TUBA SAVRAN / Doğruhaber

Teknolojinin kıskacına aldığı asıl kurbanları, toplumun genç tabakasıdır. Ergenlik çağına girmiş ve bu çağda kimliğini ve kişiliğini tanımaya çalışan insanımız ne yazık ki, yalan ve yanlış bir ortamda yalnız başına kimlik kazanmaktadır. 

Adına sosyal medya denilen fakat asosyalliği aşılayan bu ortamlar gençlere hayali bir hayatı yaşama isteğini empoze etmektedir. Manevi boşluk yaşayan genç, bu ortamda hayalini kurduğu hayatı kendisi çizip oynamaktadır. İsim değişikliği yapıp sosyal medya üzerinden sözde arkadaşlık yapan bu insanlar yalan yanlış birçok şeyi birbirlerine aşılayabilmektedirler.

Bu durum toplum tarafından masumca görülse de aslında sosyal ve psikolojik sorunlara yol açmaktadır. 

Aynı zamanda asosyal medya, insan ve Müslüman avına çıkan çete ve İslam düşmanlarının  fırsattan istifade edebildiği bir ortam halini de almıştır. Gençlerimiz, kötü alışkanlık ve durumları telkin ve teşvik eden bu ortamlarda, buraya yazmayı edebimizin müsaade etmediği  ve daha bizim şahit olmadığımız birçok tehlikeyle her an karşı karşıya kalmaktadır. 

 Bu ortamın en sık ziyaretçileri arasında bir de kadınlarımız bulunmaktadır. Özellikle ev hanımlarının rağbet ettiği bu ortamlar, kendilerine sorumluluklarını unutturup gereksiz meşguliyetler sunmaktadır. Sosyal medyada suni gülücüklerle eşi ve çocuklarıyla paylaştığı kare kare fotoğraflarda  kadraja giren bu kadın, aslında  ne saliha bir eştir ne de fedakar bir anne !.  O, sadece sahte insan profilini oluşturan bir teknoloji kurbanıdır. 

 Gerçek ile bağdaşmayan bu durum sonucunda aile saadeti ortadan kalkar. Eşler arası huzursuzluk haliyle çocuklara yansır. Sonuç olarak ' Sosyal medya yüzünden bir aile daha parçalandı ' haberlerini izlemekte, duymaktayız. 

 Bunun için kamu veya devlet eliyle  bir şeyler yapılmasını beklemektense, ferdî olarak bu münkerattan insanımızı korumakla mükellef olduğumuzu unutmamalıyız..

Dua ile..