Ülkenin hapisteki, seçilmiş cumhurbaşkanını Hamas'la işbirliği yapmakla suçlayan Mısır yönetimi, İsmail Haniye'nin başında olduğu üst düzey bir Hamas heyetini ağırlıyor. Mısır daha önce Hamas'ı, Müslüman Kardeşlerle işbirliği içinde olan bir terör örgütü olmakla itham etmiş, örgütün Mısır devleti aleyhinde faaliyet yürüttüğünü, sınıra militanlarını sızdırdığını iddia etmiş ve 25 Ocak Devrimi sırasında aralarında Müslüman Kardeşler grubuna mensup politik mahkumların da olduğu kişileri hapisten kaçırmakla, Tahrir Meydanı'nda protestocuları öldürmekle ve ülkede kaos yaratmakla suçlamıştı. Mısır yönetimi, daha sonra Hamas'ın Sina'ya tünel yoluyla militan yolladığını ve bu militanların Mısır askerlerini öldürdüğünü iddia etmiş, böylece medyada Hamas karşıtı bir kampanya başlatmıştı. Netanyahu ve darbeyle başa geçmiş Mısır hükümeti bu kampanyayı desteklemiş ve Gazze'yi bombalamakla tehdit etmişti.

Bu düşmanlık ve nefret bir gecede değişti. Mısır istihbaratıyla yapılan, günler süren karşılıklı görüşmelerin ardından Hamas yetkilileri, Mısır ve Hamas arasındaki ilişkilerin karşılıklı güven ve stratejik işbirliğine doğru yol aldığını ilan etti. Görüşmeler sırasında taraflar, bazı Hamas yetkililerinin Kahire'de kalması, böylece Mısır yönetimi ve Hamas'ın birtakım konuları ele almak için irtibat halinde olması kararını aldı. Ayrıca Hamas, Gazze'deki idari komiteyi feshettiğini duyurarak, Ramallah'taki Uzlaşı Hükümeti'nin Gazze'ye dönüp görevi devralması için çağrıda bulundu. Hamas, genel seçimler düzenlenmesini, Fetih hareketi ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile barış yapılmasını da kabul etti. Dahlan'ın grubunun Gazze'deki önemli güçlerden olduğu, Filistin Yasama Konseyi'ndeki 34 Fetih üyesinin bu gruba mensup olduğu ve bu durumun göz ardı edilmemesi gerektiği de Hamas tarafından teyit edildi. Ayrıca Dahlan grubunun, Mahmud Abbas'ın elektriklerin kesilmesi talimatı verdiği ve maaşların yatırılmadığı bir dönemde, kuşatma altındaki Gazze'ye insani yardım ve sosyal destek sağladığı da bildirildi.

Bugüne dek CIA ajanı Dahlan'ın burnunu soktuğu yerlerde, perde arkasındaki karanlık odalarda neler oldu? Acaba tüm bunlar, Trump'ın başkan olduğundan beri, Cumhurbaşkanı Sisi ile birlikte desteklediği “asrın anlaşmasının” bir parçası mı? Sisi'nin bugünlerde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantılarına katılmak için ABD'de olduğunu göz önünde bulundurursak, bu soruya evet yanıtını vermek mümkün.

Bana kalırsa Sisi, seçim yoluyla tam olarak bitiremeyeceği Hamas'ın kontrolünü yavaşça ele geçirerek “yüzyılın anlaşmasını” tamamlamak istiyor. Şu anda yapılması gereken, Sina'nın Gazze'ye katılmasını destekleyen, Filistinlilere alternatif bir vatan yaratmaya sıcak bakan bir Gazze yönetimi oluşturmak.

Bu nedenle Hamas, Mısır'la uzlaşırken dikkatli davranmazsa tuzağa düşecek. Hedefte Hamas ve onun askeri kanadı olan İzzeddin El Kassam Tugayları var. İsrail, İzzeddin El Kassam Tugaylarını mağlup edemediği için Hamas'tan istediğini müzakere yoluyla almak istiyor. Sisi de Müslüman Kardeşler'e duyduğu nefretten dolayı Hamas'ın tamamen yok etmek arzusunu taşıyor.

Saydığım nedenlerden dolayı, Mısır ve Hamas arasındaki anlaşmaya temkinli yaklaşılması gerektiğini düşünüyorum. Hamas tuzağa düşmemeli. Şu anda bir kriz yaşayan Hamas'ın çözüm arayışı normal, ancak bu çözüm intihar olmamalı.

Timetürk / Çeviri Makale