• DOLAR 32.455
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...
Yılbaşıyı İslami açıdan değerlendirmek
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Av. Zehra AYHAN / İstanbul 

Yaşadığımız ülkenin halklarının kahir ekseriyetini Müslümanlar oluşturmaktadır. Yüz yıllardır batının tatil günlerini tatil, şenlik günlerini Müslüman halka şenlik günleri bilme marifetiyle dayatanlar bu ülkeye ne kazandırdılar?

Bu halka rağmen dayatılan gayri dini ve gayri hukuki uygulamalardan biri de yılbaşıdır. Yılbaşı adı altında içki ve şans oyunlarından devletin vazgeçmesi gerekir. Zorla Müslüman halkımıza giydirilen bu gömlek deli gömleğinden de öte çılgınca bir elbisedir, o kadar da acımasız bir uygulamadır.  Bu dayatmanın bir Müslüman açısından ve insan hakları açısından ne manaya geldiğine bir bakmak istiyoruz.

Hep beraber bu soruların cevabını aramaya çalışalım; isterseniz önce İslami açıdan kısa olarak ne manaya geldiğini görelim. İslami açıdan değerlendirdiğimizde İslam`ın temel iki kaynağı olan vahiy ve Resul-i Ekrem`in emir ve uygulamalarında Müslümanlar için şüphesiz ki kumar ve içkinin içilmesi, öretilmesi ve satılması gibi onu normal kabul eden tüm uygulamalar kaldırılmıştır. Bunlar şeytanın pisliklerinden bir pislik olarak değerlendirilmiştir. Bütün kötülüklerin kaynağı olarak dinen kabul edilen bu uygulamaları devletin derhal bırakması gerekir. Mevcut sistem ve onu bu gün idare edenler tarafından milletin, her platformda kaynak olarak dillendirildiğini görüyoruz. Niçin konu İslam ve Müslümanlar olunca buna dikkat edilmiyor? Bu uygulama, din ve dindarı görmezlikten gelmenin en alasıdır.

Kaldı ki, bu gün devleti idare edenlerin dini hassasiyeti de ortada olmasına rağmen içki, kumar ve benzeri şans oyunlarının devlet eli ile uygulanmasını anlamada zorluk çekmekteyiz. Şu anda yönetimde olanların dini hassasiyetlerini bilerek diyoruz ki,  bunları yeniden bir gözden geçiriniz.  Mensup olduğunuz dini hassasiyetiniz ve mesuliyetinizi bir daha görmeniz için sizi Allah rızası için uyarıyoruz. Müminin hatırlatmasının mümin için fayda verdiği dini bir hakikattir.  

İçki, kumar gibi fiillerin, başkalarının sırtından geçinmenin bir nevi emek, gayret ve sa`yi sömürmek manasına geldiğini bilmek için müneccim olmaya gerek yoktur. Bu her akıl ve vicdan sahibi insanın ortak kabulüdür. İçki ve benzeri içeceklerin tıbba ve dünya istatistikleri verilerine göre insan hayatını tehlikeye attıkları ve ölümlere sebebiyet verdiği aşikârdır. Bu bağlamda değerlendirdiğimizde devlet bazında üretilmesi satılması ve içirilmesine yardımcı dahi olunması insan haklarına ve devleti devlet yapan niteliklere aykırıdır. Çünkü içki ve benzeri içeceklerin insanı ölüme götürdüğü için  içkinin satışı ve üretilmesi suç kapsamına girmektedir. Vatandaşın hayatını korumakla sorumlu olan devletin kişi ya da kişileri bilerek ölüme götürdüğü için devlet bu bağlamda suç işlemektedir.

Kısaca, vatandaşını korumakla görevli olan devlet bilerek Müslüman halkın vergileri ile onların dinine ve hayatına zarar veren hiçbir şeyi meşru ve yasal göremez.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir