İç savaştan kaçarak Türkiye'ye yerleşen ve Kurban Bayramı dolayısıyla Suriye'ye geçmek için Kilis'e gelen Hasan Hüseyin (70), yıllar sonra doğup büyüdüğü topraklara dönmenin buruk sevincini yaşıyor. Gözyaşları içerisinde yaşadığı dramı anlatan yaşlı adam, "Suriye'ye evime gidiyorum, evime bakacağım. Evimi yıktılar, harabe ettiler. Ailemi benden ayırdılar, bir şey bırakmadılar." dedi.

Genç yaşta geçirdiği bir hastalık nedeniyle yıllardır tek gözü ile hayata tutunan Hüseyin, Halep'teki çatışmaların artması sonucu evlerinin, iş yerlerinin yıkıldığını belirterek, bu savaşın kendisinde çok derin acılar bıraktığını ve bu nedenle içine düştüğü duruma sürekli ağladığını söyledi.

Kurban Bayramı'nı Halep'te geçirmek için kendi imkânlarıyla Kilis'e gelen Hasan Hüseyin, Öncüpınar Sınır Kapısı'ndaki işlemlerini tamamladıktan sonra yılların verdiği yorgunluk, savaşın üzüntüsü ve yıllar sonra ülkesine gitmenin buruk sevinciyle sırtına aldığı valizle Suriye'ye geçti.

Yaşlı adamın sınırda işlemelerini yaptırmak için beklediği esnada hep hüngür hüngür ağladığı görüldü. Hasan Hüseyin, kendisine "Neden sürekli ağlıyorsunuz?" şeklinde sorulmasının üzerine "Ben bu halime, canıma ağlıyorum. Başka kime ağlayacağım? Ben kendime ağlıyorum, kimseye ağlamıyorum." yanıtını verdi.

"Suriye'ye gittiğimde kuru yerde yatacağım"

Kurban Bayramı dolayısıyla Halep'e gideceğini belirten Hüseyin, "Ben Suriye'ye evime gidiyorum. Evime bakacağım. Benim evimi yıktılar, harabe ettiler. Ailemi benden ayırdılar ve bir şey bırakmadılar. Suriye'ye gittiğimde kuru yerde yatacağım. Allah sizlerden razı olsun. Hayırlı bayramlar diliyorum. Bize sahip çıktınız." ifadelerini kullandı.

"Suriye'de birkaç akrabam var, onları ziyaret edeceğim"

Bayramı ülkesinde geçirmenin buruk sevincini yaşadığını dile getiren yaşlı adam, şunları söyledi: "Akrabalarımdan hiç ölen olmadı, birkaç kişi yaralandı. Şu an durumları iyidir ama benim evimi yıktılar, harabe ettiler. Evimde bir şey bırakmadılar. Bayram için Suriye'ye gidiyorum. İnşallah bayram edeceğim. Suriye'de birkaç akrabam var. Onları ziyaret edip, bayramı ülkemde geçireceğim."

"Çocuklarımın her biri bir yere gitti, hepimiz dağıldık"

İçinde bulunduğu durumu anlatırken hüngür hüngür ağlayan Hasan Hüseyin, "Ben kendi halime ve canıma ağlıyorum. Başka kime ağlayacağım. Kendime ağlıyorum, kimseye ağlamıyorum. Ben nefsime, canıma, halime ağlıyorum. Ben ne yapayım? Allah bizi de böyle imtihan etti. Çok yorgunum ve hiç halim de yok. Çocuklarımın her biri bir yere gitti. Hepimiz dağıldık. Şu an her biri bir memlekete gitti. Hepsi yaşıyorlar, çocukları var. Kimi İstanbul'da, kimi Adana'da ve kimi Antep'te bu şekilde yaşıyorlar. Bu savaş bizi ve evimizi dağıttı, evimizde bir şey koymadı, harabe oldu." şeklinde konuştu.

"Allah bir kapı açarsa tekrar ülkemize döner, evimizde yaşarız"

Halep'te birkaç akrabasının kaldığını ve bayramdan sonra tekrar Türkiye'ye döneceğini sözlerine ekleyen yaşlı adam, "Akrabalarımı görür, bayramlaşırım. Birkaç gün kalır, tekrar dönerim. Allah bir gün bir kapı açarsa tekrar ülkemize döner, evimizde yaşarız." dedi. (İbrahim Koçyiğit - İLKHA)