Kripto Paranın Riskleri
İstanbul Ticaret Üniversitesi`nde gerçekleşen Dijital Dönüşüm ve Kripto-Para Çalıştayı`nda, son günlerin tartışmalı konusu kripto-para tüm yönleriyle ele alındı. Çalıştaya katılan bilim insanları, kripto-para konusunda Türkiye`nin strateji geliştirmesi gerektiğini vurguladı, Dijital Dönüşüm Bakanlığı kurulmasını önerdi.
EKONOMİ SERVİSİ
Kamu, özel sektör ve akademi camiasında alanındaki kanaat önderlerini bir araya getiren Dijital Dönüşüm ve Kripto-Para konulu çalıştay, İstanbul Ticaret Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Her ay yenisi yapılacak çalıştayda sunumlarla açıklanacak görüşler, kitap haline getirilerek kamuoyu ve hükümetle paylaşılacak. Sütlüce yerleşkesindeki çalıştayın birincisinde, bilim insanları ve sektör temsilcileri, özellikle Bitcoin etrafındaki kripto-para tartışmalarına yönelik çalışmalarını anlattı.
DİJİTAL DÖNÜŞÜM BAKANLIĞI KURULMALI
İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Adnan Veysel Ertemel, Bitcoin ve Blockchain (kayıt zinciri) teknolojilerinin dünyadaki dijital dönüşümün eksik kalan son halkasını ifade ettiğini vurguladı. Ertemel, “Finansal sistemlere odaklanmak, büyük resmi kavrayamama tehlikesini doğuruyor. Ülke olarak bir an önce strateji belirleyip eyleme geçmeliyiz” dedi. Çalıştayın düzenleyicilerinden Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Murat Dağıtmaç ile Uluslararası Sosyal Medya Derneği (USMED) kurucusu Said Ercan ise dijital dönüşüm konusunun önemini anlattı. Dağıtmaç ve Ercan, Türkiye`de siber güvenliği de içine alacak biçimde kripto-para konusunda strateji belirlemek için Dijital Dönüşüm Bakanlığı kurulmasını önerdi.
TEHDİT OLUŞTURUYOR
Çalıştayda sunum yapan Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İsmail Hakkı Polat, Türkçe`de ‘kayıt zinciri` olarak isimlendirilen blockchain teknolojisinin, merkezi para sistemini tehdit eden merkeziyetsiz bir yapısı olduğunu söyledi. Polat, şu an kripto-para madenciliği yapanlara bağımlı bu yapının, gelecekte tamamen bağışık hale geleceğini belirtti.
BÜYÜK RİSK VAR
JCI Uluslararası Eski Başkanı ve Girişim Hareketi Kurucusu İsmail Haznedar sunumunda, kripto-para borsalarının resmi olmamasının getirdiği büyük risklere işaret etti.
Kayıt dışı olarak Türkiye`den yurtdışına akan milyarlarca TL olduğuna dikkat çeken Haznedar, “Bu olguya diğer yönüyle bakarsak, ülkemizde kurulabilecek borsalar üzerinden yurtdışından para akışı olabilir” dedi.
BÖLGE ÜLKELERİ İLE KONSORSİYUM KURULMALI
CDO Turkey İcra Kurulu Başkanı Bülent Kutlu, kripto-para akımının dünyada engellenemediğini, özellikle Asya merkezli olduğunu ve ülkelerin bu konuda stratejiler geliştirdiğini vurguladı. Türkiye`nin üç alternatifi olduğunu belirten Kutlu, bunları; konsorsiyum kurmak, konsorsiyum kurmamak ya da var olan bir konsorsiyuma dahil olmak şeklinde sıraladı. Kutlu, coğrafyamızda işbirliği yapabileceğimiz ülkelerle birlikte yeni bir konsorsiyuma öncülük edebileceğimizi anlattı.
HELAL DEĞİL Mİ?
Kripto-parayı İslami finans açısından inceleyen Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Süleyman Kaya, kripto-para konusundaki birçok eleştiriye yanıt verdi. Kaya, bir projesi ya da karşılığı olmayan alt-kripto paralarla ve gün içinde al-sat mantığıyla kazanılan paranın helal olmadığının altını çizdi.
KÜLTÜREL DEĞERLERİ YANSITAN KRİPTO-PARA GELİŞTİRMELİYİZ
Beykent Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Keşli ve Aydın Üniversitesi Öğretim Görevlisi Onur Baran Çağlar, ülke olarak içinde bulunduğumuz coğrafyanın ve İslam aleminin kültürel değerlerini yansıtan kripto-para projeleri geliştirmemiz gerektiğine dikkat çekti. Keşli ve Çağlar, “Bu konuda oyun kuran tarafta olmalıyız. Bunun için de kamunun liderliğinde ve özel sektörün aktif destek verdiği kurumsal bir oluşuma ihtiyaç var” dedi.