M. ERKAN YAVUZ- DOĞRUHABER

Her devrin mağdur ettiği; ama hiçbir devrin mağduriyetlerini gidermek için adım atmadığı yusufilerin yürek yakan dramı ve mağduriyeti sürüyor. 28 Şubat`ın brifingli yargıçları ve FETÖ`nün kumpasları sonucu 15-20-25 yıldır cezaevlerinde tutulan yusufiler adalet bekliyor. Kumpaslar sonucu cezaevlerinde ömür tüketmeye terk edilen yusufilerin aileleri de dışarıda zorlu mücadelelerle karşı karşıya kalıyor. Kimi evlat hasretiyle hastalanıp yataklara düşüyor kimi de daha fazla dayanamayarak dar-ı bekaya irtihal ediyor. 18 yıldır cezaevinde bulunan Ali Rıza Yönden'in annesi Azime Yönden ve 22 yıldır cezaevinde olan Mustafa Dayan`ın babası Sabri Dayan evlat hasretine dayanamayarak vefat ettiler. Burada attıkları adalet çığlıkları duyulmayan yusufi anne ve babaları büyük mahkemeye şikâyete gidiyor. Yaşanan mağduriyetler üzerine gazetemize değerlendirmelerde bulunan Gazeteci Yazar Yakup Köse, “Bu süreç 22-23 yıldır devam ediyor. Bu büyük bir vebaldir. Bu kardeşlerimizle ilgili artık söylenecek bir söz de kalmadı, dilimizde tüy de bitti. Bu mağduriyetlerin bir an önce sonlanmasını istiyoruz” dedi.

BU SÜREÇ 22-23 YILDIR DEVAM EDİYOR. BU BÜYÜK BİR VEBALDİR

Köse, “Bundan birkaç ay önce 28 Şubat mağdurlarından Ethem Köylü`yü ziyaret etmiştim. Onun da cezaevindeyken anne ve babası vefat etmişti. Ziyaret esnasında bana çok acıklı bir mesele anlattı. Bana ‘Düşünebiliyor musun Yakup, geliyorlar demir mazgalı açıyorlar annen ve baban öldü diyerek seni buradan çıkarıyorlar. Ellerine kelepçe takarak seni buradan çıkarıyorlar, anne ve babanızın üzerine toprak atıyorsunuz, tekrar cezaevine getiriyorlar ve beni de buradaki hücreye gömüyorlar` dedi. Bu süreç 22-23 yıldır devam ediyor. Bu büyük bir vebaldir. Bu kardeşlerimizle ilgili artık söylenecek bir söz de kalmadı, dilimizde tüy de bitti. Bu mağduriyetlerin bir an önce sonlanmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.

28 ŞUBAT MAZLUMLARININ YENİDEN YARGILANMASINI VE TAHLİYELERİNİ BEKLİYORUZ.

“Artık insanların kumpaslarla almış olduğu cezaların yeniden yargılanma yoluyla telafi edilip annelerine, babalarına, eşlerine ve çocuklarına kavuşmasını istiyoruz.” diye konuşan Köse son olarak şunları söyledi, “Biz bunları dile getirmekten ve mücadelesini vermekten yorulmayacağız. Yorulursak üzerimize büyük bir vebal almış oluruz. Biz artık 28 Şubat mazlumlarının yeniden yargılanmasını ve tahliyelerini bekliyoruz. Kamuoyu desteği de var bu noktada, toplumsal mutabakat sağlanmış durumda. Bu işin herhangi bir olmazı yok. Buradan yetkililere sesleniyoruz; hiç değilse bu insanlar anne ve babasının cenazesinde artık dışarda olsunlar, onlarla son vakitlerini geçirsinler.

BABASININ VEFAT HABERİ KENDİSİNE ULAŞTIĞINDA YIKILACAKTIR

Sabri Dayan`ın kardeşi Mehmet Salih Dayan da, ağabeyinin 23 yıl boyunca evlat hasretiyle yanıp tutuştuğunu ve o özlemle vefat ettiğini belirtti. Dayan, "Gönül isterdi ki evladı da yanında olsun. 28 Şubat sürecinden sonra Türkiye`de ve bölgemizde yapılan bütün kaoslu ortamlarda suçsuz yere birçok insanı cezaevine attılar. Tek suçu namaz kılmak, Kur`an-ı Kerim dersi vermekti. Ve hâlâ içerde kalmaya devam ediyor. Bu acının tarifi var mıdır? En son felç geçirmişti. Her oğlunun ismi geçtiğinde gözlerinden yaş akardı. 2 yıl boyunca felçli kaldı." dedi. Mustafa Dayan`ın cezaevi ve dava arkadaşı Vedat Bilge, Dayan'ın 23 yıllık zindan hayatı boyunca babasını çok sık göremediğini anlattı. Bilge, "Babası hastaydı. Son birkaç yıldır felçliydi. Babası, cezaevi görüşüne gidemiyordu. O hasreti çektirenler, onlara ceza veren FETÖ ve 28 Şubatçılar cezaevine girdiler. Babası, çevresi tarafından sevilen bir insandı. Biz aynı mahallede kaldık. Daha önce beraber cezaevinde kaldık. Mustafa, ahlak olarak çok yumuşak biriydi. Kimse ondan şikâyetçi değildi. O kadar duygusal ki babasının vefat haberi kendisine ulaştığında yıkılacaktır. Allah bu acıyı ona çektirenlere hem bu dünyada hem de ahirette hesap soracaktır." ifadelerini kullandı. Bilge, FETÖ ve 28 Şubat yargısının mağdur ettiği mahkumlara yeniden yargılama yolunun açılması gerektiğini vurguladı.