Tarihi ve mimari dokusuyla açık hava müzesi görünümünde olan Mardin'in en eski yapılarından biri olan Hüsamiye Medresesi, bakımsızlıktan ve ilgisizlikten dolayı çökmüş durumda.

İLKHA'nın 29 Aralık 2016 tarihinde gündeme getirerek, "Mardin'de tarih yok oluyor" başlığıyla servis ettiği haberin ardından çalışma başlatan Vakıflar Bölge Müdürlüğü, medresenin bahçe duvarını örülmesi için ödenek çıkarttı.

Bahçe duvarının onarılmaya başlanılan medresede yapılan çalışmanın yetersiz olduğunu savunan Mardinliler, çalışmanın bahçe duvarı ile sınırlı kalınmaması, medresenin neredeyse tamamının çöktüğünü, bu yüzden bir bütün olarak restorasyon geçirilmesi gerektiğini anlattılar.

"Sit alanı böyle mi olması gerekiyor?"

900 yıllık Hüsamiye Medresesi'nin büyük bölümünün çöktüğünü hatırlatan mahalle sakinlerinden Nurettin Çokan, böyle bir tarihin yok olmaması gerektiğini ifade etti. 

Çokan, "Sizin de gördüğünüz gibi duvarlar çatlamış, bir bölümü çökmüş, harabe şeklindedir. Ne kimse buraya girebiliyor ne de kimse yaklaşabiliyor. Büyük bir tehlike arz ediyor. Mardin sit alanı dediğimiz bir yer, böyle mi olması gerekiyor? Mahalleli olarak, buranın restore edilmesini istiyoruz. Buranın her bir köşesi ayrı bir tarihtir, tarih yok olmasın. Sahip çıkılsın, yetkililer sahip çıksın. Bu tarihe bir el atılması lazımdır. Yetkililerden sadece bunu istiyoruz. Başvurmadığımız yer kalmadı. Mimarlar Odasına söyledik, onlar da diyor ki kaydını yapmışız, projelendirdik ama ortada bir şey yok. Kimse gelmiyor, sahip çıkmıyor. Görüldüğü gibi tamamen yıkılmak üzeredir." dedi.

"900 yıllık tarih yok olmasın"

Vakıflar Bölge Müdürlüğünce medresenin bahçe duvarının yeniden örüldüğünü, ancak bunun yetersiz olduğunu kaydeden Çokan, medresenin bir bütün olarak restorasyondan geçirilerek, eski ihtişamına kavuşturulması gerektiğini söyledi.

Kültür Turizm Bakanlığına seslenen Çokan,"Yetkililer, tarih kokan Mardin'e sahip çıksınlar ve 900 yıllık tarihi yok olmasından kurtarsınlar." çağrısında bulundu.

Hüsamiye Medresesi'nin bilinen tarihçesi

Mardin'in yıkılmaya yüz tutmuş bu nadide eseri, 1100 yıllarının başlarında Hüsamettin Timurtaş tarafından yaptırılmış ve medrese olarak kullanılmış. Pek kimsenin bilmediği Hüsamiye Medresesi'nde sahabe olan Muhammed Faris Hazretleri'nin de kabrinin olduğu rivayet edilir. Hüsamettin Timurtaş'ın mezarının da burada olduğu belgelerle sabittir. Osmanlı kaynaklarında söz konusu yerde bir mescidin olduğu ve eskiden hükumet erkânının gelip Cuma namazlarını burada eda ettikleri belirtilir. (M. Salih Keskin - İLKHA)