Başbakan Erdoğan partisinin grup toplantısında konuşuyor. Erdoğan, konuşmasında bu ülkede borçları en fazla borç ödeyen iktidar olduklarını söyledi. Erdoğan, muhalelefeti hesapları karıştırmakla suçladı.

 

Ekonomiyle ilgili veriler ortada. Mart ayında 12 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik. Bu sevindirici gelişmelerin ülkemize milletimize hayırlı olmasını diliyoruz. İnşallah 150 milyar dolarlık hedefimizi de yılsonunda gerçekleştireceğiz. Katkısı sanayicimizi, ihracatçımızı ve 75 milyonun tamamını tebrik ediyorum.

 

Sevindirici bir müjdeyi de dün ilan etmiştik. Hükümet olarak yarın başlayacak olan 12 Eylül davasına müdahil olma kararı aldı.

 

Türkiye`de darbelerin ilk ve en önemli mağduru, milletin temsilccileri hükümetler olmuştur.

 

Biliyorsunuz bu süreci başlatmış ve neticelendirmiştik. Müdahil olarak gayet yakından takip edeceğimiz bu davanın halkımız için hayırlı olmasını diliyoruz.

 

Geçtiğimiz haftalar, dış politika açısından da son derece yoğun geçti.

 

İstanbul`da çeşitli toplantılar gerçekleştirdik. 23 Mart`ta Güney Kore`de nükleer zirvesine katıldık. Ülkemizin konuyla ilgili tavrını net bir şekilde ortaya koyduk. Barışçıl amaçlarla yapılan nükleer çalışmaların yanında olduğumuzu belittik. Silah amaçlı yapılan nükleer çalışmalara da karşı olduğumuzu belirttik.

 

Burada sizlerle bir şeyi paylaşacağım.

 

İsrail`e göz yumanların, bunu görmezden gelenlerin, bunu hiç gündeme getirmeyenlerin; barışçıl amaçlarla yapılan nükleer çalışmalara karşı çıkmasının doğru olmadığını dile getirdik. Bu ayrımcılıktır. İsrailde şu anda sayısı itibariyle çok ciddi rakamlara ulaşmış nükleer başlıklar var.

 

Başta Hamaney olmak üzere görüştüğümüz İranlı yetkililer silah amaçlı çalışmalar yapmadıklarını bizlere açıkladılar.

 

Önümüzdeki Cumartesi güne geniş bir katılımla Çin`e gideceğiz.

 

Geçtiğimiz günlerde İstanbul`da yeni Suriye ile ilgili bir toplantı yaptık. Her ne kadar Beşar Esad, BM planına uyacağını söylesede biz biliyoruz ki Esad dünyayı kandırmaya devam ediyor. Esad`ın verdiği sözlere inanmıyoruz. Esad`a inanmak yeni katliamalara yol vermektir.

 

Ne yazık ki BM Suriye konusunda bir karar alamayarak zalime fırsat vermiş, teşvik etmiştir. Suriye halkı her gün ölürken eli kolu bağlı oturmak zulme ortak olmaktır.

 

Şu anda Türkiye`ye gelenlerin sayısı 20 bin ulaştı.

 

Bu insanlar durup dururken niye göç etsinler.

 

Topraklarını niye terk etsinler. Bakıyorsun evlatlarını kaybetmiş gelmiş. Nerde bunlar şimdi. Bizim kamplarda kalıyorlar. Suriye`nin mevcut rejiminin ağzında tek kelime var. "Bunlar terörist". Doğru bunlar kendi teröristlerindir.

Suriye halkına sırtımızı dönmeyecek, Suriye halkını kaderine terk etmeyeceğiz.

 

Bu arada Suriye`de tutuklu bulunan gazeteciler içinde girişimlerimizi sürüyor. Bunların serbest bırakılması için girişmilerimizi sürdürüyoruz.

 

Harp Akadamileri`ne geçtiğimiz günlerde bir ziyaretimiz oldu. Orada 50 dakikalık bir konuşmamız oldu. Türkiye`nin savunma alanındaki gelişmeleri konuştuk.

 

Dünkü gazetelerde bunun cımbızlanarak yansıtılması şık düşmedi. Konuşmanın asıl özeti buydu.