü Erol Özyurt de ilçede 30 bin 500 bina stoku bulunduğunu ifade ederek, ``Bunların 6 bini kaçak ve mühendislik hizmeti almadan yapılmış yapılardan oluşuyor. Bu yapılar daha çok Fikirtepe, Merdivenköy, Eğitim ve Dumlupınar mahallelerinde bulunuyor. İmar planı geçen yıl çıktı ve yürürlükte. Sahiplerinin anlaşmaya gidip müteahhitlere verilmeleri bekleniyor.

Özyurt, Kadıköy`de 24 bin 500 binanın yarısının eski ve iyi durumda olmadığına işaret ederek, bu yapıların ivedilikle yenilenmesi gerektiğini vurguladı.

Çekmeköy`de kentsel dönüşüm kendi kendine işliyor

Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz da ilçe sınırları içinde çok eski yerleşime sahip köyler bulunmakla birlikte, zemin yapısı ve konut gelişme alanlarının bulunması nedeniyle yoğun yapılaşmaların 1999 Marmara Depremi`nden sonra olduğunu hatırlatarak, ``Özellikle, kentsel dönüşüm bölgesi ayırmaya gerek olmadan, parsel ya da bölge bazında kentsel yenilenmeler sağlanmaktadır`` dedi.

Poyraz, Çekmeköy ilçe sınırlarının yüzde 80`inin ``İSKİ içme suyu havzaları`` olarak tanımlandığını ve İSKİ İçme Suyu Havzaları Yönetmeliği hükümlerinin geçerli olduğunu, belediye olarak yaptıkları planlarda bu konuya özen gösterildiğini, yönetmelik hükümlerine uyarak plan hazırlandığını belirtirken, şunları kaydetti:

``Bu nedenle yoğun bir yapılaşma hiçbir zaman mümkün olmayacaktır. İlçemiz sınırları içinde Havza Yönetmeliği doğrultusunda 100 kişi/hektar yoğunlukta yapılaşma olacak şekilde planlar üretilmektedir. Dolayısıyla bizim de hedefimiz, çok yoğun ve yüksek olmayan yapılarla ilçemizi geliştirmektedir. Eskiyen yapılar yıkılarak müteahhit kanalıyla yeni yapılar oluşturulmaktadır. İlçemizde kentsel dönüşüm kendi kendine işliyor diyebiliriz.``

Esenler TOKİ ve İBB ile yola devam ediyor

Kentsel yenileme projesiyle deprem ölçekli çalışmaların yapılmaya devam ettiği Esenler`de hayata geçirilen projeler TOKİ, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Esenler Belediyesi birlikteliğiyle hızlı bir şekilde yürütülüyor.

Esenler Belediyesi, Oruç Reis, Çiftehavuzlar Turgutreis mahallelerinde kentsel yenileme çalışması başlattı. Oruçreis Mahallesi`ndeki kentsel yenileme, ifraz sorunları ve kaçak yapılaşma nedeniyle yoğun yapılaşmaya maruz kalmış, mülkiyet sorunlarının çözümlenemediği 477, 481, 539 parsel sayılı 72 bin 80 metrekare alana sahip bölge içerisinde yürütülüyor. Bölge nüfusu yaklaşık 8 bin kişi. Alanın hissedar sayısı ise 600 kişi olup, bölgede 389 yapı ve 1990 bağımsız birim bulunuyor. Proje için tahsis edilmiş olan rezerv konut alanında ise 262 adet konutun yapımına başlanmış olup inşaat hızla devam ediyor.

Çiftehavuzlar Mahallesi`ndeki kentsel yenileme projesi de 85 bin 300 metrekare alan içerisinde yürütülüyor. Alanın nüfusu yaklaşık 3 bin 200 kişi olup, bölgede 109 parsel, 154 yapı ve 854 bağımsız birim bulunuyor. Proje alanı içerisinde yaklaşık 1500 konut üretilmesi hedefleniyor.

Turgutreis Mahallesi`ndeki kentsel yenileme de 8 bin 800 metrekare alan içerisinde yürütülüyor. Alanın içerisinde kamulaştırma çalışmaları yapılarak vatandaşlar ile uzlaşma sağlandı ve inşaat devam ediyor.

Kaçak yapıların yıkılarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi`nin satın aldığı söz konusu alanda üretilecek konutlar, ilçenin muhtelif yerlerinde yapılacak olan kamulaştırma ve kentsel yenileme çalışmaları sonucunda vatandaşın mağdur edilmemesi için kullanılacak. Söz konusu alanda 280 adet konut üretimine başlandı.

Esenler Belediyesi`nin öncülülüğünde ilçenin başka mahallelerinde de kentsel yenileme çalışmalarının hazırlıkları sürüyor. Dörtyol Meydanı`nda KİPTAŞ ile birlikte 850 konutluk bir proje üzerinde çalışılırken, bölge halkının organize olmasıyla Havaalanı Mahallesi başta olmak üzere bazı mahallelerde de başka kentsel yenileme projelerinin hazırlıkları devam ediyor.

``Önerimiz yerinde dönüşüm``

Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen de belediyenin 1999 yılında yaşanan deprem felaketinin ardından İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi ile işbirliğine girerek ilçede bulunan yaklaşık 12 bin binayı taradıklarını, daha sonra 2004 yılında bu sonuçları Bakırköy`deki tüm kat malikleriyle paylaştığını belirtti.

Erzen, ``Bu sonuçlara göre binaların yaklaşık 2 bini yüksek riskli çıktı. Bugün Bakırköy`den bir daire satın almak isterseniz dairenin tapusuyla belediyeye başvurulduğunda anında binanın olası bir depremdeki risk durumunu öğrenebiliyorsunuz`` dedi.

Bakırköy Belediyesi olarak önerilerinin kentsel dönüşüm değil, yerinde dönüşüm olduğunu söyleyen Erzen, şunları kaydetti:

``Bakırköy`de mevcut imar planlarındaki kat seviyesini sadece 1 belki 2 kat artırdığınızda burası müteahhitler için cazip olabiliyor. Yani mevcut 4 katlı binayı 5 kata çıkardığınızda müteahhit için burası cazip olabiliyor. Bu yolla da Bakırköylü vatandaş belki de çocukluğundan beri oturduğu mahallesinden, sokağından kopmamış oluyor. Bakırköy sur dışı olarak bilinen bölgenin en eski yerleşim yerlerinden biri. Dolayısıyla bina stoku ve oturanlar yaşlı. 70-80 yaşına gelen birisi de kolay kolay buradan vazgeçmek istemiyor. Bu yüzden vatandaşları oturdukları mahalleden koparmadan yerinde dönüşüm yapmalıyız. Vatandaşların da belediyemizden talebi bu yönde. Yerinde dönüşüm ile hem Bakırköy`deki bina stokunu yenilemiş olacağız, hem de vatandaşlarımızın depremden kaynaklı ölüm korkusunu ortadan kaldırmış olacağız.``

Uzmanların hesabına göre İstanbul`da yaşanacak bir depremde olası can kayıplarının yanı sıra sadece İstanbul`un ekonomik kaybının en az 100 milyar dolar olacağını belirten Erzen, bu konuda hükümetin attığı adımları önemsediklerini söyledi.

Bahçelievler`de eski yapılar yenileniyor

Bahçelievler Belediyesi ise ilçedeki yapı stokunun yaklaşık yüzde 30`unu oluşturan yeni inşaatların denetimlerini sürdürürken, eski yapıların da önemli bir bölümünü yıkarak yenilemeye devam ediyor.

Belediyeden yapılan açıklamada, kentsel dönüşüm için belirlenmiş bir alan olmadığı, ancak düşünülen bazı bölgeler olduğu belirtilerek, ilçenin yoğun bir yerleşim bölgesi olduğu ve eski yapıların önemli bir kısmının 5-6 kat olduğu dikkate alındığında bölgesel dönüşümden ziyade yapı dönüşümü yapmanın daha doğru olacağı vurgulandı.

Belediyede hasarlı yapı tespit edilmediği, ancak riskli yapılar olduğunun söylenebileceği ifade edilen açıklamada, TBMM gündemindeki Afet Dönüşüm Yasası`nda bu konuların ne şekilde ve hangi kurumlar tarafından yapılacağının belirlenmesi, dönüşümün teknik ve hukuki boyutu yanında finans boyutunun da çözülmesi isteniyor.

Avcılar depremi en yoğun yaşayan ilçeydi

Avcılar Belediyesi ise 5393 sayılı Belediye Kanununun 73. Maddesine dayanarak kararını aldıkları iki etapta yaklaşık 550 hektarlık bir alanı `Kentsel Yenileme Alanı`` olarak hedeflediklerini belirtiyor.

Avcılar Belediyesi, hükümetten ilgili yasaların ve bu yasaların uygulanmasına dair ilgili yönetmeliklerin yürürlüğe girmesini ve yapılacak işlemlerin kesin çerçevelerinin kamu yararı gözetilerek ortaya konulmasını istiyor.

Bu çerçevede yapılacak işlemlerde de öncelikle yerel yönetimlerin, dolayısıyla ilçe belediyelerinin de devreye girmesi ve kolaylaştırıcılık görevlerini almaları gerektiği, yerelden değil de merkezden işlemlerin olmasının doğal olarak birçok aksamaları beraberinde getireceği, şablon uygulamaların yerelin gerçek gereksinimlerine yanıt vermeyeceği vurgulanıyor.

Bağcılar`da yasal çerçevede hazırlıklar yapılıyor

Bağcılar Belediyesi de mevcut yasaların kendilerine vermiş olduğu yetkiler doğrultusunda kentsel dönüşüm çalışmalarını sürdürüyor.

Şu an belediye olarak, sadece vatandaşları kentsel dönüşüm konusunda adım atmaları için ikna çalışmasında bulunabilen Bağcılar Belediyesi, bunun için özellikle sitelerle görüşmeler yaptıklarını ve sonuç alma noktasına geldikleri siteler bulunduğunu belirtiyor.

22 kilometre kare alandan oluşan ve özellikle son 50-60 yılda yaşanan göçlerle kurulan Bağcılar`ın tamamının kentsel dönüşüme ihtiyacı bulunuyor.

Ada Bazlı Kentsel Dönüşüm Bayrampaşa`da başladı

``Ada bazlı kentsel dönüşüm`` projesi de Bayrampaşa`dan başladı. Yıldırım Mahallesi Şehit Kamil Balkan Caddesi`ndeki olası bir depremde yıkılma riski taşıyan 28 konutlu 6 blok ilk kepçeyi Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner vurdu.

Yıkılan binanın yerine depreme dayanıklı, otoparkı, asansörü olan 12 kattan oluşan toplu konutlar inşa edilecek ve 28 aile bu konutlara taşınacak.

Atila Aydıner, ``Ada bazlı kentsel dönüşüm projesinde kısa sürede büyük aşama kaydettik. Profesyonel anlamda kentsel dönüşüm projesini ilk kez biz gerçekleştiriyoruz. Sırada eski cezaevi alanımız var. Eski cezaevinden boşalan alana depreme dayanıklı hastane, okul ve akıllı binalar yapacağız. Vatandaşlarımızı `ada bazında` bu toplu konutlara yerleştireceğiz. Kentsel dönüşümü Bayrampaşa`dan başlatarak, İstanbul`da yepyeni bir Bayrampaşa inşa edeceğiz`` dedi.

Beşiktaş`ta Ortaköy çok riskli bir bölge

Beşiktaş Belediyesi yetkilileri ise Ortaköy Dereboyu Caddesi ve Beşiktaş Çarşı`daki Ihlamurdere Caddesi ve yakın çevrelerinin zemin açısından ilçenin en riskli alanları olduğunu belirterek, İstanbul Teknik Üniversitesi`ne hazırlatılan zemin etüdü çalışmasının Beşiktaş ilçesinin büyük bir bölümünü kapsadığı, geri kalan alanlar için zemin etüdünün kısa bir süre içinde yapılacağını ifade ediyor.

Hükümetten öncelikli afet konusundaki yasal düzenlemelerin güncellenmesini isteyen Beşiktaş Belediyesi, İstanbul`da olması beklenen depremin, belediyelerin olanaklarıyla baş edilebilir bir durum olmadığını, bu konuda tüm kamu olanaklarının seferber edilmesini istiyor.

TBMM`de görüşülen Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı`nın önümüzdeki günlerde meclisten çıkması beklenirken, İstanbul`daki belediyeler de kentsel dönüşüm çalışmalarını sürdürüyor.

Konuya ilişkin AA muhabirine açıklama yapan Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, 1999 Marmara depreminin ardından, İstanbul`da deprem referanslı kentsel dönüşüm çalışmaları gündeme geldiğinde, projenin ilk uygulamaya konulduğu ilçenin Zeytinburnu olduğunu belirterek, ilçenin risk envanterinin çıkarıldığını ve olası büyük bir depremde, toplam 16 bin adetlik bina stoku içinde 2 bin 295 binanın risk taşıdığının belirlendiğini söyledi.

Daha yüksek risk taşıyan Sümer Mahallesi`nde çalışmaların 2009 yılında başladığını, hükümet, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesi`nin ortaklaşa yürüttüğü proje kapsamında, mahallede 63 bin 300 metrekarelik bir alanda çalışmalar başlatıldığını ifade eden Aydın, ``Toplamda 1260 adet bağımsız birimi içine alan projenin ilk etabını kapsayan 452 bağımsız birim, bu yılın sonlarına doğru hak sahiplerine teslim edilecek`` dedi.

Yüzde 75 ``kat karşılığı anlaşma modeli`` benimsenen proje kapsamında, 100 metrekarelik dairesi olan vatandaşa 75 metrekare daire ile 25 metrekare otopark alanının bedelsiz verileceğini, mevcut metrekare ile verilecek metrekare arasında bir fark doğarsa aradaki farkın 10 yıllık banka kredisi ile tahsil edileceğini anlatan Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:

``Zeytinburnu Sümer Mahallesi Deprem Odaklı Kentsel Dönüşüm Projesi, her anlamda örnek bir proje. Önce evler yapılıp teslim edilecek, hak sahipleri konutlarına taşındıktan sonra da sorunlu yapı stoku yıkılacak. Zeytinburnu`ndaki kentsel dönüşüm çalışmaları sadece bununla sınırlı değil elbet. Çevre düzenlemeleri, parklar, altyapı ve üst yapı çalışmalarının yanı sıra turizm, ticaret, sosyal ve kültürel alanda atılan adımlar Zeytinburnu`nu İstanbul`un en değerli mekanlarından biri haline getirmiştir. Bu da yıkıp yeniden yapmayı oldukça cazip kılmıştır. Bu kapsamda, 1999`dan bu yana Zeytinburnu`nda 1310 bina yıkılıp deprem yönetmeliklerine uygun olarak yeniden inşa edilmiştir.``

Zeytinburnu`nda yol haritası çoktan belirlendi

Aydın, bu kapsamda Zeytinburnu`nda yol haritasının çoktan belirlendiğini ve uygulamaya konulduğunu ifade ederek, 1999 depreminden sonra Zeytinburnu`nun pilot bölge seçilmesinin nedenlerini şöyle açıkladı:

``Zeytinburnu`nun pilot bölge seçilmesinin temelinde, siyasi irade olarak bizim buna hazır olmamız ve Zeytinburnu`nun bina ve arazi stoku itibariyle İstanbul ortalamasını yansıtması yatmaktadır. Yoksa Zeytinburnu, İstanbul`un en riskli ilçesi olduğu için pilot bölge seçilmemiştir. Marmara depreminden sonra oluşturulan uzman ekiplerden kurulu teknik ekiplerin yaptığı denetimlerde Zeytinburnu, İstanbul`un o dönemdeki 31 ilçesi arasında risk sıralamasında 11. sırada yer almaktaydı.``

Murat Aydın, vatandaşlar açısından ``Belediye gelecek benim çürük binamı yıkıp yeniden yapacak ve bana teslim edecek. Buna karşılık ben hiçbir fedakarlıkta bulunmayacağım ve para ödemeyeceğim`` şeklinde bir yaklaşımın benimsenmemesi gerektiğini vurgulayarak, herkesin elini taşın altına koyacağını, yerel yönetimler gibi vatandaşların da fedakarlıkta bulunacağını söyledi.

Küçükçekmece`de 6 katlı binalara 2 kat sınırı sıkıntı oluşturuyor

Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile TOKİ Başkanlığı döneminden bu yana görüşmelerinin sürdüğünü belirterek, bu çalışmalarda ilçelerinin bir avantajı bulunduğunu söyledi.

Yeniay, ``İstanbul Büyükşehir Belediyesi`ne bağlı BİMTAŞ aracılığıyla 3 yıl önce ilçemizin tamamını kapsayacak şekilde yapı envanteri oluşturuldu. Bölgemizin zemin etütleri mikro bölgelendirme yöntemi ile yapıldı. Bu çalışmalarla birlikte 2 binin üzerinde binada ayrıntılı etütler ve tasarımlar yapıldı.

İlk algılama metoduyla uzaktan algılama yapılan yapılarla ilgili genel kanaatler ortaya koyulduktan sonra ikinci aşama olan yapısal sistemin veri bilgilerini elde etme, üçüncü aşama ise Karot numuneleri bir takım cihazlar kullanılmak suretiyle donatı tespitleri daha ayrıntılı bir şekilde projeye dayalı çalışmalar yapıldı. Ayrıntılı şekilde yapıların röleve projeleri çıkartıldı`` diye konuştu.

Bu yasanın yürürlüğe girmesiyle ilk müracaat eden ilçelerden birisi olacaklarını vurgulayan Yeniay, ``Bununla da ilgili ellerinde somut çalışmalar ve tamamlanmış veriler olduğunu söyledi.

Yeniay, bunun kendileri için büyük bir avantaj olduğunu belirterek, ``Zira bölgelerin yapı envanterlerinin oluşturulması o kadar da kolay bir çalışma olmayıp yıllar alacak ve ciddi maliyetler getirecek bir çalışmadır`` dedi.

Şu ana kadar Büyükşehir Belediyesinin, 6 ya da 7 ilçeyle ilgili yaptığı çalışmaların, bu ilçelerin işlerini kolaylaştıracağına işaret eden Yeniay, bölgesel değerlendirmeler yaparken kendilerine de ortak proje yapma imkanını kazandıracağını dile getirdi.

Yeniay, bölgenin en büyük probleminin, havaalanına yakınlığı nedeniyle mania kriterlerinden kaynaklandığının altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

``Daha önceden yapılmış 4-5-6 katlı binalar bulunmaktadır. Bu kriterlerden dolayı söz konusu binaları yıktırıp, ardından 2 katı aşamazsın kuralı sorun oluşturuyor. Afete maruz yerlere ilişkin kanun tasarısında bu tip sorunların da çözüm bulması noktasında bir takım düzenlemeler yapılması gerekiyor. Aksi takdirde, yasal zorluklardan dolayı konutların yarıya indirilmesi, bu bölgedeki dönüşümü imkansız kılıyor. Bu sorunun giderilmesi için yasada çözüm noktasında karşılığının olması gerekiyor. Bu konuda, ortak çalışma adına en hazır ilçelerden biriyiz.``

Kentsel dönüşüm yapılacak alanlarda yaşayanların büyük bölümünün dar gelirlilerden oluştuğuna dikkati çeken Yeniay, finansman konusunda da beklentilerin bulunduğunu söyledi.

Yeniay, yasanın çıkmasının ardından, uygulama yönetmeliğinin 5 ya da 6 ay içinde çıkmasını arzu ettiklerini kaydetti.

Van depreminden sonra vatandaşların bina hasar tespit talebi arttı

Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Erhan Erol, ilçelerinin gelecekte toplumsal ve mekansal anlamda yaşam kalitesi artmış, kentsel hizmet standartları gelişmiş, kendisine yeten ve çevresini de besleyen cazibe merkezi haline gelmiş bir yerleşim olmasını planladıklarını belirterek, bu anlamda çeşitli alanlarda kentsel dönüşüm çalışmaları yapıldığını söyledi.

İlçe bütününde yoğun gecekondulaşmanın ve çarpık yapılaşmanın bulunduğu alanlar ile özellikle ıslah imar planlarının ardından sosyal donatılardan yoksun ve 1960`lı yıllardan bu yana kullanım ömrünü tamamlamış yoğun konut alanlarının kentsel dönüşüm alanı olarak öncelikle belirlendiğini ifade eden Erol, bu alanlarda büyük oranda arazi tespit çalışmalarının tamamlandığını, bina envanterlerinin oluşturulduğunu, binalara ilişkin evrakların toparlandığını ve sürece ilişkin vatandaşlarla görüşülüp bilgilendirme yapıldığını anlattı.

Erol, ``Belediyemiz sınırları içinde kentsel dönüşüme öncelikle tabi olacak olan alanlar, ilçe bütününün yaklaşık yüzde 20`si kadardır. Gerekli ön hazırlıkların tamamlanmasının ardından, deprem yönünden risk oluşturan bölgelerin belirlenmesiyle bu çalışma alanlarının genişletilmesi hedeflenmektedir`` diye konuştu.

Bina hasar tespit çalışmalarının yerel belediyelerce yapılmadığını hatırlatan Erol, buna karşın özellikle Van depreminin ardından deprem gerçeğinin yeniden gündem olmasıyla vatandaşlardan bu yönde sıklıkla talep geldiğini dile getirdi.

Erol, bu konuda, hükümetten, ``Öncelikli çalışma alanı olarak belirlenen alanların, sürecin hızlandırılması adına resmi olarak `kentsel dönüşüm alanı` ilan edilmesi ve afet bakımından riskli alanların belirlenmesine yönelik hasarlı bina tespit analizlerinin yapılabilmesi için teknik destek sağlanmasını`` beklediklerini söyledi.

Güngören`te Tozkoparan`da 60 hektarı kapsayan proje gerçekleştirilecek

Güngören Belediye Başkanı Yücel Karaman da, Türkiye`nin ve Avrupa`nın en yoğun nüfus yapısına sahip ilçesinin Güngören olduğunu belirterek, bu yoğunluğu azaltma ve binaları depreme dayanıklı hale getirme çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

``Tozkoparan Kentsel Dönüşüm Projesi``nin bütün ayaklarının tamamlandığını ve projeyi yakın zamanda hayata geçirmeyi planladıklarını ifade eden Karaman, şu bilgileri paylaştı:

``Bu kapsamda Tozkoparan Mahallesi`nde, 1960`larda gecekondulaşmayı önlemek amacıyla yaklaşık 4 bin konut yapılmıştı. Zaman içerisinde yıpranan ve olası depreme karşı tehlike arz eden bu binalar, TOKİ ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi`nin desteğiyle yıkılarak bölgede yeni bir kent yapılması hedefliyoruz. Kademe kademe ilerleyecek proje çerçevesinde, önce boş alanlarda belirli sayıda yeni konutlar inşa edilecek. Tozkoparanlıların boşalttığı eski yapılar yıkılacak ve yerine daha modern ve kullanışlı konutlar yapılacak. Proje sonucunda, bölge yaklaşık 10 bin konutluk bir kente dönüşecek.

Bu sayede Güngören`deki sıkıntılı ve çok sıkışık alanlar da Tozkoparan`a kaydırılarak ilçede yeni yeşil alanlar ve meydanlar açılması planlanıyor. Hazırlıkları tamamlanan proje çerçevesinde konut sahipleriyle her konuda uzlaştık. Projeyi yeni dönemde Tozkoparan halkının onayı durumunda hayata geçirmeyi hedefliyoruz.``

Karaman, Tozkoparan Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi`nin 60 hektarlık bir alanı kapsadığını belirterek, kentsel dönüşümü Tozkoparan`la sınırlı tutmak istemediklerini, yoğun yapılaşmanın olduğu mahallelerde de bu projeyi uygulamayı amaçladıklarını kaydetti.

Yücel Karaman, belediyelerin elinin bu konuda güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Kağıthane`de binaların yüzde 20`si yenilendi

Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç, kamuoyunda anlaşıldığı biçimiyle kentsel dönüşüm projesinin belediye içinde yalnızca Cendere Vadisi`nde söz konusu olduğunu belirterek, geçmişte sanayi alanı iken ticaret ve konut alanına dönüşen 40 hektarlık bölgede, geçen sene imar planlarındaki değişiklikle 0,24 olan emsalin 1,20 olarak değiştirildiğini aktardı.

Kılıç, ``Cendere Vadisi için `3D` diye ifade ettiğimiz `demir yolu-deniz suyu-dönüşüm` süreci devam ediyor. Kağıthane tarihi treni yeniden bu vadide işleyecek. Çayırbaşı`ndan Ayazağa`ya verilecek. Deniz suyu ise özellikle yazın derenin kurumasını önlemek ve su sirkülasyonuyla Haliç`i oksijen açısından zenginleştirmek işlevi görecek. Dönüşüm ise, çöküntü alanlarının rezidans, çalışma ofisleri, film stüdyoları, alışveriş merkezleri gibi mekanlarına dönüşümünü içeriyor. Bu çalışma Büyükşehir Belediyesi ve arazi sahiplerinin de katılımıyla sürdürülen bir çalışma olarak hayata geçiyor`` diye konuştu.

Bunun yanı sıra ``yerinde dönüşüm`` çalışmaları yürüttükleri alanların da bulunduğunu aktaran Kılıç, şu bilgileri paylaştı:

``Bu alanlarda vatandaşlarımızın binalarını iyileştirmeleri, gerekiyorsa parsellerini birleştirerek daha yaşanabilir mekanlar oluşturmalarını teşvik ettiğimiz bölgeler var. Bunun yanı sıra yine teşviklerimizle ve imar karar ve yönetmeliklerine uyulmasını takip ederek ilçemizden bina grubunun toplam yüzde 20`sinin tamamen yenilenmesini sağladık. Önümüzdeki yıllarda bu rakam artarak devam edecek. Çağlayan, Hürriyet Mahallesi, Talatpaşa, Gültepe, Yahyakemal ve Merkez mahallelerimizde büyük imar projeleri dönüşümü başlatmış ve gerçekleştirmeye devam eden yerlerimiz olarak dikkati çekiyor.``

Kılıç, 1999 depremi sonrasında yapılan hasar tespit çalışmalarına göre, ilçedeki binaların yüzde 5`inden azının riskli olduğunun belirlendiğini dile getirdi.

Sultangazi`de ön hazırlıklar bitme aşamasında

Sultangazi Belediyesi yetkililerinden alınan bilgiye göre, mahallelerde, kentsel dönüşüm ve yenileme çalışmalarının ön hazırlıklarının bitme aşamasında olduğu ve ilk etapta bir mahallede pilot uygulama başlatılacağı belirtildi.

Alibey Havzası içerisinde yer alan ilçenin, yüzde 60`lık kısmının havza alanında kaldığına işaret eden yetkililer, bu alanlardaki deprem odaklı kentsel dönüşüm projelerinin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü tarafından hazırlandığını kaydetti.
AA

Bu haberler de ilginizi çekebilir