• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Uçan otomobiller artık rüya değil!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

TEKNOLOJİ SERVİSİ

Uçan otomobil teknolojisiyle ilgili en önemli güvenlik endişelerinden biri, sıradan bir insanın bir hava aracını kullanabilmesi için gereken yetkinliğe nasıl sahip olacağı sorusu. Çünkü pilot lisansı almak uzun süren eğitimler ve uçuş deneyimi gerektiriyor. Bu nedenle dönerkanat teknolojisinin önemli avantajlarından biri otonom olarak kontrol edilebilmeleri. İnsan taşıyabilen dönerkanatlar sayesinde insanlığın uçan otomobil rüyasının gerçeğe dönüşebileceği fikrinin ne kadar gerçekçi olduğu sorusu akla gelebilir.

Günümüzde birkaç şirket insan taşıyabilen dönerkanat teknolojisi üzerine araştırma-geliştirme çalışmaları yapıyor. Ancak tasarımlar ve kullanılan teknolojiler arasında büyük farklar var. Örneğin pervane sayısı bazı tasarımlarda 8 bazı tasarımlarda ise 18. Şimdi kısaca bu örnekleri inceleyelim:

1. Volocopter: Yeni Nesil Helikopter

Volocopter dikey olarak kalkış ve iniş yapabilen bir hava aracı yani aslında bir helikopter. Gövdesinin üzerinde bir tane ana pervane olan, kuyruğunda ise bir tane yardımcı pervane bulunan klasik helikopterlerden farklı olarak gövdesinin üstünde 18 küçük pervane var.

Volocopter, enerjisini elektrik enerjisinin depolandığı bataryalardan alıyor. İki yolcu kapasiteli Volocopter 50 km/sa ortalama hızla hareket ettiğinde yaklaşık 30 dakika havada kalabiliyor. Menzili ise 27 km. Araçta acil durum paraşütünün yanı sıra uçuş sistemlerinin ve aracın dengesinin sürekli olarak kontrol edilmesini sağlayan birçok destek sistemi bulunuyor.

Projenin temel amacı yakın gelecekte akıllı şehirlerde yaşayan insanların farklı noktalar arasında daha kolay hareket etmesini sağlamak. E-Volo şirketi bu amaçla Dubai Ulaştırma Bakanlığı ile Volocopter`in otonom hava taksisi olarak kullanımına yönelik denemeler yapmak üzere anlaşma imzaladı.

Dubai, 2030`a kadar yolcu taşımacılığının %25`ini otonom araçlarla gerçekleştirmeyi hedefliyor.

Volocopter, Nisan 2017`de ilk kez insanlı olarak test edildi.

2. Ehang 184

Çin merkezli teknoloji şirketi Ehang tarafından üretilen Ehang 184 kısa ve orta mesafede yolcu taşıma amacıyla geliştirilmiş, düşük irtifalarda hareket eden otonom bir hava aracı.

Ehang 184`ün etrafındaki dört kolun üzerinde 8 pervane bulunuyor. Araç kullanılmadığı zamanlarda kollar katlanabiliyor. Tek kişilik hava aracının taşıyabildiği maksimum yük 100 kg. Elektrikle çalışan araç, tek bir şarj ile 25 dakika havada kalabiliyor ve saatte 100 km hıza ulaşabiliyor.

Ehang 184, araçtaki herhangi bir sistemin arızalanması durumunda en uygun noktaya iniş yapmasını sağlamayı amaçlayan bir güvenlik sistemine sahip. Ehang 184 ile bir yerden başka bir yere seyahat etmek için araç içindeki dokunmatik ekran üzerinde kalkış ve iniş noktasını seçmek yeterli.

3. Passenger Drone

Passenger Drone, kişisel hava taşımacılığı için geliştirilen tasarımlardan biri. Gövdenin üzerinde toplam 16 pervane bulunuyor.

Elektrik enerjisiyle çalışan Passenger Drone`da farklı hava koşullarında aracın dengede kalabilmesi için gelişmiş bir uçuş kontrol algoritması kullanılıyor. Aracın gövdesi çok sağlam ve hafif bir malzeme olan karbon fiberden üretildi. İki kişilik aracın taşıyabileceği maksimum yük miktarı 120 kg. Saatte 60-70 km hızla hareket edebilen Passenger Drone 20-25 dakika havada kalabiliyor.

Hava aracı otonom olarak kalkış ve iniş yapabiliyor. Passenger Drone Ağustos 2017`de insanlı olarak test edildi.

4. Airbus Pop.Up

Havacılık ve uzay teknolojileri alanındaki öncü şirketlerden Airbus, Mart 2017`de hem karada hem de havada hareket edebilen konsept bir araç tasarımının tanıtımını yaptı. Pop.Up isimli projede amaç geleceğin akıllı şehirlerinde insanların ulaşım ihtiyaçlarını en verimli şekilde karşılayabilmek.

Pop.Up üç bileşenden oluşuyor. İki kişilik yolcu kabini aracın temel bileşeni. Yolcu kabini karada hareket edebilmek için yer modülü ile, havada hareket edebilmek için ise 8 pervaneli hava modülü ile kenetleniyor.

Bir noktadan başka bir noktaya ulaşmak isteyen yolcunun yapması gereken tek şey gitmek istediği yeri belirlemek. Bundan sonra Pop.Up`ta kullanılan yapay zekâ yazılımı trafik yoğunluğunu, enerji verimliliğini, zamanı, maliyeti dikkate alarak yolcunun tercihlerine ve ihtiyaçlarına göre en uygun seyahat rotasını belirliyor.

Araç, karada hareket edeceği rota boyunca yer modülüne bağlı kalıyor. Havada hareket etmesi gerektiği durumlarda, örneğin trafiğin çok yoğun olduğu zamanlarda, şarj noktasından hareket eden hava modülü yolcu kapsülünün bulunduğu noktaya gelerek kapsüle bağlanıyor. Daha sonra kapsül yer modülünden ayrılıyor ve havada hareket etmeye başlıyor. Yolcu gitmek istediği yere ulaştığında modüller şarj noktasına geri dönüyor. Elektrikle çalışan Pop.Up otonom olarak hareket ettiğinden insanlar yolculukları boyunca zamanlarını istedikleri şekilde geçirebiliyor.

Ancak Airbus ve Italdesign şirketlerinin ortak projesi olan Pop.Up henüz sadece bir tasarım.

İnsan taşıyabilen dönerkanatlara yönelik araştırmalar çoğunlukla geleceğin akıllı ve mega şehirlerinde yaşayan insanların ulaşım problemlerine çözüm bulmayı amaçlıyor. Çünkü bu araçlar genellikle elektrikle çalışıyor ve günümüzdeki batarya teknolojilerinin kapasitesi insan taşıyabilen elektrikli dönerkanatların çok uzun mesafelerde kullanılmasına şimdilik imkân vermiyor. Bu araçlarla ilgili en önemli sorun ise güvenlikle ilgili riskler. Çünkü insan taşıyabilen dönerkanatların çoğunlukla şehir içi ulaşımda kullanılmasının amaçlanması nedeniyle, bir sorun yaşanması durumunda sadece yolcunun hayatı için değil şehirde yaşayan insanlar için de tehlike oluşturabilirler.

 

Kaynak TÜBİTAK

Bu haberler de ilginizi çekebilir