Tuba SAVRAN / Doğruhaber

İçinde yaşadığımız toplumda, modernlik adı altında yaşanan ahlaki bunalımın çok büyük boyutlara ulaştığına şahitlik etmekteyiz. Müslüman olsun olmasın tüm bireylerin bu tehlikenin kurbanı olduğunu da söyleyebiliriz.

Tesettürün  lezzetini almayan kadınların işi çığırından çıkarıp daha bir açılıp saçılmaları, başörtülü kızlarımızın da Allah'ın belirlediği tarzın dışında çevresinin yönlendirmesiyle örtünmeleri artık şaşırtmıyor diyebiliriz. Şaşırmamakla beraber içimizi yakmıyor diyemeyiz. Biliyoruz ki, bu durum müslüman neslin gidişatını kötüye sürmektedir. Endişe ve üzüntümüz bundandır.

Fakat asıl üzerinde durmak için kaleme aldığım yazının konusu bu değil !

Müslüman bir birey üzerinden bir konu açıldığında tesettürün lezzetine varmayan sözde anlayış sahibi zihniyetin kadınları  işe dahil olmaktadır. Sanki söz sahibiymiş gibi müslüman kızları savunmaları (!)  alttan alttan İslam' ı karalamaya çalışmaları oldukça rahatsız edici !

Tesettürün verdiği özgürlük lezzetini tatmayan bu kadınlar, örtüyü bir kafes olarak değerlendirmektedirler. Beyinlerine vurdukları prangalardan bi haber!

Aslında bu kadınlar mümin bir kıza gelip sorsalar alacakları cevabı bildiklerinden böyle bir şey yapma zahmetinde bulunmuyorlar.

Fakat acı bir gerçek ile de karşı karşıyayız ki, İslam karşıtı bu insanların çarpık görüşleri toplum tarafından kabul görülüp, müslüman kızlar tarafından benimsenmektedir. Tehlikenin farkına varmış müslüman alim, önder ve bireyler karalanmakta, sözleri çarpıtılmaktadır. Sahip oldukları büyük silah medyayı kullanarak bu çalışmalarını sürdürmektedirler.

Bediüzzaman  'Tesettür fıtrîdir ve fıtratları iktiza eder' sözü ile tesettürün kadının yaratılışına uygun olduğunu belirtmektedir.

Tesettür  bir fıtrat gereğidir. Kadın toplumun anasıdır. Onun fıtrata aykırı davranması sonucunda doğabilecek sorunların bedelini bir toplum olarak öderiz. Toplumu yıkıma sürükleyen bu zihniyet  Müslüman kadının başörtüsü üzerinden kirli emellerine ulaşmaya çalışmaktadır.

Müslüman alim ve bireylerin bu konuda ellerini taşın altına koyup ıslah çalışmalarına hız vermeleri gerektiği kanaatindeyim. Onların silahı medyaya karşı camilerimizde hutbelerin konusu 'Müslüman Kadın' olmalıdır.
Daha fazla yazmalı, konuşmalı ve okumalıyız çarpık ahlak sisteminin yüzüne yüzüne, Cenab- ı Hakkın kadını bir inci gibi yarattığı ve koruduğu gerçeğini ...

Dua ile